Müvekkilimiz her ne kadar mirası reddetmiş olsa dahi terekenin miraçıları da söz konusu tedbir kararı sebebiyle mülkiyet hakkından mahrum kaldığını, müvekkilin mal kaçırmak gibi bir niyeti olmadığı gibi mirası red kararında sadece kendisi için değil kendisinden sonra mirasçı olacak eşi ve çocuğu yönünden de mirası reddettiğini, tedbir kararıyla mirasçıların mirası reddetmemelerine rağmen mülkiyet hakkı sınırlandırıldığını, mülkiyet hakkı anayasanın 35. maddesinde “Temel Hak ve Ödevler” başlığı altında, “Kişinin Hak ve Ödevleri” arasında temel hak olarak düzenlendiği, mülkiyet hakkına yapılan müdahalenin kamu yararı amacına dönük olması yeterli olmayıp ayrıca ölçülü olması, malike aşırı ve orantısız bir külfet yüklememesi gerektiğini, ancak mirasçıların davacı ile arasında herhangi bir borç-alacak ilişkisi olmamasına karşın ihtiyati tedbir kararı doğrultusunda işlem yapamamaları ölçülülük esasına uymadığını, tüm bu nedenlerle; hukuki dayanaktan yoksun ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına...
İİK’nın 281/II fıkrası hükmüne göre hâkimin iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilmesine, somut olayda da iptali istenen tasarruf için açılmış olan işbu mirası reddin iptali davasında, alacaklının davasının kabulü halinde alacağına kavuşmasını tehlikeye düşürmemeye yönelik olarak ihtiyati haciz talebi, tasarrufun iptali davalarında uygulanacak olan ihtiyati haczin, davacının alacağına kavuşması açısından getirilmiş bir uygulama olması ve mirası reddinin iptali davasının tasarrufun iptali davasının özel bir hali olması nedeniyle davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerekmiş" gerekçeleri ile; 1- Davacının İhtiyati tedbirin talebinin REDDİNE, 2- Davacının ihtiyati haciz talebinin teminatlı olarak KABULÜNE, davacı tarafça 279.703,23- TL alacak miktarı bedeli üzerinden %15 oranında hesaplanan 41.955,48- TL teminat bedelinin Yazı İşleri Müdürlüğü kasasına yatırılması veya aynı miktardaki kesin...
Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 14/09/2022 tarihli ara kararı ile; davacı tarafın eldeki davayı açma amacının alacağın tahsiline yönelik olması, davanın nitelik itibariyle miras reddinin iptali istemi ile davacıya nihayetinde şahsi hak sağlaması ve alacağını tahsile imkan sağlaması, HMK.nun 389/1. gereğince ihtiyati tedbirin yalnızca uyuşmazlık konusu üzerinde verilebilecek olması, diğer mirasçıların da hak sahibi olduğu araç ve taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulması halinde dava dışı mirasçıların da bu durumdan zarar görecekleri ve davada taraf olmayanlar aleyhine tedbir verilemeyeceği, bu aşamada ihtiyati tedbir koşullarının mevcut olmadığı anlaşıldığından davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu 14/09/2022 tarihli ara kararı ile; davacı tarafın eldeki davayı açma amacının alacağın tahsiline yönelik olması, davanın nitelik itibariyle miras reddinin iptali istemi ile davacıya nihayetinde şahsi hak sağlaması ve alacağını tahsile imkan sağlaması, HMK.nun 389/1. gereğince ihtiyati tedbirin yalnızca uyuşmazlık konusu üzerinde verilebilecek olması, diğer mirasçıların da hak sahibi olduğu araç ve taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulması halinde dava dışı mirasçıların da bu durumdan zarar görecekleri ve davada taraf olmayanlar aleyhine tedbir verilemeyeceği, bu aşamada ihtiyati tedbir koşullarının mevcut olmadığı anlaşıldığından davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2016/16183 esas sayılı dosyalarının mahkeme ilamlarına dayalı takipler olduğunu, satışa konu 24 adet taşınmaz sözkonusu olmasına rağmen ara kararda "dava konusu taşınmaz satışının tedbiren durdurulmasına" karar verildiğini, yerel mahkemenin bu kararı müvekkilinin mağduriyetine davalı/borçlu Hümeyranın lehine olduğunu, verilen kararın davacı lehine görünse de davalı vekilinin itirazı da nazara alındığında davalı Hümeyranın lehine verildiğini, tedbir kararının üçüncü kişi konumunda olan müvekkili yönünden uygulanmasının sözkonusu olamacağını belirterek ihtiyati tedbir kararına itirazın reddi kararı ile tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Mirası Reddinin İptali istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafça asıl davada ve birleştirilen dava dosyasında mirasın reddinin iptali istemi ile bu davanın açıldığı, yargılama aşamasında davacı tarafın Adana 5....
Bu açıklamalarla birlikte somut uyuşmazlık değerlendirildiğinde, davanın mirası reddin iptali istemi olduğu, davacının davalılar murisi Gönül Özdemir'in alacaklısı konumunda olduğu, ihtiyati tedbir konulan taşınmazın dip muris Ali Hanedan'dan (Gönül Özdemir'in babası) mirasçılarına intikal ettiği, Gönül Özdemir'in tüm mirasçılarının yasal süresinde mirası reddettiği anlaşılmaktadır. Bu halde Gönül Özdemir'in babasından kalan mirası reddettiği ileri sürülmediğine göre yerel mahkemece taraflardan Ali Hanedan'ın mirasçılık belgesinin temini ile taşınmazda Gönül Özdemir'e isabet eden miras hissesine ihtiyati tedbir konulması gerektiği hususu düşünülmeden taşınmazın tümüne ihtiyati tedbir konulması isabetli olmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mirası reddinin iptali ... ile ... ve çocukları, ... ve müşterekleri aralarındaki ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen ........2013 gün ve 591 sayılı hükmün ...'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan mirasın reddinin iptali davasında, davalıların ilçe şubesinde bulunan banka hesaplarına, tapu kayıtlarına ve tespit olunacak .... kişilerdeki hak ve alacaklarına ihtiyaten tedbir konulması talep edilmiştir. Mahkemece, tensiple birlikte dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; ihtiyati tedbirin, dava konusu şey üzerine konulabileceği gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili süresi içinde, tensiple birlikte verilen ihtiyati tedbirin reddine ilişkin ara karar bölümünü temyiz etmiştir....
İşte ortaya çıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir müessesesi kabul edilmiştir. HMK'nın 389.maddesinde ihtiyati tedbirin şartları düzenlenmiş olup, söz konusu maddede; meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkansız hale gelebileceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan haller, genel bir ihtiyati tedbir sebebi veya şartı olarak kabul edilmiştir. Bu şartlardan birisinin mevcudiyeti halinde, mahkemece, uyuşmazlık konusu taşınmaz hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilecektir. İhtiyati tedbirde asıl olan ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyati tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş, ihtiyati tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyati tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2022/1521 Esas sayılı dosyasında mirası reddettiğini, halbuki murisin mal varlığının aktifinin pasifinden çok olduğunu, hatta murisin hiçbir borcunun bulunmadığını, davalının borçlarına karşılık hiçbir güvence de vermediğini, mirası reddin kötü niyetli olduğunu, kendisine miras yoluyla kalacak malların alacaklılara gitmesini engellemeye çalıştığını belirterek mirası reddin iptaline ve ayrıca muris Jale Nur Çevik'in terekesinde bulunan tüm mal varlığı üzerine ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini istemiştir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Akçakoca İlçesi Ayazlı Mahallesi 620 ada 4 numaralı parsel yönünden verilen ihtiyati tedbir kararının hukuka aykırı olduğunu, anılan taşınmazdaki hissenin müvekkiline intikal etme durumu olmayıp anılan karar nedeni ile müvekkilinin çocuklarının mağdur edildiğini, cevap dilekçesindeki savunmalarını tekrar ederek ihtiyati tedbirin yasal koşullarının oluşmadığını, bu nedenlerle ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, bu talepleri kabul görmediği takdirde teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ GEREKÇE : Açılan dava, mirasın gerçek reddinin iptali davasıdır. Akçakoca Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2020/96 Esas sayılı 2020/181 Karar sayılı dava dosyasında mirasçı davacı T3 muris annesi Sevim Uygun'un mirası reddettiğinin tespitine karar verildiği görülmektedir. Davacı tarafından davalı aleyhine derdest icra takibinin bulunduğu görülmektedir....