DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; davalı-alacaklının davacı-borçlu hakkında 19.850,96 TL alacağa ilişkin olarak ilamsız takip yaptığı, davacı-borçlu adına çıkarılan örnek 7 no'lu ödeme emrinin bila tebliğ iade dönmesi üzerine borçluya TK 35. maddeye göre 16/08/2021 tarihinde tebliğ yapıldığı anlaşılmıştır. Davacı taraf, tebligatın usulsüz olduğundan bahisle tebliğ tarihinin 06/10/2021 olarak tespitine karar verilmesini istemiştir. Tüzel kişilere ne şekilde tebligat yapılacağı Tebligat Kanunu’nun 12, 13 ve 21. maddenin 1. fıkrası ile 35. maddenin 4. fıkrasında düzenlenmiştir. Tebligat muhatap tüzel kişi (hükmi şahıs) adına ticaret sicilindeki adresine çıkarılmalıdır. Ticaret şirketinin, ticaret sicilindeki adresi fiilen değiştirilmiş olmakla beraber adres değişikliği ticaret siciline aksettirilmemiş ise bu adrese gönderilerek Tebligat Kanunu'nun 21. maddesinin 1. fıkrasına göre yapılan tebliğ geçerli olur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık, genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde usulsüz tebligat şikayeti ve gecikmiş itiraz niteliğindedir. Yargıtay'ın müstakar içtihatlarına göre, gecikmiş itiraz şikayetlerinde, davacı tarafından ileri sürülmemiş olsa dahi tebligatın usulüne uygun şekilde yapılmış olup olmadığı öncelikli olarak incelenmelidir....
İcra Müdürlüğü'nün 2022/915662 MTS numarasına kaydedilen ilamsız icra takibinde oluşturulduğu anlaşılan ödeme emrinin Tebligat Kanununun hükümlerine aykırı olarak usulsüz şekilde teslim edildiğini, tebligatın usulsüz şekilde yapıldığının bir diğer nedeninin klasik yolla postacı marifetiyle gönderilmiş olan tebligatın tebliğ almaya yetkili olmayan bir kimseye teslim edilmiş olduğunu, tebligat konusu belgenin müvekkili idarenin savunma hakkının kısıtlanmasına neden olacak şekilde doğru birimlere ulaşmadığını, tebligatın kime yapıldığı hususu posta idaresi sistemi üzerinden sorgulandığını ve "Ca****" isimli kişiye teslim edildiğini görüldüğünü, müvekkili idarede tebligat almaya Özge İşbitiren, Kübra Çolak ve Tolda Ordu isimli kamu görevlilerinin yetkili ve görevli olduğunu, müvekkili idarede 1500'ü aşkın personel çalıştığını, evrak kayıt biriminde ismi "Ca..." harfleri ile başlayan herhangi bir kimse de bulunmadığını, tebligatın bu işle yetkili ve görevli personel teslim edilmediğini açık...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/05/2021 NUMARASI : 2021/102 ESAS - 2021/727 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebliğ Şikayeti KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine davalı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığını, müvekkilinin okuma yazma bilmediğini ve imza atamadığını, davalı tarafça gönderilen Uzlaşma Davetiyesi ile hakkında icra takibi başlatıldığını öğrendiğini, yapılan tebligatın yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin hakkında başlatılan icra takibini 28/01/2021 tarihinde öğrendiğini, öğrenme tarihinden itibaren yasal süresi içerisinde yetkiye, borca ve tüm ferilerine itirazlarını sunduklarını ileri...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/03/2021 NUMARASI : 2021/318 ESAS- 2021/463 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; davalının 11/12/2020 tarihinde müvekkilleri, aleyhine İstanbul 25. İcra Dairesi 2020/26687 E. sayılı dosya ile ilamsız icra takibi başlattığını, ödeme emri tebliğinin müvekkilin eski adresine çıkartıldığını, iade olduğunu, bunun üzerine şirketin mersis adresine tebligat gönderildiğini, tebligatın usulsüz olarak iade edildiğini, icra müdürünün alacaklı vekilinin talebini inceleyerek ilk tebligatın usulsüz olduğunu resen tespit ederek talebi reddetmesi gerekirken T.K'nun 35. md. göre tebligat talebini kabul ettiğini, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, ıttıla tarihinin 02/03/2021 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İCRA HUKUK MAHK TARİHİ : 23/02/2021 NUMARASI : 2020/786 ESAS- 2021/129 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu dava dilekçesinde özetle; icra dosyasından düzenlenen ödeme emrinin tarafına usulsüz tebliğ edildiğini, Uyap vatandaş portaldan icra dosyasında tarafına tek bir tebligat bulunduğunu gördüğünü, evlenmeden önce ailesinin yaşadığı, yılın belli dönemlerinde oturdukları adrese tebligat çıkarıldığını, doğrudan muhtara tebliğ yapıldığını, tebligatın yapıldığı tarihteki adresin tebliğ adresi olmamasına rağmen doğrudan muhtara yapılan tebligattan haberdar olmadığını, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunun tespiti ile ıttıla tarihini 20/11/2020 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesini ve icra dosyasına yaptığı itirazının süresinde olduğunun tespitine, borca, faize, faiz oranına, vekalet ücretine ve tüm tutarlara itirazının kabulüne, 657 Sayılı Kanuna tabi kamu kurumunda çalışması nedeniyle hakkında disiplin...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/10/2022 NUMARASI : 2022/161 ESAS 2022/551 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Alacaklı tarafın Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'nün 2022/10428 Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlattığını, iş bu icra dosyasından yapılan tebligat usulsüz olup, müvekkili şirketin bu takipten 11.03.2022 tarihinde bankalara konulan haciz ile haberdar olduğunu, tebligatın usulsüz olduğuna ve öğrenme tarihinin 11.03.2022 tarihi olarak kabulü için iş bu davayı açtıklarını, müvekkili şirket ETB İletişim Hizm. A.Ş.'...
İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2020/1024 Esas, 2020/1397 Karar sayılı ve 27.11.2020 tarihli kararı nezdinde verilen tebliğin usulsüzlüğü ve tebliğ tarihinin değiştirilmesi kararına karşı itiraz ettiklerini; ilgili kararın istinaf incelemesine tabi tutularak kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılarak şikayetin reddine, yargılama masrafları ve ücret-i vekaletin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Davalı alacaklı tarafından davacı hakkında başlatılan ilamsız icra takibinde davacı borçlu tarafça usulsüz tebliğ şikayetinde bulunulduğu, mahkemece şikayetin kabulüne karar verildiği, davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. maddesinde; "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır........" hükmü öngörülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; ödeme emri tebliğ edilen ...ın şirket çalışanı olmadığından tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesi isteminde bulunduğu ve ayrıca takip konusu senetteki imzaya itiraz ettiği, mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme ile, tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu, usulsüz olsa dahi borçlunun icra müdürlüğüne 04.02.2016 tarihinde yaptığı başvuru ile takipten en geç bu tarihte haberdar olduğu gerekçesiyle imza itirazının süreden reddine karar verildiği...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kira alacağının tahsili ve tahliye talepli başlatılan ilamsız icra takibinden kaynaklanan tahliye istemine ve birleşen dosyada usulsüz tebligat şikayetine ilişkindir. Davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili ve tahliye istemli olarak başlatılan ilamsız icra takibinde, davalı borçluya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı taraf yasal 7 günlük süre içerisinde itiraz etmediği gibi, 30 günlük yasa süre içerisinde de takibe konu kira borcunun tamamını ödememiş, temerrüt gerçekleşmiştir. Davacı alacaklı tarafça, 30 günlük ihtar müddetinin bitiminden itibaren 6 aylık yasal süre içerisinde tahliye talebinde bulunulması karşısında, İİK'nun 269/a maddesinde belirtilen tahliye koşulları da oluşmuştur. İcra takibinde, takip talebi ve ödeme emrinde dayanak kira sözleşmesinin tarih ve miktarı belirtilmiş, icra dosyası içerisinde belirtilen sözleşmenin suretine rastlanılmamıştır....