Sermaye şirketlerinde kayyum atanması ile ilgili olarak, TTK'da bulunan tek madde 617. maddesinin üçüncü fıkrası ile yapılan yollama uyarınca 412. maddesidir. Burada, genel kurula çağrının yapılması için kayyum atanabileceği düzenlenmiştir. Somut olayda, davacı tarafından, davalı şirketin Olağanüstü Genel Kurul Toplantısına çağrılması ve buna ilişkin işlemlerin yapılması için kayyum atanması talebiyle dava açılmış ve dava süresince şirkete kayyum atanması yönünde ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuş ise de, uyuşmazlığın esasını çözümleyecek ve yargılama sonucunda elde edilebilmesi muhtemel olan bir hakkın, tedbir yoluyla elde edilmesi sonucunu doğuracak nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği, davalı şirkette kayyum atanmasını gerektirir organ boşluğu da bulunmadığı, sonuç olarak, HMK'nun 389....
zarar verici eylemlerine devam edecek olması dikkate alınarak ilk derece mahkemesinin kararının ortadan kaldırılmasına, ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve kayyum atanması veya davalı müdürün yetkilerinin sınırlandırılması taleplerinin ayrı ayrı kabulüne karar verilmesine talep etmiştir....
eylemlerine devam edecek olması dikkate alınarak ilk derece mahkemesinin kararının ortadan kaldırılmasına, ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve kayyum atanması veya davalı müdürün yetkilerinin sınırlandırılması taleplerinin ayrı ayrı kabulüne karar verilmesine talep etmiştir....
Davacı vekili açmış bulunduğu dava ile öncelikli taleplerini şirkete yönetici kayyum atanmasına ilişkin olarak belirtmiş olup esasen davadaki asıl talebi ve ihtiyati tedbir talebi de aynı nitelik ve yönde olup davalı şirkete yönetim kayyumu atanmasına ilişkindir. Davacı vekilince davanın esası ile elde edilmek istenen amacı sağlar şekilde ihtiyati tedbir talep edilmekte olup, hukuken dava sonucunda verilecek hüküm ile aynı nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün olmayıp ihtiyati tedbir talebi bu yönüyle şeklen yerinde değildir....
a güvenmesinin beklenemez bir durum olduğunu, ayrıca tüm bu haksız ve kötü niyetli işlemler neticesinde müvekkilinin ve şirketin ciddi anlamda maddi zarara uğradığını, bu nedenle ilk derece mahkemesinin kararının, olaya, hukuki değerlendirmelere ve hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek; ilk derece mahkemesi 12.07.2024 tarihli ara kararının kaldırılmasına, boşanma ve mal rejimi tasfiye davası açmış olan davacının haklarının korunması için kayyım atanmasına karar verilinceye kadar Yüksek mahkemece karar verilebileceğinden ivedilikle ihtiyati tedbir kararı verilmesine, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ticari şirkete kayyım atanması istemine ilişkindir. Talep, dava sonuna kadar şirkete kayyum tayini yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden/davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin bu “RED” kararının, şirkete kayyum atanma amacıyla çeliştiğini, şirkete ait taşınmazların satışının gerçekleştirilmesi, kayyum tarafından denetlenmekte, kayyum mal varlıklarına ilişkin işlemleri gerçekleştirebilmek için yerel mahkemeden talimat-onay talep edildiğini, şirkete denetim ve gözetim kayyumu atandığını, şirkete kayyum atanması nedeniyle, şirkete ait taşınmazların satışı, kayyum ve mahkeme onayı olmadan mümkün olmadığını, bu nedenle, taşınmaz satışına ilişkin yerel mahkemece “kabul yahut red” şeklinde hüküm tesis edilmesi gerekliyken, talebin dava konusu olmaması, davalı şirketin malvarlığına tedbir konulmamış olması ve atanan kayyımın gözetim ve denetim kayyımı olarak atanması karşısında talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesinin” hukuka aykırı olduğunu, bu gerekçeyle verilen red kararı, şirkete kayyum atanma ve bazı işlemlerin mahkeme...
Mahkemece, mevcut davanın konusu ile doğrudan ilgili olmamakla yönetim kurulu yetkilerinin kaldırılarak şirkete kayyum atanması ve yönetim kurulu başkanının şirkette kendi adına yahut başkası adına işlem yapmasının ihtiyati tedbir yolu ile engellenmesi isteminin haklı görülmediği, haklılık durumu tarafların ayrıntılı iddia ve savunmaları ve dayanılan deliller bütün olarak bilirkişi incelemesi sonrasında rapor da aldırılmak suretiyle belirlenebilecek olmakla ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddi yönündeki ara kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Mahkemece ''...6100 sayılı HMK'nın 389/1 ve 390/3 maddesi gereğince ihtiyati tedbir talep eden vekilinin İHTİYATİ TEDBİR TALEPLERİNİN REDDİNE...'' şeklinde karar verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 10/07/2023 (Ara Karar) NUMARASI: 2023/654 Esas TALEP: İhtiyati Tedbir İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/10/2023 Kayyum atanması ve ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ve dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü....
Hukuk Dairesi 24.05.2012, 6976/6023) Davalı şirkete kayyum atanması ve tedbir konulması için yaklaşık ispat koşulu sağlanmış olduğundan (Yargıtayın aradığı yaklaşık ispat koşuldur. Yargılamanın bu aşamasında huzurdaki dosya bakımından tam ispat koşulu sağlanmış olduğundan), 17.11.2021 tarihli ara karının kaldırılarak davalı şirkete kayyum atanması ve ayrıca davalı şirketin tüm malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulması gerektiğini, mahkemece taleplerinin reddine dair verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, Mahkemenin 17.11.2021 tarihli ara kararının kaldırılarak, davalı şirkete kayyum atanmasına ve ayrıca davalı şirketin tüm malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır....