WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkememizin 12/01/2022 tarihli ara kararında "Davacının takibin durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir talebinin reddine, ancak davacının İİKnun 72-(3) maddesine dayalı ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile; takip konusu alacağın (13.943,75 TL) %15'i olan 2.091,56 TL nakit ya da kesin/süresiz teminat mektubu davacı/borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edildiğinde; .... 1. İcra Dairesi'nin ..../.... esas sayılı takip dosyasında İİKnun 72-(3) maddesi gereğince icra veznesine giren paranın alacaklıya ödenmesinin dava sonuna kadar tedbiren durdurulmasına, takdir edilen teminat tutarı yatırıldığında tedbir kararının infazı için ilgili .... 1. İcra Müdürlüğüne yazı yazılmasına" karar verilmiştir. Davacıya ait 10/12/2010 yılına en yakın imza örneklerinin var ise gönderilmesi için ilgili kurumlara müzekkere yazılmış, cevabı dosya arasına alınmıştır....

    Mahkemece İİKnun 170/3. maddesi gereğince imzaya itirazın kabulü halinde takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken iptaline karar verilmesi isabetsiz olup, kararın bu nedenlerle bozulması gerekir ise de anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Bakırköy 5.İcra Hukuk Mahkemesinin 24.02.2015 tarih ve 2014/68 E. - 2015/204 K. sayılı kararının hüküm hüküm bölümünün 2. bendinde yer alan; "takibin davacı yönünden iptaline" sözcüklerinin karar metninden çıkarılarak, yerine "takibin durdurulmasına" sözcüklerinin yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değilse de; Alacaklı vekili tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçildiği, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlunun İİKnun 168/5. maddesinde öngörülen yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine başvurarak, diğer itiraz ve şikayetlerinin yanında takibin dayanağı olan senedin bedel bölümünde tahrifat yapıldığını ileri sürdüğü ve takibin iptalini talep ettiği, mahkemece istemin reddine karar verildiği görülmektedir Tahrifat iddiasının incelenmesi, HMK'nun 266. maddesi gereğince çözümü...

        Uyuşmazlık 3. kişinin İİKnun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu makinalar 28.3.2005 tarihinde borçluya ödeme emrinin tebliği edildiği takip adresinde haczedilmiştir. İİK'nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısıyla alacaklı yararınadır. Davacı 3. kişinin bu yasal karinenin aksini kesin ve güçlü delillerle ispatlanması gerekmektedir. Davacı şirket haciz adresinin kendi adresleri olduğu yönünde bir kısım belgeler ibraz etmiş ise de borçlu kişinin aynı adreste faaliyette bulunduğu sabittir. Malı borçlu ile birlikte elinde bulunduran 3. şahıs şirket dava konusu malların kendisine ait olduğunun ispatı yönünde mülkiyet belgesi ibraz edemediği gibi dinlenen tanık anlatımları da hükme dayanak yapılacak nitelikte bulunmadığından mülkiyet karinesi aksinin ispatlandığından söz edilemez....

          (HMK m.297/ç) ve İİKnun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 09.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Bu konudaki başvurunun İİKnun 16/1.maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda şikayetçi borçluya ödeme emri tebligatının 07.01.2013 tarihinde yapıldığı şikayetçinin ise yasal yedi günlük süreden sonra takip dayanağı belgenin icra dosyasına konulmadığını ve kendilerine de gönderilmediğini ileri sürerek şikayette bulunduğu anlaşıldığından istemin süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenerek yazılı şekilde reddine karar verilmesi isabetsiz ise de sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'...

              SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin İİKnun 365.maddesini göre verilen mahkemenin 21.05.2009 tarihli ek kararına yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 30,15 TL fazla alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı alacaklıya geri verilmesine 2.3.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Dava İİKnun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Anayasa’nın 141.maddesinde mahkeme kararlarının gerekçeli olarak yazılacağı açıklanmış, aynı zorunluluk 6100 sayılı HMK.nın 297.(1086 sayılı HUMK.nun 388.) maddesinde de düzenlenmiştir. Bu maddede hakimin uyuşmazlık konusu olan olay hakkında tüm kanıtları toplaması, tartışması, bu kanıtlardan hangisine değer verdiğini, kanıtlardan hangisine değer vermediğinin nedeni, hangilerini üstün tuttuğunun dayanaklarını değerlendirdikten sonra bir sonuca varmasının zorunlu ve gerekli olduğu vurgulanmıştır. Zira böyle bir yöntemin izlenmesi durumunda ancak kararın gerekçeli olduğu kabul edilebilir. Hükmü kuran hakimin böyle bir yöntemi izlemesi halinde maddi olgularla hüküm fıkrası arasında bir bağlantı kurulmuş olabilecektir. Ayrıca gerekçe sayesinde kararın doğruluğu denetlenmiş ve davanın tarafları tatmin ve inandırılmış olacaktır....

                  SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle.davacı 3.kişi vekilinin İİKnun 365. maddesini göre verilen mahkemenin 30.05.2008 tarihli ek kararına yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1,55 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı 3.kişi'den alınmasına 30.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    İİKnun 96 ve onu izleyen maddeleri uyarınca açılacak hacizden doğan istihkak davasının dinlenebilmesi için geçerli bir alacağa dayalı olarak borçlu hakkında yapılan haczin hukuken geçerli olması gerekir. Somut olayda borçlunun açtığı menfi tesbit davası sonucunda verilen hüküm kesinleştiğinden borçlu sıfatı kalmayan Gimsan Gediz İplik Mensucat San. A.Ş. hakkında yapılan İcra takibi geçerliliğini kaybetmiş ve haciz kendiliğinden kalkmıştır. Ne varki; Dairemizin 8.2.2007 tarihli bozma kararında haczin kendiliğinden kalktığı hususunun maddi hata sonucu yazılmadığı görülmektedir. O halde davalı alacaklının bu yönü amaçlayan karar düzeltme talebi kabul edilmeli Dairemizin 8.2.2007 tarihli bozma kararının gerekçesine bu husus ilave edilmelidir. SONUÇ.Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklının karar düzeltme telebinin kabulüyle Dairemizin 8.2.2007 tarihli 2006/19121 Esas, 2007/1627 karar nolu bozma kararının gerekçe bölümünün 10....

                      UYAP Entegrasyonu