Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Köyü 134 ada 6 ve 14, 135 ada 12, 106 ada 4 parsel sayılı taşınmazlar, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı adına tesbit edilmiştir. Davacı gerçek kişi, taşınmazlarda kendisinin de hissedar olduğu iddiasıyla; Orman Yönetimi ise, 134 ada 6 ve 135 ada 12 sayılı parsellerin orman olduğu iddiasıyla dava açmışlardır. Mahkemece, Orman Yönetiminin davasının kabulüne, gerçek kişinin davasının kısmen kabulüne ve dava konusu 134 ada 6 parselin (A) 221 m2 bölümünün orman niteliği ile Hazine adına, (B) 635 m2 bölümünün 1/2'şer pay oranıyla davacı ve davalı gerçek kişiler adlarına, 135 ada 12 parselin orman niteliğiyle Hazine adına, 134 ada 14, 106 ada 4 parsellerin 1/2'şer pay oranıyla davacı ve davalı gerçek kişiler adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2006/17466 - 2007/1720 sayılı 15.02.2007 günlü kararı ile bozulmuştur....

    Mahkemenin nitelendirilmesine göre, uyuşmazlığın, İİK’nun 16.maddesine dayalı İcra Müdürlüğünün işlemini şikayet niteliğinde bulunmasına ve Dairemiz görevinin İİK.'unun 142, 151 ve 235.maddeleri uyarınca düzenlenen sıra cetvellerine ilişkin şikayet ve davalar sonunda verilen kararlarla ilgili temyiz incelemesini yapmak olarak belirlenmiş olmasına göre, İcra Mahkemesince verilen anılan kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 12.Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 28.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      nın takip dosyası numarasının 2008/13657 olduğu, dosya numarasının maddi hataya dayalı olarak bildirilmiş olduğu, ... tarafından 2008/13657 sayılı dosyadaki 16.600,00 TL alacakla ilgili borçlunun alacaklı bulunduğu ... Cumhuriyet Başsavcılığı'na 29.05.2008 tarihinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 79. maddesine dayalı olarak, haciz ihbarnamesi gönderildiği, ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nca bu yazı dikkate alınarak ödeme cetveli düzenlendiği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece şikayetçi kurumun 2008/13657 sayılı takip dosyası getirtilip uyuşmazlığın esasının incelenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, şikayetçi vekilinin maddi hataya dayalı olduğu açıkça anlaşılan şikayet dilekçesindeki bildirimi esas alınmak suretiyle, 2008/13650 Esas sayılı dosyasının bulunamadığı gerekçesiyle karar verilmesi doğru olmamıştır. 2-Bozma nedenine göre, şikayetçi vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir....

        Köyü 127 ada 74 parsel 690,34 m2, 127 ada 45 parsel 68,25 m2, 135 ada 145 parsel 289.54 m2, 135 ada 29 parsel 2373.91 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, arsa, bahçe ve tarla niteliği ile belgesizden ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adlarına tespit edilmiştir. Davacılardan ..., 29 parselin orman sayılan yerlerden olduğu, ... ... ise, taşınmazların kendisine ait olduğu iddiasıyla dava açmışlardır. Mahkemece davaların reddine ve dava konusu parsellerin tespit gibi hisseleri oranında davalılar adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından 135 ada 29 parsel için temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır....

          Köyü 133 ada 4 ve 6, 135 ada 3 ve 14 parsel sayılı taşınmazlar, belgesizden fındıklık ve tarla niteliğiyle kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı adına tesbit edilmiştir. Davacı ..., orman olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu 133 ada 6, 135 ada 3, 135 ada 14 parsellerin (A) bölümlerinin orman niteliği ile Hazine adına, (B) bölümlerinin davalı adına, 133 ada 4 parselin davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından 133 ada 4 parsele yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır....

            Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükünün şikayet olunan alacaklı üzerinde olduğu, şikayet olunanın alacağı varlığını ve miktarını usulüne uygun delillerle kanıtlaması gerektiği, her zaman düzenlenmesi mümkün olan bononun alacağın varlığını ispatlamaya yeterli olmadığı, şikayet olunanın yapmış olduğu icra takibinde sadece dava dışı borçlunun ... Gıda San.Tic. A.Ş de bulunan alacağına haciz işlemi başlattığı ve icra dosyasında başkaca bir işlem yapmadığı, buna göre alacağın muvaazalı olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan temyiz etmiştir. 1- İcra ve İflâs Kanunu'nun 142 nci maddesine göre sıra cetveline itiraz davaları kural olarak genel mahkemelerde görülür. İtiraz yalnız sıraya ilişkin ise, görev İcra Mahkemesi'nindir....

              Bu durumda, borçlu vekili şikayet dilekçesinde satış ilanı tebligatının usulsüz olduğunu açıkça ileri sürmediği halde, mahkemece borçlunun, şikayet dilekçesinde dayandığı vakıaların dışına çıkılıp, kamu düzeniyle ilgili olmayan, re'sen dikkate alınacak hususlar kapsamında da bulunmayan; "satış ilanının usulüne uygun tebliğ edilmediği" nedenine dayalı olarak ihalenin feshine karar verilmesi doğru değildir. O halde, mahkemece taşınmazın İİK'nun 129/1. maddesine uygun bir bedelle de satıldığı nazara alınarak, borçlu vekilinin bildirdiği diğer fesih nedenleri incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken, yanılgılı değerlendirmeye dayalı olarak yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir....

                HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2328 KARAR NO : 2022/988 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2021 NUMARASI : 2021/35 ESAS, 2021/135 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET KARAR : İzmir 13. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/35 Esas, 2021/135 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin reddi kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/8 D. İş sayılı kararına dayalı olarak İzmir 5. İcra Müdürlüğünün 2019/109 Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, ihtiyati haciz icra müdürlüğünce infaz edilerek müvekkilinin banka hesapları ile bir takım menkullerin ihtiyaten haczedildiğini, davacının yetkiye itirazı üzerine İzmir 4....

                Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiası, İİK'nun 16. maddesine dayalı şikayet olup, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca takipten haberdar olunduğu tarihten itibaren 7 günlük şikayet süresi içinde icra mahkemesine başvurulması gerekir. Somut olayda, alacaklı tarafından kira sözleşmesine dayalı olarak kira alacağının tahsili ve temerrüt nedeniyle tahliye istemiyle adi kiraya ve hasılat kiralarına ait ilamsız icra takibine başlandığı, aynı takibe dayalı olarak ... 5. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2015/711 esas sayılı dosyasından temerrüt nedeniyle tahliye isteminde bulunulduğu ve bu dosyada dava dilekçesi ile duruşma gününün borçluya 15.07.2015 tarihinde tebliğ edildiği, bu tebliğde belirtilen 06/10/2015 günlü duruşmaya borçlu şirket temsilcisinin katılarak, “Borcumuzu en kısa sürede ödeyeceğiz” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşıldığından borçlu şirket temsilcisinin 15/07/2015 tarihinde (en geç duruşma günü olan 06/10/2015 tarihinde) icra takibinden haberdar olduğunun kabulü gerekir....

                  Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlunun icra mahkemesine başvurusu takip alacaklısının tüzel kişiliğinin olmaması nedenine dayalı olup aktif husumet ehliyetine ilişkindir. Aktif husumet ehliyetine ilişkin şikayet, kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece re'sen dikkate alınır ve İİK.nun 16/2. maddesi uyarınca süreye tabi değildir. Öte yandan başvuru İİK.nun 16.maddesine dayalı şikayet olduğundan, takibin şekline göre icra dairesine itiraz edilmesi nedeniyle icra takibinin durmuş olması borçlunun anılan maddeye dayalı şikayet hakkını ortadan kaldırmayacağı gibi, alacaklılar tarafından itirazın iptali davası açılmış olması mahkemece istemin esasının incelenmesine de engel teşkil etmez. O halde mahkemece şikayetin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir....

                    UYAP Entegrasyonu