Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı yan, boşanma davası sırasında taraflarca düzenlenen boşanma protokolünün korkutma (ikrah) (TBK md.37) hukuki sebebine dayalı olarak sakat olduğunu iddia ederek bu davayı açmış ve delillerini bildirmiştir. Mahkemece; mahkeme huzurunda tarafların hür iradeleri ile protokolü düzenledikleri gerekçesiyle öninceleme duruşması ile birleştirilen tahkikat duruşmasında dava reddedilmişse de; tarafların konuya ilişkin delilleri toplanmamış, davacıya davasını kanıtlama imkanı tanınmamıştır. Bu husus, adil yargılanma hakkı kapsamındaki hukuki dinlenilme hakkına (HMK md.27) aykırıdır. Bu itibarla, taraf delillerinin usulüne uygun şekilde toplanarak korkutma (ikrah) olgusunun araştırılıp değerlendirilmesi, belirlenecek sonuca göre terditli talep hakkında taraf delilleri toplanarak bir karar verilmesi gerekirken sadece mahkeme huzurundaki beyanlar gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır....

    Bu eksiklik giderilmeden, sayın çoğunluğun ikrah hukuki sebebine dayalı dayalı tapu iptal tescil  davasının ikrahın kalktığı tarihten itibaren  bir yıllık hak düşürücü sürede açılmadığı yönündeki  gerekçesi isabetsizdir .   Sonuç itibariyle mahkemece  davanın süresinde açılıp açılmadığının tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerekçesiyle bozulması gerekirken sayın çoğunluğun onama gerekçesine katılmıyorum....

      İkrah (korkutma), Türk Borçlar Kanunu 37, 38 ve kısmen 39. maddelerinde belirtildiği üzere bir kimsenin başka bir surette yapmayacak olduğu bir hukuki muameleyi, bir kötülüğün başına geleceği korkusuyla yapmak zorunda bırakılmasıdır. Bu muameleyi yaptığı takdirde aslında irade ile beyan arasında bir uygunsuzluk yoktur, fakat iradenin meydana gelmesi sırasında bir sakatlık (fesad) söz konusu olmaktadır. Korkutma akdin karşı tarafınca yapılabileceği gibi, üçüncü bir şahıs tarafından da yapılabilir. Neticesi bakımından fark yoktur. İkrah, doktrin ve uygulamada haksız fiilin bir türü olarak kabul edilmektedir. Yapılış tarzına göre ikrah, maddi yada manevi olabilir. Her korkutma, ikrah olmaz. İkrahın meydana gelmesi için birtakım şartların birlikte gerçekleşmesi gerekir. Öncelikle ikrahın ciddi olması gerekir. Başka bir anlatımla ikraha uğrayan kişinin yapılan tehdit sonucu bir zarara uğrayacağı endişesini taşıması ve gerçek bir tehlikenin varlığı hususunda şüphesinin olmaması gerekir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, hile ve ikrah hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, Asliye Hukuk Mahkemesince karar verildiğinden, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 25.03.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, ikrah nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, asliye hukuk mahkemesince karar verildiğinden, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 14.07.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi....'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl dava; ikrah hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, senedin iptali birleşen davalar ise elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, korkutma (ikrah) hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 6098 s. Türk Borçlar Kanunu'nun 37. maddesine göre, bir kimse, karşı tarafın veya üçüncü bir kişinin kendisi veya yakınlarının maddi veya manevi varlığına yönelik hukuka aykırı ve esaslı korkutması sonucu yaptığı sözleşme ile bağlı sayılamaz. TBK'nın 38. maddesinde belirtildiği üzere korkutmadan (ikrahtan) söz edilebilmesi için, tehdidin sözleşmeyi yapan kimsenin veya yakınlarının kişilik haklarına veya mal varlıklarına yönelik olması, korkutmaya maruz kalanın sübjektif durumuna göre ağır ve derhal meydana gelebilecek nitelik taşıması, haksız (hukuka aykırı) sayılması, illiyet bağının bulunması, yani sözleşmenin tehdidin yarattığı korku sonucu yapılması zorunludur....

              Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, korkutma (ikrah) hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 6098 s. Türk Borçlar Kanunu'nun 37. maddesine göre, bir kimse, karşı tarafın veya üçüncü bir kişinin kendisi veya yakınlarının maddi veya manevi varlığına yönelik hukuka aykırı ve esaslı korkutması sonucu yaptığı sözleşme ile bağlı sayılamaz. TBK'nın 38. maddesinde belirtildiği üzere korkutmadan (ikrahtan) söz edilebilmesi için, tehdidin sözleşmeyi yapan kimsenin veya yakınlarının kişilik haklarına veya mal varlıklarına yönelik olması, korkutmaya maruz kalanın sübjektif durumuna göre ağır ve derhal meydana gelebilecek nitelik taşıması, haksız (hukuka aykırı) sayılması, illiyet bağının bulunması, yani sözleşmenin tehdidin yarattığı korku sonucu yapılması zorunludur....

                Mahkemece, davacının ikrah hukuksal nedenine dayandığı, davanın Türk Borçlar Kanunu 39. maddesinde düzenlenen hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, boşanma tehtidinin iradesini sakatlayacak derecede korku yarattığı iddiasının kanıtlanamadığı, davacının çekişmeli taşınmazı boşandığı eşinin çocuklarına devrederken bir başka taşınmazın intifa hakkı eşinde bırakılarak çıplak mülkiyetinin davacının ilk evliliğinden olma kızına devredildiği, böylelikle aralarında hakkaniyete dayalı bir paylaşım yaptıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...r'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının temyiz itirazı yerinde değildir....

                  Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, inançlı işlem ve ikrah (korkutma) hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 6.2. İlgili Hukuk 6.2.1. Bilindiği üzere; inanç sözleşmesi, inananla inanılan arasında yapılan, onların hak ve borçlarını belirleyen, inançlı muamelenin sona erme sebeplerini ve devredilen hakkın, inanılan tarafından inanana geri verme (iade) şartlarını içeren borçlandırıcı bir muameledir. 05.02.1947 tarihli ve 20/6 sayılı İnançları Birleştirme kararı uyarınca, inançlı işleme dayalı iddianın, şekle bağlı olmayan yazılı delille kanıtlanması gerekeceği kuşkusuzdur. Şayet, ispat külfeti kendisinde olan tarafın yazılı bir belgesi yok ise ancak taraflar arasında gerçekleştirilen mektup, banka dekontu, yazışmalar gibi birtakım belgeler var ise bunların delil başlangıcı sayılacağı ve iddianın her türlü delille kanıtlanmasının olanaklı hale geleceği sabittir....

                    UYAP Entegrasyonu