WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra müdürlüğünün 2018/29314 E sayılı dosyasında yapılan takip nedeniyle mülkiyetin belediyeye ait taşınmazlar üzerine haciz konulduğunu, İİK 106- 110 maddeleri gereğince süresinde yeterli miktarda satış avansı yatırılmadığından İİK 106- 110 maddeleri gereğince hacizlerin fekki yönünde talepte bulunduklarını taleplerinin icra müdürlüğünce reddedildiğini beyanla, kararın kaldırılarak taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 09/03/2021 gün 2020/588E. 2021/246 K.sayılı kararla; “ Şikayetin konusuz kalması nedeniyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,“ karar verilmiştir....

İİK 365/1 maddesine göre; süresi geçmiş bir şikayete ilişkin karar hakkında istinaf yoluna başvurulursa, Hukuk Muhakemeleri Yasasının ilgili hükümleri gereğince istem icra mahkemesince reddedilir. Bölge Adliye Mahkemesi, İİK 365/1 maddesi kapsamına girdiği halde icra mahkemesince istemin reddine karar verilmemiş başvuruyu geri çevirmeyip doğrudan kesin karara bağlar. (İİK 365/3) Bu düzenlemeye benzer şekilde İİK 365/1 maddesinde, istinaf yoluna başvurulmasına olanak bulunmayan bir karara karşı istinaf yoluna başvurulursa bu istemin icra mahkemesince reddedileceği belirtildiği gibi bunlara ek olarak icra mahkemesinin istinaf başvurusunu (dilekçesini) reddetmesi gerektiği bazı diğer karar türleri yazılmıştır. İİK 365/1 maddesine göre; vazgeçme nedeniyle itirazın veya şikayetin reddine yahut süresi geçmiş bir şikayete ilişkin karara karşı istinaf yoluna başvurulursa icra mahkemesinin bu istemi reddetmesi gerekir. Bu yasanın emredici hükmüdür....

Öte yandan, İİK.'nun 53. maddesine göre; borçlunun ölüm günü ile beraber üç gün içinde takip geri bırakılır. Mirasçı, mirası kabul veya reddetmemişse, mirası ret süresince mirasçılar hakkında takip yapılamaz. Bu maddenin uygulanabilmesi için, icra takibinin mirasın reddi süresinde yapılması ya da murisin takibe başlandıktan sonra ölmüş olması gerekir. İİK.'nun 53. maddesine aykırı olarak takip yapılması ya da takip işlemlerine devam edilmesi nedenlerine dayalı olarak ilgililer, İİK.'nun 16.maddesi uyarınca icra mahkemesine şikayette bulunabilirler. İİK.'nun 53.maddesine aykırılık iddiası ise; kamu düzeni ile ilgili olduğundan İİK.'nun 16/2.maddesi uyarınca süresiz şikayete tâbidir. Somut olayda, murisin takipten önce 09.03.2015 tarihinde öldüğü, mirasçılar hakkında mirası ret süresi geçtikten sonra 29.06.2015 tarihinde takibe girişildiği, borçlulardan Meryem'e ödeme emrinin 08.07.2015 tarihinde tebliğ edildiği, diğer borçlular ..., ..., ......

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkillerinin evli olduğunu, davaya konu taşınmazı aile konutu olarak kullandıklarını, davacılardan T2 müvekkillerinin aile konutu olarak kullandığı taşınmaz üzerine haciz konulduğunu 11/12/2019 öğrendiğini, müvekkillerinin başkaca bir evinin bulunmadığını, 4 kişilik ailenin bu evde ikamet ettiğini, İİK 82/12.madde gereğince borçlunun haline münasip evi standarlarında kendisi ve ailesinin ihtiyacını karşılayacak özellikte olduğunu, mahkemenin eksik araştırma ile hüküm kurduğunu, ipotek tesisinin haczedilmezlik şikayetinden feragat niteliğinde sayılıp sayılmayacağı, hangi nedenle ipotek tesis edildiği araştırılarak karar verilmesi gerektiğini İİK 82.madde gereğince ve TMK 194.madde gereğince ipoteğin terkini ve iptali gerektiğini söyleyerek meskeniyet iddiası kapsamında İİK 82.madde gereğince haczin kaldırılmasına, taşınmazın aile konutu olması nedeniyle TMK 194.madde gereğince aile konutu üzerindeki haciz...

    Dava İİK 96 ve devamı maddeleri gereğince açılmış 3.kişinin istihkak davasına ilişkindir. İİK 97/a maddesi gereğince bir taşınır malı elinde bulunduran kimse onun maliki sayılır.Bu karinenin aksini ispat külfeti iddia eden kişiye düşer.Davalı alacaklı, 3. kişinin açtığı istihkak davasında ,davacının hacizli mal üzerinde bulunduğunu ileri sürdüğü hakkın danışığa dayalı olduğunu savunma yoluyla ileri sürebilir ve bu savunmasını tanık dahil yazılı her türlü kanıtla ispatlayabilir.Bu savunmanın ispatlanması için,alacaklının İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince bağımsız olarak ya da İİK 97/17.madde gereğince karşılık olarak tasarrufun iptali davası açması gerekli değildir. Somut olayda, dava konusu menkuller davacı 3.kişinin adresinde ve davacı şirket yetkilisinin huzurunda haczedildiğinden mülkiyet karinesi davacı 3. kişi yararınadır....

      Karar, alacaklı SGK vekili ve Yapı Kredi Bankası A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Alacaklı SGK vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede; Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere göre, alacaklı SGK’nın istinaf itirazları yönünden verilen kararda bir isabetsizlik görülmediğinden yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Alacaklı Yapı Kredi Bankası A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Talep İİK 276. ve devamı maddeleri çerçevesinde konkordatonun tasdiki talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesinin davacının konkordato talebini İİK 306 madde çerçevesinde tasdik etmesi üzerine karar alacaklı Yapı Kredi Bankası A.Ş. vekili tarafından istinaf edilmiş, ... Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi tarafından talep İİK 308/a maddesi gerekçe gösterilerek reddedilmiştir. Konkordato hakkında verilen karara karşı İİK 308/a maddesi uyarınca itiraz edenler kanun yoluna başvurabilir....

        Bölge Adliye Mahkemesince, haciz adresi ödeme emrinin tebliğ edildiği adres olmadığı gibi, borçlu haciz mahallinde hazır bulunmadığı, haciz mahallinde, borçluya ait herhangi bir evrak da tespit edilmediği, ticaret sicil ve vergi kayıtlarına göre haczin üçüncü kişinin adresinde yapıldığı, bu itibarla, mahcuzların 3. kişi şirketin elinde haczedildiği kabul edilerek, haczin İİK.'nın 99. maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, haczin İİK.'nın 96 ve 97. maddelerine göre yapılmış sayılmasının isabetli olmadığı gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile 25.2.2010 tarihli memur işleminin iptaline, 18.2.2010 tarihli menkul iştirak haczinin İİK 99 maddesine göre yapılmış sayılmasına ve alacaklıya istihkak davası açmak üzere 7 gün süre verilmesine karar verilmiş, karar davalı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir....

          Dosya kapsamından, davalı borçlunun dava konusu makineler de dahil otuz adet makineyi borcun doğumundan sonra davacı 3.kişiye sattığı, satış bedelinin piyasa değerinden düşük olduğu, borçlu şirket çalışanlarından bir kısmının haciz tarihi itibarıyla davacı şirkette çalıştığı anlaşıldığından davacı ile borçlu arasındaki işlemlerin İİK 280/3.madde gereğince borçluya ait işyerindeki ticari emtianın mühim bir kısmının devri niteliğinde olduğu, devrin İİK 280/son ve İİK 44. maddesinde belirtilen şartlarda yapıldığının iddia ve ispatlanamadığı, davacı 3.kişinin devredilen işyerinin borçlarından BK 179.madde gereğince sorumlu olmasına ve dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı 3.kişi ile borçlu vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1,25 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı 3.kişiden...

            Bilindiği üzere İİK m.251 hükmü uyarınca iflas idaresinin paraları dağıtırken alacağını alamamış olan her alacaklıya ödenmemiş miktar için aciz vesikası vermesi, vesikada müflisin alacağı kabul veya reddettiğinin yazılması ve bu çerçevede İİK m.143 hükmü uyarınca borç ödemeden aciz vesikasının düzenlenmesi zorunluluk arz etmektedir. Ancak UYAP üzerinden yapılan sorgulamada davacı ... Şirketi tarafından müflis aleyhine ikame edilen ve ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin ...Esas sayılı dosyasında yargılama yapılan dosyanın tetkikinden; kayıt kabul davasının 24/11/2021 tarihinde karara çıktığı ancak dosyanın henüz henüz kesinleşmediği, kesinleşmemiş dava nedeniyle İİK 254. maddesi uyarınca iflasın kapatılması koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla müflis ...nin iflasının kapatılması isteminin reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              İİK 177 maddesinde "Aşağıdaki hallerde alacaklı evvelce takibe hacet kalmaksızın iflasa tabi borçlunun iflasını isteyebilir. 1 - Borçlunun malum yerleşim yeri olmaz, taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle kaçar, alacaklıların haklarını ihlal elen hileli muamelelerde bulunur veya bunlara teşebbüs eder yahut haciz yoliyle yapılan takip sırasında mallarını saklarsa; 2 - Borçlu ödemelerini tatil eylemiş bulunursa; 3 - 308 inci maddedeki hal varsa;(1) 4 - İlama müstenit alacak icra emriyle istenildiği halde ödenmemişse Türkiye'de bir yerleşim yeri veya mümessili bulunan borçlu dinlenmek için kısa bir müddette mahkemeye çağırılır. (Ek: 9/11/1988-3494/36 md.) Bu Kanunun 178 inci maddesinin ikinci fikrası burada da uygulanır." hükmü yer almaktadır. İİK 177/son maddesi uyarınca İİK 178/2 ve İİK 166/2 maddesi gereğince Ticaret Sicil Gazetesi ve Türkiye genelinde yayınlanan trajı en yüksek 5 büyük gazetede iflas talebine ilişkin işbu davanın açıldığı hususu ve duruşma günü ilan edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu