İcra Hukuk Mahkemesi'nce 29/03/2022 tarihinde 2021/257 esas 2022/186 sayılı kararı ile verilmiş kararın bozulmasına, gerek görülür ise duruşmalı inceleme yapılmasına, talepleri doğrultusunda yeniden hüküm tesis edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık, genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde usulsüz tebligat şikayeti ve gecikmiş itiraz niteliğindedir. İncelenen tüm dosya kapsamına göre, davalı alacaklı tarafından, borçlu Borulay A.Ş. aleyhine ilamsız takip yapıldığı, ödeme emrinin borçluya 06/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın bu tebliğ işleminin usulsüz olduğu iddiasına dayalı olarak açıldığı anlaşılmıştır. Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. ve 13. maddelerinde belirlenmiştir....
İcra Müdürlüğü'ne gönderilen dosyanın yeni bir ilamsız icra takibi olduğunu, kural olarak ödeme emrinin borçlu asilin bizzat kendisine tebliğ edilmesi gerektiğini, icra müdürlüğünce yapılan işlemlerde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığını, kaldı ki vekile tebligat zorunluluğunun bulunması halinde dahi asile tebligat yapılması lüzumunu ortadan kaldırmayacağını, nitekim mal beyanında bulunma suçu vs. gibi durumlarda cezaların şahsiliği prensibi gereği borçlu asile de tebligat yapılması gerektiğini, bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, İİK'nun 16, 21 vd. maddeleri uyarınca açılmış usulsüz tebligat şikayetidir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, takibin önce İstanbul 19. İcra Müdürlüğünce başlatılması üzerine borca ve yetkiye itiraz dilekçesinin vekil vasıtasıyla sunulmuş olmasına, bilahare alacaklının yetki itirazını kabul edip dosyanın yetkili Bodrum 2....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğuna ilişkin şikayet ve müdürlüğün borca itirazın süresinde yapılmadığından reddine ilişkin kararın kaldırılması talepli şikayettir. Hatay İcra Dairesi'nin 2022/23594 esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklı T3 tarafından borçlular Hasan Saban, T1, Edibe Saban ve Süreyya Saban aleyhine 16/05/2022 tarihinde 100.000,00TL'nin tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı görülmüştür. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Bu durumda, aksine bir belge bulunmadığı sürece, muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; Kayseri Banka Alacakları İcra Müdürlüğü'nün 2020/3472 Esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı QNB Finansbank tarafından davacı borçlu T1 ve dava dışı borçlu Haydar Gülhan aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, icra müdürülüğünce örnek 7 ödeme emri ve dayanak suretinin davacı borçluya tebliğ edildiği, davacı borçlu tarafından borca itiraz ve şikayet istemli iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/72 E. sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulduğunu, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu, gönderilen tebligat üzerinde İcra müdürlüğünün imzasının yer almadığını, müvekkili şirketin alacaklıya takipte belirtildiği gibi bir borcu bulunmadığını, borca ve borcun tüm ferilerine itiraz ettiklerini, faiz başlangıç tarihlerinin de yanlış olduğunu öne sürerek tebligatın usulsüzlüğüne ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ,davanın süresinde olmadığını, iddiaların yerinde olmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte; borçlu, 26/11/2018 tarihli itiraz dilekçesinde; borca itiraz ve şikayetlerinin yanında, icra müdürlüğünce kendisine yasal olarak yapılmış bir tebligat bulunmadığını da ileri sürmüştür. Borçlunun tebligat hususundaki bu beyanının, ödeme emri tebligatının usulsüz yapıldığına ilişkin şikayet olarak kabulü gerekir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tebligatın usulüne uygun olduğunu, mahkemenin kabul ettiği gerekçenin davacı tarafından dava konusu edilmediğini, hakim tarafından açıkça taraflarca getirilme ilkesinin ihlal edildiğini kaldı ki davacı tarafça bildirilen öğrenme tarihinin de doğru olmadığını, tebligattan daha önce haberdar olunduğunu, mahkeme kararının davalı tarafın iddiaları bakımından gerekçesiz olduğunu bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, ilamsız takipte usulsüz tebliğ şikayeti ve borca itiraza ilişkindir. Usulsüz tebligat şikayeti, süresiz nitelikte olmayıp, öğrenme tarihinden itibaren, İİK. 'nun 16. Maddesi uyarınca yasal 7 günlük süre içerisinde şikayette bulunulması zorunludur. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece resen nazara alınması gerekir....
İcra Müdürlüğünün 2019/31338 E. sayılı dosyasında müvekkiline normal tebligat çıkarıldığı ve tebligat zarfı üzerinde tebligat adresinin mernis adresi olduğuna ilişkin bir ibare bulunmadığı halde tebligat memuru tarafından hukuka aykırı ve usulsüz olarak TK 21 maddeye göre tebligat yapıldığını ve adreste müvekkilinin bulunmaması nedeniyle kapıya çağrı kağıdı yapıştırıldığını, ayrıca usulsüz yapılan bu tebligat adresinin müvekkilinin eski iş yeri adresi olduğunu, başlatılan bu takipten müvekkili tarafından 04.10.2019 tarihinde öğrenildiğini, bu nedenlerle ödeme emrinin iptaline, tebliğ tarihinin müvekkilinin öğrenme tarihi olan 04.10.2019 olarak düzeltilmesine ve takibin yargılama sonuna kadar durdurulmasına, hacizlerin ve icrai işlemlerin iptaline ve kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı -alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin alacağı sebebiyle borçlu davacı hakkında İstanbul 1....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki borca itiraz ile kambiyo ve usulsüz tebliğ şikayeti yargılamasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile borca itiraz davasının reddine ve muteriz borçlu aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmiştir. Kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı muteriz borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine başvurarak usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte, dayanak bono bedeline karşılık vade tarihinden sonra 1.000 TL ödeme yapıldığını ve senedin arkasına yazıldığını, kalan borcun da ödendiğini belirterek borca itiraz ettiği ve mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile borca itirazın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....