Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil ... ve müşterekleri ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Niksar Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 21.10.2011 gün ve 303/407 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar dava dilekçelerinde; miras bırakanları (dedeleri) ... adına 1970 yılında yapılan tapulama çalışmalarından önce yapılan rızai taksim sonucu 230 sayılı parselin amcaları ...’a düştüğünü, ancak buna karşın tapulama sırasında dedeleri miras bırakan ... adına tespit ve tescil edildiğini, ...’ın takas yoluyla babaları ...’a verdiğini, babalarının da bunun karşılığında amcaları Süleyman’a yer verdiğini açıklamışlar ve bu nedenle taşınmazın tapu kaydının iptaliyle babaları ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemişlerdir....

    -KARAR- Davacı ..., idare tarafından yapılan imar işlemlerinin idari yargı yerinde iptal edilerek kesinleştiğini, böylece idari karara dayalı olarak oluşan sicil kayıtlarının TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düştüğünü ileri sürerek iptal ve ihyaya karar verilmesini istemiş mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Gerçekten de; idari işlemin iptal edilerek kesinleştiği ve sicilin de yolsuz tescil durumuna düştüğü sabit ise de; ...'nin davasının kabul edilebilmesi bakımından taşınmazda imar öncesinde ...'nin mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının var olması gerekir. Oysa çekişmeli yerin öncesinde Hazinenin mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı bulunmadığı, kapanmış yolların Tapu Kanunu'nun 21. maddesi, 3194 Sayılı İmar Yasası'nın 11. maddesi hükmü uyarınca içinde bulunduğu tüzel kişilik adına tescil edileceğinden mahkemece işin esası bakımından yazılı olduğu üzere karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur....

      Arsa niteliğinde ve 1074 m2 yüzölçümündeki çekişmeli parsel, tapuda davalı adına kayıtlı olup, 2981 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan imar uygulaması ve parselasyonla 1947 yılı orman kadastrosu sınırları içinde olduğu için tapulama dışı bırakılan, daha sonra ihdasen ... Belediyesi adına tapuya tescil edilen 219 Hektar 2075 m2 yüzölçümündeki 331 sayılı parselin 2981 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan imar uygulamasında ifrazıyla oluşmuştur....

        Arsa niteliğinde ve 945 m2 yüzölçümünde, tapuda davalı adına kayıtlı olan çekişmeli imar parseli, arazi kadastrosunda Haziran 1927 tarih ve 11 sıra numaralı tapu kaydına dayanılarak 1/3’er payla ..., ... ve ... adına kadastro tesbiti itirazsız kesinleşen 21300 m2 yüzölçümündeki ... Köyü 116 sayılı parselden, 2981 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan imar uygulaması ve parselasyonda ifrazen oluşmuş, satışlar sonucu davalıya geçmiştir....

          Tapu işlemleri, kadastro tespiti işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden sıralı işlemler olup, tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalar, hatalı tapu sicili oluşmasına sebebiyet verdiği için, kadastro tespitinde yapılan hatalar da TMK'nın 1007. maddesi anlamında tapu sicili kavramı içindedir. Hatalı yapılan kadastro tespiti ile oluşan tapu kaydının daha sonra mahkeme kararıyla iptal edilmesi halinde, tapu malikinin bu nedenle doğan zararından TMK'nın 1007. maddesi anlamında Devlet sorumludur. Ancak kadastro tespiti kesinleşip tapu sicili oluşmadan önce, kadastro ekibi veya komisyonunca yapılan tespitin, Kadastro Komisyonu veya Kadastro Mahkemesi kararlarıyla iptal edilmesi durumunda, bu durum kadastro tespit malikine, kadastro tespit işlemine dayanarak TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat isteğinde bulunma hakkı vermez....

          Büyükşehir Belediyesi adına ihdasen tescil edilerek, adı geçen belediyece yapılan imar uygulaması sonucu kamu alanında kullanılmak üzere terkin edildiğini, bu ihdas parselinin anılan miktarı üzerine de 5484 ada 2 ve 3 sayılı imar parsellerinin oluşturulduğunu ancak, belirtilen şuyulandırma işleminin ve öncesinde aynı bölgede ....Belediyesince yapılmış olan 37 no'lu imar düzenlemesinin idari yargı yerinde iptal edildiklerini ileri sürerek tapu iptali ve hazine adına tescil ile tapu kayıtlarının eski hale iadesinin sağlanmasını istemiştir. Davalı ... ile davalı Belediyeler, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararın Dairemizce noksan soruşturmayla karar verilmesinin doğru olmadığı belirtilerek bozulması üzerine bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalılar ... Büyükşehir Belediyesi vekili ile ... Belediyesi vekili ayrı ayrı temyiz etmişlerdir....

            Mahkemece yapılan yargılama sonunda; Hazine aleyhine açılan davanın kabulü ile, 609.883,21.- TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine, Orman Genel Müdürlüğü yönünden husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini isteğine ilişkindir. Tazminat isteğine dayanak Cumhuriyet mahallesi, 418 ada 2 parsel sayılı 81623,03 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 1999 tarihinde yapılan kadastro sırasında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak tarla vasfı ile ... adına tespit ve tescil edilmiş, Hazine tarafından açılan tapu iptal ve tescil istemli dava nedeniyle ......

              Büyükşehir Belediyesi adına ihdasen tescil edilen taşınmazın 469,47 m2'lik kısmının, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu ve adı geçen belediyece yapılan imar uygulaması sonucu kamu alanında kullanılmak üzere terkin edildiğini, bu ihdas parselinin anılan miktarı üzerine de 5622 ada 4, 5, ve 6 sayılı imar parsellerinin oluşturulduğunu ancak, belirtilen şuyulandırma işleminin ve öncesinde aynı bölgede ... Belediyesince yapılmış olan 37 No'lu imar düzenlemesinin idari yargı yerinde iptal edildiklerini ileri sürerek 1313 (1036) sayılı kök parselin kadastro sınırları içinde imarla oluşturulan 5622 ada 4, 5 ve 6 sayılı imar parsellerinin 469,47 m2'lik binmeli alana isabet eden kısmının iptali ve Hazine adına tesciliyle tapu kayıtlarının eski hale iadesinin sağlanmasını istemiştir. Davalı belediyeler vekilleri, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ......

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, Tapu İptali Ve Tescil (Zilyetliğe Dayalı) davasıdır. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme neticesinde Davacı tarafından açılan dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu uyarınca 30 günlük askı ilan süresinden sonra 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış TMK'nın 713. maddesi uyarınca tapu iptali ve tescil davasıdır....

                Köyünde yer alan ve arsa niteliğinde 950 m2 yüzölçümündeki çekişmeli parsel, tapuda davalı gerçek kişi adına kayıtlı olup, imar uygulaması ve parselasyonla aynı köy 331 sayılı 219 hektar 2075 m2 yüzölçümüyle 25.04.1988 tarihinde ... Belediyesi adına yeniden tescil suretiyle tapuya kayıt edilen parselden gelmektedir. 2981 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve 27.02.1991 tarihinde tapuya geçirilen imar uygulaması ve parselasyon ile bir çok parselin yanı sıra 7333 ada 3 sayılı parsele de revizyon görmüş, bu parselde 08.06.2001 tarihinde tapuya geçirilen imar uygulaması ve parselasyonla 27527 ada 3 parsel olarak 950 m2 yüzölçümüyle ... adına tescil edilmiştir. Çekişmeli imar parseli fiili olarak kısmen 113 sayılı kadastro parseli, kısmen 331 sayılı parsel içinde kalmaktadır. ... Köyü 113 parsel sayılı 15750 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliği ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ... adına tesbit edilmiş, ... Yönetiminin itiraz ve davası üzerine ......

                  UYAP Entegrasyonu