Hukuk Mahkemesi'nin .... esas sayılı dosyasında İİK 89 1,2 ve 3 haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasıyla açılan davada mahkemece davacıya çıkarılan haciz ihbarnamelerinin şirket temsilcisi bulunmayan adreste doğrudan farklı daimi işçi imzalarına tebliğ edilmesinin usulsüz olduğu davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile öğrenme tarihinin 12/02/2018 olarak tespitine karar verilmiş, karar istinaf incelemesinden geçerek kesinleşmiştir. Mahkememizce yapılan değerlendirmede; ....İcra Hukuk Mahkemesi kararı ile İİK 89/89. maddesi kapsamında gönderilen haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun tebliğ edilmemesi nedeniyle davacının öğrenme tarihine göre süresinde haciz ihbarnamelerine itiraz etmiş olması nedeniyle kesinleşmeyen borç yönünden dava açmasında hukuki yarar bulunmadığı anlaşılmakla davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, davalının dava açılmasına neden olmaması dikkate alınarak yargılama gideri davacı üzerinde bırakılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlu vasisinin 23.01.2013 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda, borçlunun akıl hastası olması nedeniyle yapılan satış ilanı tebligatlarının usulsüz olduğunu ileri sürerek, 25.01.2013 tarihinde yapılacak satışa ilişkin işlemlerin iptaline karar verilmesini istediği, mahkemece 04.02.2013 tarihinde ve şikayet tarihinden sonra yapılan ihalenin feshine karar verildiği anlaşılmıştır. Başvuru bu hali ile satışın durdurulması talebinden ibarettir. Her dava açıldığı andaki şartlara göre değerlendirilir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2010/2-227 E.,2010/324 K.)....
Mahkemece; "Usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2020/258190 Esas sayılı takip dosyasından davacıya gönderilen 89/1 Haciz İhbarnamesinin tebliğ tarihinin 22.03.2022 tarihi olarak düzeltilmesine, davacıya gönderilen 89/2 ve 89/3 Haciz İhbarnamelerinin iptaline,..." şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....
Garanti Bankası A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle ; satış ilanı tebligatlarının usule uygun biçimde yapıldığını, davanın süresinde açılmadığını,ihale bedellerinin ödenmemesi nedeni ile satışın düştüğünü İİK nun 133. Maddesi kapsamında tamamlama ihalesi yapılacağını,ilana karşı süresi içinde şikayet yoluna gidilmediğini, düzeltme ilanının yapıldığını beyanla davanın usulden reddine, davacı borçlunun ihale bedelinin % 20'si oranında para cezasına hükmedilmesine, karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 19/03/2021 tarih 2020/1677 Esas 2021/520 Karar sayılı ilamı ile davanın süre aşımı nedeni ile reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde ; Satış ilanının T2 usulsüz olarak tebliğ edildiğini, gayrimenkulün ihalesi usul ve yasaya aykırı olarak yapıldığını, yükümlülük listesi satışa esas olacak kıymet takdiri raporu hazırlanmadığını, İ.İ.K....
Hukuk Dairesi ESAS NO : 2011/23505 KARAR NO : 2012/8449 EMSAL KARARI) Yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda 3.şahıs T3 vekili 89/2.haciz ihbarnamesine süresinde itirazı nedeniyle 89/3.haciz ihbarnamesinin hükümsüz kaldığının tespiti ile ,İİK 89/3 haciz ihbarnamesinin iptaline, herhangi bir işlem yapılmasına yer olmadığına, İİK'nun 16.maddesi doğrultusunda şikayet yolu açık olmak üzere karar verildi....
İİK'nun 89. maddesine göre gönderilen 1. haciz ihbarnamesine itiraz edilmemiş olması, 3. kişinin şikayet yolu ile icra müdürünün yasaya uygun bulunmayan işleminin kaldırılmasını icra mahkemesi nezdinde talep etmesine engel değildir. Zira 3. kişinin İİK'nun 89/4 ve 338. maddeleri gereğince kendisinden tazminat istenmesi ve cezalandırılması yönünde talepte bulunulmasını önlemek için temelde yanlış olan memurluk işlemini iptalde hukuki yararı vardır. Öncelikle tüzel kişiliği bulunmayan birime haciz ihbarnamesi gönderilmesi usulsüz olup, bu durum kamu düzenine aykırılık oluşturduğu için İİK'nun 16/2. maddesi gereğince şikayet süreye tabi değildir. Somut olayda, 89/1 haciz ihbarnamesinin tüzel kişiliği bulunan ilgili T1 muhatap gösterilerek gönderilmesi yerine tüzel kişiliği bulunmayan DSİ 53. Şube Müdürlüğüne gönderilmesi doğru değildir. Bu nedenle mahkemece, şikayetin kabulü ile 89/1 haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmesi yerinde olup, davalı alacaklının istinafı isabetsizdir....
baldızı değil kayınçosunun hanımı olduğunu ve başka bir adreste ikamet ettiğini ve müvekkil ile aynı konutta oturmadığını, kendi kocası çocukları ve evi bulunduğunu ve tebligatın usulsüz olduğunu, muhatabın neden tebliğ anında evde olmadığı da mazbataya yazılmadığını, Tebliğ memurunun tebliğ ettiği Hümeyraya sorması lazımken sormadığının da böylece ortaya çıktığını, Hümeyranın baldızı olmadığını ve aynı konutta oturmadığını, 89/2 haciz ihbarnamesi tebliğinin de usulsüz olduğunu, 89/2 haciz ihbarnamesi gönderilebilmesi için usulüne uygun olarak 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ edilmesi ve itiraza uğramaması gerektiğini ve bu sebeple 89/2 haciz ihbarnamesinin iptali gerektiğini, 89/3 haciz ihbarnamesi tebliğinin de usulsüz olduğunu, TK m.21/1'e göre yapıldığını, müvekkilinin Halil Göde isimli komşusu bulunmadığını, müvekkilinin bir sitede oturduğunu en yakın komşunun en asgari o site içinde oturması gerektiğini, müvekkilinin tevziat saatlerinde adrese dönüp dönmeyeceği hususu tespit...
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 26/01/2021 tarih 2020/205 esas 2021/21 karar sayılı kararın süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı 3.kişi vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin 5.İcra Dairesinin 2014/542 esas sayılı dosyasında Müslüme Tutkun aleyhine icra takibi başlatıldığını ve takibin kesinleştiğini, borçlunun müvekkili şirkette deneme süreli olarak işe başladığını, resmi kayıtlarda da 6 gün sigortalı olarak göründüğünü, müvekkili şirkete karşı İİK.89/1- 2- 3 prosedürü ile alacağın tahsili yoluna gidildiğini, müvekkili şirkete gönderilen İİK 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerinin usulsüz olarak tebliğ edildiğini, devamında İİK 89/3 haciz ihbarnamesinin 22/10/2019 tarihinde tebliğ edildiğinde müvekkili firmanın itirazlarını yapmış olduğunu ve sorun olmadığını düşünerek işletmeye devam etmekte iken müvekkili şirketin banka hesabına konulan bloke ile icra dosyasının varlığından ve süreçten haberdar olduğunu, müvekkili...
Somut davada, davalı üçüncü kişiye 89/1 haciz ihbarnamesinin 27/10/2021 tarihinde, 89/2 haciz ihbarnamesinin ise 31/12/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı üçüncü kişinin 10/01/2021 tarihinde itiraz ettiği anlaşılmakla,,yasal 7 günlük süreden sonra 89/2 haciz ihbarnamesin itiraz edilmiş olduğundan. 89/3 haciz ihbarnamesi gönderilmesi talebinin reddine ilişkin icra müdürlüğü işlemi usul ve yasaya aykırıdır. Öte yandan; 89/1,89/2 haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edilip edilmediği hususunun muhatabı olan davalı üçüncü kişi tarafından süresi içinde şikayet edilmesi gerekmekte olup, dosya kapsamından üçüncü kişi tarafından yapılan bir şikayet başvurusu bulunmadığı anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklanan sebeplerle icra müdürlüğü işleminin iptaline dair İlk Derece Mahkemesi kararı yerinde olduğundan davalının istinaf kanun yolu başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Şikayet eden 3. kişi, kendisine gönderilen İİK 89/1 haciz ihbarnamesine ilişkin tebligat ile diğer tebligatların usulsüz olduğunu bu nedenle, 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin 13.05.2013 olarak tespiti ile hacizlerin fekkini talep etmiş, mahkemece, haciz ihbarnamelerinin tebliğ işlemi yasaya uygun olduğundan davanın reddine karar vermiştir. 7201 Sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile ilgili değişikliğe ilişkin kanun gerekçesinde, 21/1. maddeye göre bilinen en son adrese çıkartılan tebligattan sonuç alınamazsa, 10. madde gereği adres kayıt sistemindeki adres esas alınarak başkaca araştırma...