Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/10/2020 NUMARASI : 2018/309 ESAS-2020/487 KARAR DAVA KONUSU : Korkutma Ve Aldatmaya Nedenine Dayalı Tapu İptali Ve Tescil KARAR : 6100 sayılı HMK'nın 352/1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili adına kayıtlı iken müvekkilinin korkutması ve hileli davranışlar etkisinde bırakılması neticesinde davalıya tapuda satış suretiyle devri gerçekleştirilen İstanbul ili Ataşehir ilçesi Küçükbakkalköy Mahallesi 3381 ada 3 parselde kain C2 tipi 161 bağımsız bölüm numaralı taşınmazın satışından TBK.mad. 37 tahtında dönülmesi sebebiyle söz konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ve müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, korkutma ve aldatma nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

Ancak, hile ve ikrah hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tesil davası süresinde açılmış olup, anılan husus karar düzeltme isteği üzerine bu kez yapılan inceleme sonucunda anlaşıldığından, Dairenin 27.12.2011 tarih ve 11218/13692 sayılı onama ilamının son cümlesinde geçen “ ... hile ikrah iddiaları bakımından da BK nun 31. maddesinde öngörülen hak düşürücü süre geçirildiğinden davanın reddedilmesi açıklanan gerekçe ve sonucu itibariyle doğru olduğuna göre” ibaresinin kaldırılarak yerine “ hile ve ikrah iddialarınında kanıtlanamadığı anlaşıldığına göre” ibaresinin yazılarak düzeltilmesine....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/02/2015 NUMARASI : 2012/1084-2015/54 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava harici satın alma ve zilyetliğe dayalı tapu iptalitescil, alacak istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,5.6.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Yapılacak iş; mahkemece, davacıya temyiz dilekçesinde belirttiği feragatin hile ve hataya dayalı olduğu, iradesinin sakatlandığı, iddialarına ilişkin delillerini bildirmesi için önel vererek, feragat aşamasına hangi şartlarda geldiğini, feragat dilekçesi verilmesi aşamasında hata, hile veya korkutma gibi irade fesadına konu eylemlerin olup olmadığını etraflıca araştırmak ve hasıl olacak sonuca göre karar vermektir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan bozmayı gerektirmektedir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 07/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        İkrah (korkutma), Türk Borçlar Kanunu 37, 38 ve kısmen 39. maddelerinde belirtildiği üzere bir kimsenin başka bir surette yapmayacak olduğu bir hukuki muameleyi, bir kötülüğün başına geleceği korkusuyla yapmak zorunda bırakılmasıdır. Bu muameleyi yaptığı takdirde aslında irade ile beyan arasında bir uygunsuzluk yoktur, fakat iradenin meydana gelmesi sırasında bir sakatlık (fesad) söz konusu olmaktadır. Korkutma akdin karşı tarafınca yapılabileceği gibi, üçüncü bir şahıs tarafından da yapılabilir. Neticesi bakımından fark yoktur. İkrah, doktrin ve uygulamada haksız fiilin bir türü olarak kabul edilmektedir. Yapılış tarzına göre ikrah, maddi yada manevi olabilir. Her korkutma, ikrah olmaz. İkrahın meydana gelmesi için birtakım şartların birlikte gerçekleşmesi gerekir. Öncelikle ikrahın ciddi olması gerekir....

          Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle davada ileri sürülen ikrah hukuksal nedenine dayalı vakıalar kanıtlanamadığına göre; davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.00.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 22.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            O halde, dava dilekçesinin içeriğine iddianın ileri sürülüş biçimine göre davada, vekâletnamenin korkutma ( ikrah ) ile elinden alındığı iddiasına dayanıldığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere vekâletnamenin korkutma ile alındığı iddiası, vekâlet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasını da içermektedir. Öte yandan, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil ile terditli istek olan tazminat isteğinin zamanaşımı ya da hak düşürücü süreye tabi olmadığı tartışmasızdır. Borçlar Kanununun temsil ve vekalet aktini düzenleyen hükümlerine göre, vekalet sözleşmesi büyük ölçüde tarafların karşılıklı güvenine dayanır. Vekilin borçlarının çoğu bu güven unsurundan, onun vekil edenin yararına ve iradesine uygun davranış yükümlülüğünden doğar. 6098 s. Türk Borçlar Kanununda (TBK) sadakat ve özen borcu, vekilin vekil edene karşı en önde gelen borcu kabul edilmiş ve 506. maddesinde (818 s....

              -KARAR- Dava, "Tehdit(Korkutma)" ve "Hile(Aldatma)" hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir. Davacı, davalı ... ile 1998 yılında 2. evliliğini yaptığını, ancak ...'nin kendisine uyguladığı tehdit ve hile ile davaya konu 326 parsel sayılı taşınmazını üzerine geçirdiğini sonrasında da danışıklı biçimde diğer davalı ...'ya aktardığını ileri sürerek tapu iptali-tescile karar verilmesini istemiş; yargılama sırasında ölmesi üzerine, mirasçısı Itır Şölen davayı sürdürmüştür. Davalılar, ileri sürülen iddiaların doğru olmadığını belirtip davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davada ileri sürülen iddiaların kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Getirtilen kayıt ve belgelerden, dava konusu 326 parsel sayılı taşınmaz davacı ... adına kayıtlı iken, davacının 03.12.1999 tarihli resmi akitte taşınmazının intifa hakkını üzerinde bırakıp kuru mülkiyetini eşi olan davalı ...'ya satış suretiyle devrettiği; ...'...

                Mahkemece; mirasbırakanın çekişme konusu taşınmazı 12.04.1963 tarihinde kayıtsız şartsız bağış suretiyle davalıya temlik etmesi nedeniyle muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı iptal tescil istemli davanın dinlenemeyeceği ve olayda 1.4.1974 tarih 1/2 İnançları Birleştirme Kararının uygulama yeri bulunmadığı, hile ve ikrah iddiasının da davacı tarafından ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacıların temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 3.70....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık hile ve ikrah hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin bulunduğuna göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay ( 1.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 29.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu