GÖREVLİ MEMURA SÖVMEHUKUKA KESİN AYKIRILIK HALLERİHÜKMÜN AÇIKLAMASININ GERİ BIRAKILMASI 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 231 ] "İçtihat Metni" Sanık M...... G.....'ün, zincirleme biçimde görevli memura sövme suçundan 765 sayılı TCY.nın 266/1, 251, 80, 272, 59/2, 647 sayılı Yasanın 4. maddeleri uyarınca sonuçta 702 YTL adli para cezası ile cezalandırılmasına, para cezasının 647 sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca takdiren birer ay süre ile 5 eşit taksitte alınmasına ve cezanın 647 sayılı Yasanın 6. maddesi uyarınca ertelenmesine ilişkin olarak Yargıtay 4. Ceza Dairesince 31.05.2007 gün ve 31-28 sayı ile verilen kararın sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının "hükmün onanması" görüşünü içeren 17.09.2007 gün ve 130550 sayılı tebliğnamesiyle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Yargıtay Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır....
GÖREVLİ MEMURA SÖVMEHUKUKA KESİN AYKIRILIK HALLERİHÜKMÜN AÇIKLAMASININ GERİ BIRAKILMASI 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 231 ] "İçtihat Metni" Sanık M...... G.....'ün, zincirleme biçimde görevli memura sövme suçundan 765 sayılı TCY.nın 266/1, 251, 80, 272, 59/2, 647 sayılı Yasanın 4. maddeleri uyarınca sonuçta 702 YTL adli para cezası ile cezalandırılmasına, para cezasının 647 sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca takdiren birer ay süre ile 5 eşit taksitte alınmasına ve cezanın 647 sayılı Yasanın 6. maddesi uyarınca ertelenmesine ilişkin olarak Yargıtay 4. Ceza Dairesince 31.05.2007 gün ve 31-28 sayı ile verilen kararın sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının "hükmün onanması" görüşünü içeren 17.09.2007 gün ve 130550 sayılı tebliğnamesiyle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Yargıtay Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır....
Şti.ye geri verilmesine 24.9.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Şti.ye geri verilmesine 24.9.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Sanığın, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/1-(a)-(b)-(d)-(e) bentlerinde sayılan haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/1-(c) maddesinde yazılı haklardan ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilmesine kadar, diğer kişilere yönelik bu hakları bakımından da aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezasının infazı tamamlanıncaya kadar YOKSUN BIRAKILMASI, Bozmayı gerektirmiş, sanık savunmanının temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü itiraz ve savunmaları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm...
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, sıra cetveline itiraz ve neticelerini düzenleyen İİKnun 235 maddesi hükmüne dayalı kayıt kabul davasıdır. ------ tarihinde --- karar verilen ve tasfiye işlerinin ---- sayılı dosyası ile yürütülen ------ tanzim edilen sıra cetvelinin ------edildiği bildirilmiştir. İİK 235. Madde hükmü gereğince sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde iflasa karar verilen yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. İİK 223/3 maddesi hükmü mahfuzdur. İİK'nun 223/3 madde hükmü gereğince----- alacaklı olarak müracaat eden alacaklılar, tebligata elverişli adres göstermek ve ---çıkarılacak tarifede gösterilecek yazı ve tebliğ masrafları için avans vermek suretiyle ------- alınacak kararların kendilerine tebliğini isteyebilirler. Bu muameleyi yaptırmış alacaklılar hakkında ------- kararlarına karşı kanun yolları kendilerine tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar....
Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi Mahkemesi : ... 2. İş Mahkemesi Dava, yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu 33 ve 34 parsel sayılı taşınmazlarının İmar Kanununun 18. madde uygulaması sonucunda 5 sayılı parsele dönüştüğünü, bu işleme karşı idari yargı yoluna başvurması üzerine şuyulandırma işleminin iptal edildiğini, davalı Belediyenin bugüne kadar tapunun geri dönüşümünü yapmadığını ileri sürerek, 5 sayılı parseldeki payının iptali ile yeniden ifraz ve ihya edilmek suretiyle 33 ve 34 parsel sayılı taşınmazlarının eski haliyle adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., eski hale dönüşümün imkansız hale geldiğini, bu nedenle yeniden imar uygulaması yapılmasına karar verildiğini, halen çalışmaların devam ettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....
Sayılı kararı ile zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verildiğini ileri sürerek, icranın geri bırakılmasına ilişikin kararın iptali ile takibin devamına ve anılan icra dosyasındaki alacağının tespitini istemiştir. Davalı, davacı firmadan herhangi bir hizmet almadığını, İcra Hukuk Mahkemesi kararının yerinde olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, İİK madde 33/a maddesinde öngörülen 7 günlük süre içerisinde talepte bulunulmadığı gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı sözleşme ilişkisine dayanarak eldeki davayı açmıştır. Mahkemenin hükmüne gerekçe yaptığı İİK 33/a maddesi takip hukukuna ilişkin bir düzenleme olup, eldeki davada uygulama yeri bulunmamaktadır. Hal böyle olunca davanın esasına girilip sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
İİKnun 263. maddesine kıyasen, ihtiyati hacze konu malların muhafazasını önlenmesi amacıyla takip dışı 3. kişi tarafından teminatın yatırılması mümkün olup, haczolunan mallar istenilip de iade edilmemesi durumu haricinde teminat olarak yatırılan para bunu yatıran kişiye aittir. Davalı/3. Kişi tarafından yatırlan 15.000,00 TL nin 04/08/2020 tarihli ödeme dekontununda ” 4. İcra Müdürlüğünün 2019/389 talimat İİK 263 e göre menkul malların muhafazasını dur” şeklinde açıklama bulunduğu, yine haciz zabtında da ödemenin menkullerin muhafazısını önlemek amacıyla teminat olarak yatırıldığının belirtildiği anlaşılmaktadır. İhtirazi kayıtla 3. Kişi tarafından yatırılan paranının alacaklıya ödenmesi doğru olmadığı bu nedenle geri istenmesinde yasaya aykırılık bulunmadığından şikayetin reddine''karar verildiği görülmüştür....