ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/236 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Söke 2....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/855 Esas KARAR NO:2022/902 DAVA:İflas (İflasın Kapanması (İİK 254)) DAVA TARİHİ:28/02/2011 KARAR TARİHİ:04/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Kapanması (İİK 254)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: ----İflas sayılı talep yazısının incelenmesinde; müflisin, İİK'nun 219 ve 254.maddeleri gereğince iflasının kapatılmasına karar verilmesi istemi ile iflas dosyası mahkememize gönderilmiştir.Mahkememizce iflasın kapatılması koşullarının gerçekleşip gerçekleşemdiği hususunda ---raporu alınmıştır.--- düzenlediği ayrıntılı ve gerekçeli raporunda; ---- iflasın kapatılması talebine ilişkin nihai raporu ile müflise ait ---üzerinde yapılan inceleme sonucu, Mahkemenin kabulü halinde, --- tasfiye aşamasında yaptığı işlemler incelendiğinde,--- tasfiye aşamasında yaptığı işlemler incelendiğinde, --- şirkete verilen iflas kararının kesinleştiği, --- şirket yetkilisinin İİK nizamnamesinin 39 md uyarınca sorgu beyanında bulunduğu...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/213 Esas KARAR NO : 2022/905 DAVA : İflas (Doğrudan Sermaye Şirketleri İle Kooperatiflerin İflası (İİK 179)) DAVA TARİHİ : 24/03/2022 KARAR TARİHİ : 07/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan İflas (Doğrudan Sermaye Şirketleri İle Kooperatiflerin İflası (İİK 179)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2015 yılından itibaren şimdiki tek ortağı tarafından işletilmeye çalışıldığını, ancak gerçekleştirmeyi planladığı faaliyetlerini gerçekleştiremediğini, arzu edilen başarıyı gerçekleştiremediğini, müvekkile karşı açılan davalarda müvekkilinin gücünün borçları ödemeye yetmediğini belirterek müvekkilinin İİK.179.maddeleri uyarınca iflasını talep etmiştir. İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, İİK.nun 179. maddesine dayalı iflas davasıdır....
Mahkemece toplanan delillere göre; davalı 3. kişiyle borçlu arasındaki devir sözleşmesinin İİK 44. maddede belirtilen şekil ve şartlarda yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı tarafından borca itiraz edildiğinden ve inkar yerinde olmadığından alacağın %40'ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı 3. kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İcra müdürlüğünce daha önce İİK.'nun 129. maddesine göre işlem yapıldığı, ihale bedelinin yatırılmaması üzerine İİK.'nun 133. maddesi uyarınca 07/01/2019 tarihli satışın yapıldığı, bu arttırmada en çok pey süren ...’ın ihale bedelini süresinde yatırmaması üzerine icra müdürlüğünce ikinci en çok pey sürene teklifte bulunularak satışın gerçekleştirildiği anlaşılmıştır. İİK.'nun 133. maddesi, aynı Kanunun 129. maddesine göre yapılan satışın devamında uygulanması gerekip, 133. madde uyarınca yapılan satışta aynı maddenin yeniden uygulanması mümkün değildir. Bir diğer ifadeyle İİK.'nun 133. maddesi uyarınca yapılan satıştan sonra aynı madde uyarınca işlem yapılamaz. Bu durumda icra müdürlüğünce taşınmazın İİK.'...
Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.Yasanın 284.maddesi ise iptal davası hakkı, batıl tasarrufun vukuu tarihinden itibaren beş sene geçmekle düşer ,hükmünü içermektedir.Somut olayda iptali istenen 19.11.2004 tarihli tasarruf tarihinden itibaren beş yıllık hakdüşürücü süre geçirilerek 5.3.2010 tarihinde eldeki davanın açıldığı anlaşıldığından davanın İİK 284.madde gereğince hakdüşürücü süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetli görülmemiştir....
in kardeş olması, (İİK 278/3-1 ve İİK 280/1) taşınmazların tapudaki satış bedelleri ile bilirkişi tarafından belirlenen bedelleri arasında misli fark bulunmasına (İİK 278/3-12) ve alacağa mahsuben yapılan taşınmaz devirlerinin mutad ödeme olmamasına (İİK 279/2) göre, davalılar ... ve ... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 10.388,97 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı borçlu ... ile davalı ...'den alınmasına 14.5.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK. 266. maddesi ihtiyati haczin kaldırılması talebiyle ilgili olup, borçlunun ihtiyati haczin kaldırılmasını mahkemece kabul edilecek “rehin veya esham yahut tahvilat depo etmek veya taşınmaz rehin yahut muteber bir banka kefaleti” göstermek şartıyla talep etmesi halinde takip kesinleştikten sonra bu talep hakkında görevli mahkeme icra hukuk mahkemesidir. Davacının talebi ise İİK. 265. maddesi kapsamında olduğundan, mahkemece İİK. 266. maddesine göre görevsizlik nedeniyle talebin reddine karar verilmesi doğru olmayıp, davacının itirazı incelenmesi gerekirken yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, ihtiyati haciz kararı alan vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı borçlu tarafından temyiz edilmiştir. 2004 sayılı İİK 269/a maddesinde getirilen düzenlemeyle; davacı alacaklı tarafından başlatılan icra takibine borçlu itiraz etmez ve ihtar müddeti içinde kira borcunu ödemez ise , ihtar müddetinin bitim tarihini takip eden altı ay içinde temerrüt nedeniyle tahliye davası açılması gerekir. Davalı tarafından takibe itiraz edildiğinden her ne kadar açılan itirazın kaldırılması davasında itirazın kaldırılmasına karar verilerek takip kesinleşmişse de davada İİK 269/a maddesinin koşulları bulunmamaktadır. Davacı, takibe itiraz edilmesi nedeniyle İİK 269/b maddesi gereğince merciden itirazın kaldırılmasını ve ihtar müddeti içinde paranın ödenmemesi sebebiyle kiralananın tahliyesini istiyebilir....
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre;haczin ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste yapılmış olması nedeniyle İİK 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu dolayısıyla alacaklı lehine olduğu,davacının ibraz ettiği vergi levhası, oda sicil kaydı, hafta tatili izin formu gibi belgelerin tek taraflı irade ile üretilebilecek belgelerden olduğundan kanuni mülkiyet karinesinin aksini ispat için yeterli görülmediği, haciz yapılan yerin işyeri açma ve çalıştırma ruhsatının borçlu adına olması, borçlunun davacı şirketin ortağı olması ve tanık beyanlarına göre borçlunun haciz yapılan yerle ilgisinin devam ettiği gerekçesiyle şikayetin ve istihkak davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 96 ve devamı maddeleri gereğince açılmış 3.kişinin istihkak davası ile İİK 16.maddeye göre açılmış memur muamelesini şikayete ilişkindir....