Hal böyle olunca yukarıda açıklanan nedenler ve tüm dosya içeriğine göre; ilk derece mahkemesince davacının ihtiyati haciz isteğinin 13/11/2020 tarihli tensip zaptı (15) numaralı ara kararı ve aynı tarihli gerekçeli ara kararı ile reddine karar verilmesinde esas ve usul bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı ve davacı vekilinin tüm istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden 6100 Sayılı HMK'nun 353/1. fıkrası (b-1) bendi ile İİK un 258/3 üncü maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Esas sayılı dosyasından takibe geçildiğini, davalıların takibe itirazı neticesinde takibin durduğunu, davalıların itirazında haksız olduklarından İİK mad. 67/2 gereğince %20'den az olmamak üzere davalılar hakkında icra inkar tazminatına hükmedilmesini, davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin devamına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; ülkemizde yaşanan darbe girişimi ve akabinde devam eden küresel çaptaki pandemi gibi koşullarda yaşanan zorluk nedeniyle müvekkilinin sözleşmeyi ifa etmekte sıkıntı yaşadığını, yaşanan olayların basiretli bir tacirin dahi tahmin edemeyecek durumda olması nedeniyle TBK mad. 138'in göz önünde bulundurulması gerektiğini, yürütülen faiz oranlarına itiraz ettiklerini, davanın reddine aksi halde dava konusu borcun ve faizinin TBK 138 ve 20 vd maddeleri uyarınca mevcut şartlara ve hakkaniyete uygun olarak uyarlanmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Davanın devamı sırasında davalının davaya karşı savunmalarını yaptığı aşamada yüzüne karşı verilen ihtiyati haciz kararı bakımından 6100 sayılı HMK'nun7251 sayılı yasanın 34. maddesi ile değişen 341/1- b bendi uyarınca istinaf kanun yolu imkanı bulunduğundan öncelikle davalı istinaf itirazlarının incelenmesi gerekmiştir. Bilindiği üzere, uyuşmazlık bir miktar para alacağına ilişkin ise İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz; uyuşmazlığın dava konusu olması halinde 6100 Sayılı HMK'nun 389. vd maddeleri gereğince ihtiyati tedbire ilişkin geçici hukuki koruma kararı verilmesi istenebileceği açıktır. 6100 Sayılı HMK'nun 33. maddesi gereğince olayları anlatmak taraflara, hukuki niteleme mahkemeye aittir....
İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, öncelikle İİK'nun 277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali, olmadığı takdirde TBK 19. maddeye dayalı muvazaa nedeniyle iptal davası olup, talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Gerek TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davaları gerekse İİK.m.277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali davaları, tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki dava türleridir. Muvazaaya dayalı iptal davalarında da davanın başarıya ulaşması halinde İİK'nın 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak, davacıya tasarruf konusu taşınmaz üzerinden haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilecektir....
İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, öncelikle İİK'nun 277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali, olmadığı takdirde TBK 19. maddeye dayalı muvazaa nedeniyle iptal davası olup, talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Gerek TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davaları gerekse İİK.m.277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali davaları, tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki dava türleridir. Muvazaaya dayalı iptal davalarında da davanın başarıya ulaşması halinde İİK'nın 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak, davacıya tasarruf konusu taşınmaz üzerinden haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilecektir....
HUKUK DAİRESİ TEMEL GÖREV BÖLÜMÜ: Madde 4: "TTK'nın 4. maddesinin atfıyla, Türk Borçlar Kanununda yer alan, işletmenin satılma ve değiştirilmesi (TBK. m. 202- 203), yayım sözleşmesi (TBK m. 487- 501), kredi mektubu ve kredi emri (TBK m. 515- 519), ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları (TBK m. 547- 554), ticari nitelikli havale (TBK m. 555- 560), saklama sözleşmeleri (TBK m. 561 vd.) ilişkilerinden kaynaklanan alacak davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar" Somut olayda açılan davanın; TBK'nın 561. maddesinde düzenlenen saklama sözleşmesine dayalı olduğu, davacı tacir olmasına rağmen davalının tacir olmadığı, 6102 Sayılı TTK'nın 1/f.2 maddesi gereğince dairemizin görevli olmadığı, bu tür davalarda hukuki ihtilaflarda verilen hüküm ve kararların istinaf inceleme görevinin Hakimler ve Savcılar Kurulu 1.Dairesinin 431 sayılı kararı ile; 01/09/2021 tarihinden itibaren geçerli Hukuk Daireleri iş bölümünün 5....
Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir....
Davacı vekili tarafından sunulan 18.11.2021 tarihli talep sonucunun açıklama dilekçesinde dava konusu talebin "TBK 19 maddesi uyarınca muvazaalı satışın tespiti ile Gümüşhane İcra Müdürlüğü 2020/572E. Sayılı icra dosyasının asıl alacak ve ferileri yönünden İİK 281/1 maddesinin kıyasen uygulanarak haciz ve satış isteme yetkisi verilmesine" ilişkin olduğu beyan edilmiştir....
Dava, mal kaçırmak amacıyla davalıların kendi aralarında danışıklı olarak yapmış oldukları Turgutlu İcra Müdürlüğü 201 sayılı takibinin ve bu takipten borçlu-davalı Coşkun üzerine konulan 1.sıra haciz işlemine ilişkin tasarrufların öncelikle TBK.’nun 19.maddesi gereğince İPTALİ kabul edilmemesi halinde İİK m.277 gereğince , İİK. M 278/1 vd. maddesi kıyasen uygulanarak müvekkilin ilamlı takip alacağı nedeniyle dava konusu icra takibinin öncelikle durdurulması ve icra takibinin iptal edilmesine dair tasarrufun iptali davası olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 02/06/2021 tarih ve 431 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir....
ilgili davalıların tasarruflarının İ.İ.K hükümleri ile T.B.K hükümleri gereğince iptalini, taşınmazların elden çıkarılmış oldukları gözetilerek İİK 283....