Takip dosyasında borçlu tarafından taşımazlarındaki hacizlerin kaldırılması amacıyla dosya borcunun ihtirazi kayıtla 13.07.2015 tarihinde yatırıldığı anlaşılmaktadır. Alacaklı açıkça takipten feragat etmediğinden hacizlerin kaldırılmasını teminen itirazı kayıtla yapılan ödeme şikayetin esasının incelenmesine engel değildir. O halde, mahkemece, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. ########## ########## ########## ########## ########## ZA ##########...
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; ilk dört sıra yönünden hacizlerin 01.11.2012 tarihli olup diğer alacaklılardan önce konulduğundan ve İİK'nın 100. maddesi gereğince diğer alacaklıların 01.11.2012 tarihli hacze iştirak etmelerinin mümkün olmadığı, İlk beş sıra yönünden itirazın kaldırılması davası devam ettiği sürece hacizlerin kaldırılması ile ilgili sürelerin işlemediği, beşinci sıra yönünden 2008/239 sayılı dosyanın 1999/22723 sayılı dosyanın devri nedeniyle bu numarayı aldığı, Altıncı sıra yönünden .......
Anılan Kanun hükmü davacının talebi ile birlikte değerlendirildiğinde, mahkemece davalılardan ... yönünden yazılı gerekçe ile davanın reddedilmesi doğru ise de, araç üzerindeki hacizlerin kaldırılması işlemi adli işlem olup bu konuda davalılardan ... hakkında herhangi bir hüküm kurulmaması yerinde görülmemiş, kararın bozulmasını gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) no’lu bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 15/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
No'lu bentleri uyarınca davacı şirket hakkındaki hacizlerin fekkinin gerektiği anlaşılmış olmakla, şikayetin kabulü ile takip dosyası kapsamında davacı şirket hakkında konulan hacizlerin fekkine " dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Hacizlerin kaldırılması kararına dayanak olarak gösterilen 08.12.2020 tarihli tensip zaptının, Lüleburgaz 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/115 Esas sayılı iflasın ertelenmesi dosyasına ait olmadığını, Lüleburgaz 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/491 Esas sayılı konkordato dosyasına ait olduğunu, ilk derece mahkemesinin iflasın ertelenmesi dosyasıyla, konkordato dosyasını birbirine karıştırtığını, ayrıca hacizlerin kaldırılması kararına dayanak yapılan Lüleburgaz 2....
İİK'nun 363/1.maddesi gereğince "süresinde satış istenmemesi nedeniyle hacizlerin kaldırılmasına ilişkin şikayetler sonucunda verilen kararların kesin olduğu anlaşılmakla, İİK 363/1 maddesi gereği davacı'nın vekilinin istinaf talebinin usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM:Gerekçesi yukarda açıklandığı üzere , 1- İstanbul 25. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/1228 Esas-2021/1509 Karar sayılı ilamı kesin olmakla istinaf dilekçesinin HMK nun 352- 346 ve İİK nun 363/1 maddeleri gereğince REDDİNE, 2- a-Harçlar yasası uyarınca alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına b- İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına Dair tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda İİK'nun 365/3 fıkrası gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
ın İİK'nun 266. maddesine göre ihtiyati hacizlerin kaldırılması için ... Katılım Bankası'na ait 02.04.2014 tarihli 3.171.000 TL bedelli teminat mektubunu ... İcra Müdürlüğü'nün 2014/1275 E. sayılı dosyasına sunduğu, borçlu ....'nin talebi ile ... İcra Müdürlüğü'nün 2012/5047 E. sayılı icra takip dosyasından teminat mektubuna 01.12.2014 tarihinde haciz konulduğu, borçlu ....'nin ......
Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olması nedeniyle takip kesinleşmeyeceğinden, bu tarihten önceki hacizlerin hükümsüz kaldığı, yetkisizlik kararının, yetkisiz icra dairesince borçluya tebliğ edilen ödeme emrinin iptali ve buna bağlı olarak da yetkisiz icra dairesince konulan hacizlerin hükümsüz kaldığı sonucunu doğurduğunun kabulü gerekeceğinden icra dairesince, ilk derece mahkemesince verilen 13/02/2020 tarih, 2019/241 Esas ve 2020/88 Karar sayılı kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken talebin reddine karar verilmesi isabetsiz olduğundan, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak HMK’nun 353/1(b)-2. maddesi gereğince yeniden hüküm kurularak icra dairesinin hacizlerin kaldırılması talebinin reddine ilişkin 12/03/2020 tarihli işleminin iptaline ve dosyada konulan hacizlerin kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir....
O halde takibin iptaline karar verilmiş olmakla, icra dairesince bu karar doğrultusunda hacizlerin kaldırılması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile taleplerin reddine dair verilen kararların usul ve yasaya aykırı olduğu, davacı - borçlu vekilinin icra hukuk mahkemesine başvurusu üzerine de mahkemece şikayetin kabulüne dair verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı, ileri sürülen istinaf başvuru sebebinin yerinde olmadığı, Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya uygun olduğu, HMK'nun 355. maddesi uyarınca resen yapılan inceleme sonucunda kararda kamu düzenine aykırılık da bulunmadığı anlaşılmakla, davalının istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
ın İcra Müdürlüğüne giderek taşınmaz hacizlerinin fekkini talep ettiğini, ancak hacizlerin kaldırılması talebinin alacağın haricen tahsiline karine teşkil ettiği gerekçesi ile İcra Müdürlüğünce reddedildiğini, hacizlerin İİK'nın 106-110. maddeleri uyarınca düşmesini beklerken üçüncü şahsın olacağı için 07.02.2017 tarihinde dosya alacağına haciz konulduğunu, daha sonra menfi tespit davası öncesinde arabulucuya başvurduğunu ve anlaşma belgesi düzenlendiğini, ... ... 19....
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun, İİK'nun 266. maddesi uyarınca teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayete konu takipte ihtiyati haciz kararı ile hacizlerin yapıldığı, takibin kesinleştirilmediği, kesinleşmeyen takipte icra mahkemesinin yetkili olmadığı, hacizlerin kaldırılmasının ihtiyati hacze karar veren mahkemeden talep edilebileceği, esas takibe geçilmediği sürece icra mahkemesince değerlendirme yapılamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği görülmektedir....