Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

bulunulmadığı gibi takibin ilamsız takip olması nedeni ile söz konusu itirazın icra dairesine yapılması gerektiği, ayrıca ilk derece mahkemesince 12/07/2021 tarihli ara kararla tedbir talebinin kabulü ile takibin teminatsız olarak yargılama sonuna kadar durdurulmasına karar verilmiş olup nihai kararla birlikte tedbiren duran takibin devamına şeklinde karar verilerek ara kararla oluşturulan tedbir kararının kaldırılmasında yasaya aykırılık bulunmayıp mahkemenin durdurma kararını kaldırması, ilamsız takip dosyasına borçlunun itirazı üzerine duran takibin kaldırılması anlamına gelmediğinden bu nedenle infazda herhangi bir tereddüte yol açmayacağından itiraz üzerine duran takibe ancak itirazın iptali veya itirazın kaldırılması kararıyla devam edilebileceğinden istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; takibin mükerrer olduğunu, aynı alacağa ilişkin olarak alacaklının daha önce ilamsız takip yaptığını ve itirazları üzerine takibin durduğunu, alacaklının söz konusu ilamsız takip dosyasından icra takibine devam etmesi gerektiğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, ilk derece mahkemesince itirazın reddine karar verildiği, borçlunun istinaf yoluna başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile takibin...

    İcra Dairesi'nin 2014/2987 sayılı dosyasından 28.3.30214 tarihinde T1 aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, itirazın iptali davasında verilen kararın dayandığı takip dosyasından başka bir takip dosyası üzerinden ilamlı icra takibine konu edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğundan ilamlı icra takibinin iptali gerektiğini, itirazın iptali davasında davanın kabulüne ilişkin kararın davanın dayandığı ilamsız icra takibi dosyasına sunularak takibin devamının istenmesi ve ayrıca hükmedilen alacak kalemleri varsa aynı dosyadan ilamlı icra takibine konu edilmesi gerektiğini, itirazın iptali davasında verilen kararda yer alan vekâlet ücreti, yargılama gideri ve icra inkâr tazminatı yönünden ayrı takip yapılmayıp davaya esas ilamsız takip dosyasından infaz edilmesi gerektiğini, somut olayda itirazın iptal davasına esas takibin Sivas 3....

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlunun tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; hakkında başlatılan örnek 13 numaralı ilamsız takip sırasında alınan itirazın iptali kararının tehiri icra talepli olarak temyiz edilmesi üzerine, itirazın iptali ilamı ile hükmedilen tazminat ve yargılama giderlerinin de dosya hesabına dahil edilerek teminat mektubu sunulduğunu, alacaklı tarafından, itirazın iptali ilamına dayalı olarak başlatılan ikinci takibin mükerrer olduğunu ileri sürülerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece her iki takibin farklı alacak kalemlerine yönelik olup mükerrer takip olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir. 6100 sayılı HMK'nun...

      Esas sayılı icra takip dosyasına itiraz ettiğini, borlu şirketin itiraz dilekçesindeki beyanlarının maktu olup, açıklamadan ve gerekçelendirmeden dahi yoksun olduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 20 den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının aynı alacak için daha önce AIntalya ... İcra Müdürlüğü'nün .../... Esas sayılı takip dosyasında ilamsız icra takibi başlattığını ve takibin müvekkilinin itirazı üzerine durduğunu, halen derdest olduğunu, davacı tarafından yine aynı alacak için Antalya ... İcra Müdürlüğünün .../ ... Esas sayılı takip dosyasında ilamsız icra takibi başlattığını, bu takibe de müvekkilinin itirazı üzerine takibin durduğunu, bu takip dosyasının da halen derdest olduğunu, aynı alacak için daha önce mükerrer başlatılan alacaklı bu defa Antalya ... İcra Müdürlüğünün .../......

        İtirazın iptali ilamı, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlayan bir ilamdır. İtirazın iptali davasını kazanan alacaklının, ilamsız icra takibine devam edilmesini (haciz, satış, paranın ödenmesini) isteyebilmesi için, itirazın iptali kararının kesinleşmesi gerekmez. Ancak, itirazın iptali kararını temyiz eden borçlu, Yargıtay'dan icranın durdurulmasına karar verilmesini isteyebilir. İtirazın iptali davası sonucunda verilen karar uyarınca, ilamsız icra takibinin başlatıldığı dosya üzerinden takibe devam edilmesi gerekir. Buna göre, itirazın iptali ilamı doğrultusunda, icra müdürlüğünce dosya alacağının hesaplanarak bu miktar üzerinden takibe devam edilmesi zorunlu olup, ayrıca borçluya icra emri düzenlenip gönderilemez. Ancak, ilamda ilk defa hüküm altına alınan yargılama gideri, vekalet ücreti ve tazminat alacaklarının aynı takipten tahsili isteniyorsa bunlar yönünden borçluya ayrı icra emri düzenlenerek tebliğ edilmelidir....

          İcra Müdürlüğünün 2022/9064 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibe dayanak olarak taraflar arasında imzalanan işçilik alacaklarına ilişkin arabuluculuk tutanağının gösterildiğini, söz konusu tutanağa ilişkin icra edilebilirlik şerhi alınarak ilamlı takip yapılması gerekirken ilamsız icra takibi yapılmasında hukuki yarar bulunmadığını, ilama dayalı bir alacağın ilamsız takip konusu yapılamayacağını, ilamsız takip yapılmasında alacaklının hukuki yararı bulunmadığı gibi borçlunun hukuki durumunun ağırlaştırıldığını ve taraflar arasındaki menfaatler dengesinin bozulduğunu beyanla takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

          Mahkeme dosya üzerinden yaptığı inceleme sonucunda; dava konusunun taşınmaz bedelinin iadesine yönelik olarak ilamsız takip yapılamayacağına ilişkin olduğu, davanın yasal süresi içinde açıldığı, İİK'nın 42. maddesinde “Bir paranın ödenmesine veya bir teminatın verilmesine dair olan cebri icralar takip talebiyle başlar ve haciz yolu ile veya rehnin paraya çevrilmesi yahut iflas suretiyle cereyan eder.......” hükmüne yer verildiği, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinin konusunun bir paranın ödenmesine veya bir teminatın verilmesine ilişkin alacaklar olduğu, ancak ilamsız takibe itiraz üzerine takibin duracağı va alacaklı tarafça itirazın kaldırılması veye itirazın iptali davası açılabileceği, bu durumun takibin iptalini gerektirmediği, kaldı ki somut olayda, takibe itiraz edildiği ve takibin durdurulmasına karar verildiği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir....

          İcra Müdürlüğü'nün 2014/5936 Esas sayılı dosyası ile yine ilamsız icra takibine giriştiği, borçlunun 11.03.2011 tarihli itirazı üzerine takibin durduğu, alacaklının itiraz üzerine duran ilamsız icra takibine karşı İİK.nun 67/VI. maddesine göre 6 aylık yasal süresi içinde itirazın kaldırılması yoluna başvurmadığı gibi, İİK.nun 67/I. maddesinde öngörülen 1 yıllık süre içinde itirazın iptali davası da açmamıştır. İİK.nun 67/I.maddesindeki bir yıllık sürenin geçmesi ile ilamsız takibin düşeceği kuşkusuzdur. İİK.nun 67/IV. maddesindeki altı aylık süre içinde itirazın kaldırılmasını istememiş olan alacaklı bir daha aynı alacaktan dolayı ilamsız icra yolu ile takip yapamayacağı gibi, bir yıllık sürenin geçmesi ile itirazın iptali davası açılmamışsa ilamsız takip düşeceğinden alacaklı aynı alacaktan dolayı yeniden ilamsız takip yapamayacaktır....

          İcra Müdürlüğü'nün 2010/7015 Esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine mahsus yolla toplam 262.175 USD (426.838,08 TL) takip başlatmış, davalıların yetki itirazının kabulü üzerine bu kez yetkili icra mahkemesinde, takip yolunu değiştirerek sözleşmedeki 200.000 USD ( 312.240,00 TL) alacak için ilamsız takibe ilişkin ödeme emrini borçlulara göndermiştir. Davalı borçluların itirazı üzerine ilamsız takibe vaki itirazın iptali için eldeki dava açılmış, ancak dava değeri, ilk takipteki miktar olan 426.838,08 TL olarak gösterilmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin kararda ilamsız takibe vaki itirazın iptali ile takibin 200.000 USD üzerinden iptaline karar verilmesine rağmen yargılama giderleri ve harç dava dilekçesinde gösterilen 426.838,08 TL üzerinden belirlenmiştir....

            UYAP Entegrasyonu