Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : 3402 SY'NIN 41.MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN İPTALİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ...'ın, müşterek maliklerinden olduğu 1120 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca düzeltilmesi talebi Kadastro Müdürlüğünce reddedilmiştir. Davacı ... ve müşterekleri, aynı iddiaya dayanarak taşınmazın mevcut paftaya göre gerçek yüzölçümünün 32.738,54 metrekare olduğunu öne sürerek dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 1120 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında 26700 metrekare olan yüzölçümünün 32.738,54 metrekare olarak düzeltilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : 3402 SY'NIN 41.MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN İPTALİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: ... Müdürlüğü'nce 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca ...'ın talebi üzerine yapılan düzeltme işlemi sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda ... adına kayıtlı olan 608 parsel sayılı 1.720,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 1.280,53 metrekare yüzölçümlü olarak belirlenerek tapu kaydında düzeltme yapılmasına karar verilmiştir. Davacı ..., düzeltme işlemi sırasında kendisine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği iddiasına dayanarak ... Müdürlüğü'ne karşı dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Maddesi ise yetki konusunu düzenlerken HUMK'a atıf yaparak kıyas yoluyla tatbik olunacağını öngörmüştür. Dava ve haciz tarihinde yürürlükte bulunan HMK'nın yetkiyi düzenleyen 5 ilâ 19. Maddeleri arasında eldeki dava ile ilgili kesin yetki kuralı öngörülmemiştir. Dosya kapsamında yetki itirazının olmadığı ve usûlüne uygun yetki itirazı bulunmadığından davanın ilk açıldığı mahkemenin yetkili hale geleceği anlaşılmakla, uyuşmazlığın ... İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. Maddeleri ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 24/01/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Hukuk Dairesi         2017/628 E.  ,  2017/1202 K."İçtihat Metni" Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacılar ... vs. arasındaki davadan dolayı Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 27.05.2015 gün ve 2012/115-2015/55 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Mahkemece asıl dava bakımından davanın kısmen kabulüne, 29.611,00 TL'nin dava tarihi olan 10.08.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karşı dava yönünden ise 28.07.1999 tarihli sözleşmenin davacı ile davalılar yönünden ileriye yönelik olarak feshine, tapu iptâl, tescil talebi ile istirdat talebi yönünden davanın reddine karar verilmiş, karar taraf vekillerince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir....

          Hukuk Dairesi         2020/1202 E.  ,  2020/6754 K."İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.11.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.12.2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece, Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak verilmiş olan karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

            HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davanın HMK.114/1-ç ve 115/1, İİK. 154/3 maddeleri uyarınca kesin yetkiye ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE, 2-Davaya bakmakla kesin yetkili mahkemenin Sivas Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) olduğuna, 3-Karar kesinleştiğinde, iki haftalık kesin süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın kesin yetkili Sivas Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)' ne gönderilmesine, 4-HMK.nun 19/3 ve 20....

              Ağır Ceza Mahkemesinin 20.03.2018 gün, 2017/441 Esas, 2018/127 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında mağdura yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan 5237 sayılı TCK'nin 81/1, 35/2, 29, 62, 53. maddeleri uyarınca “5 yıl 7 ay 15 gün” hapis cezası, 2)Hükmün sanık müdafiinin ve o yer Cumhuriyet savcısının istinafı üzerine, ...Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 21.09.2018 gün, 2018/942 Esas, 2018/1092 Karar sayılı kararı ile; “istinaf başvurularının esastan reddine” dair. TÜRK MİLLETİ ADINA ...Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 21.09.2018 gün, 2018/942 Esas, 2018/1092 Karar sayılı kararının, sanık müdafii tarafından 5271 sayılı CMK'nin 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşılmıştır. Dosya incelendi....

                KARAR Açıklanan sebeplerle; 6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince Besni İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 06.03.2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi....

                  Alacaklının talebi üzerine ya da kendiliğinden, ilamsız icra takiplerine ilişkin ödeme emri göndermesi, açıkça yasanın emredici hükmüne aykırı olacaktır. Pek tabidir ki elinde ilam olan bir alacaklının ilama dayalı olarak ilamsız icra takibi yapması da hayatın olağan akışı ile bağdaşmayacaktır. Nitekim ilamlı icra takibinde borçlunun itirazı takibi durdurmayacağı gibi itfa ve imhal itirazlarının ispatı ancak "yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya tetkik merciinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle" (İİK. m. 33) mümkün olacaktır. Halbuki ilamsız icra takibinde itiraz üzerine takip duracak ve alacaklının itirazın kaldırılması için icra mahkemesine başvurarak olumlu karar alması gerekecektir. Yine ilamlı icra takibini, alacaklı istediği icra dairesinde yapabilecekken(İİK. m.34), ilamsız icra takibinde genel yetki kurallarına göre (İİK. m.50) takip yapması gerekecektir....

                    Bu durumda İİK’nun yetkiye ilişkin 4, 50. maddeleri ve 6100 sayılı HMK’nun 5, 6. maddeleri uyarınca genel yetki kuralının uygulanması gerekir. Buna göre istihkak davalarının asıl icra takibinin yapıldığı yer mahkemesi ile davalının yerleşim yeri mahkemelerinde açılması mümkündür. HMK’nun 7/1. maddesi gereğince davalının birden fazla olması halinde davanın, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılması mümkündür. Aksi halde yetki itirazında bulunulmuşsa HMK’nun 19, 331. maddeleri uyarınca yetkisizlik kararı verilmesi gerekir. Davalı taraf cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunmuştur. Davalı şirketin sicil adresi Adapazarı (Sakarya) sınırları içinde kalmaktadır. Bu durumda yetki itirazının reddi ile işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması hatalı olmuştur. 2-Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu