Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı TMSF vekilinin maddi hatanın düzeltilmesi isteminin kabulü ile Dairemizin 14.07.2014 gün 2014/11040 – 13109 sayılı kararın başlığında yer alan ... isminin çıkarılmasına, ilk bendinde yer alan “Yargıtayca incelenmesi ihtiyati tedbir talep eden vekili tarafından istenilmekle” cümlesinin çıkarılarak yerine “Yargıtayca incelenmesi ihtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı ... vekili tarafından istenilmekle” cümlesinin, ikinci bendinde yer alan “İhtiyati tedbir isteminin reddine dair mahkeme kararı ihtiyati tedbir talep eden vekili tarafından temyiz edilmiştir” cümlesinin çıkarılarak yerine ““İhtiyati tedbir kararına itirazın reddine dair mahkeme kararı ihtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir” cümlesinin, üçüncü bendinde yer alan “… ihtiyati tedbir talep eden vekilinin...

    Mahkemece, 02/08/2021 tarihli ara kararla 2019/125194 sayılı markanın 3. kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmiş, karşı taraf Şirket vekili, söz konusu ihtiyati tedbir kararının yerinde olmadığını ileri sürerek, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, 02/08/2021 tarihinde verilen ara kararla, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını gerektirecek yeni bir vakanın bulunmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiştir....

      Bu nedenle davalı vekilinin Yerel Mahkemenin ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine dair kararına karşı temyiz isteminin, temyiz yolunun kapalı olması nedeniyle reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemece talebin kabulü ile ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yasal olmayan gerekçelerle itirazın reddi doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkemenin ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine dair 17.04.2013 tarih 2012/7 D.iş sayılı kararının BOZULMASINA, 02.10.2013 gününde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi....

          İlk derece mahkemesince tensip zaptının 9.maddesi ile verilen ihtiyati tedbir kararına karşı davalılardan T5 tarafından yapılan itiraz üzerine verilen 28/06/2019 tarihli ara karara karşı davalı T5 vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dairemizin 2019/1342 Esas 2019/1263 Karar sayılı kararı ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nun 353/1- b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar veriliş olduğu, davalı tarafça tedbire yeniden yapılan karşı itirazın reddine dair verilen 30/11/2021 tarihli ara karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olduğu anlaşılmıştır. Eldeki davada uyuşmazlık mahkemece verilen tedbir kararına yapılan itirazın reddine ilişkin kararına yapılan itirazın reddine ilişkin kararın istinaf kanun yoluna tabi olup olmadığına ilişkindir. 1086 Sayılı HUMK'nun aksine 6100 Sayılı HMK ihtiyati tedbir yarılamasında verilen kararlara karşı kanun yolu imkanı tanımıştır....

          Talep resmi belgeye, başkaca kesin delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa, mahkeme gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebilir." şeklinde düzenleme yapılmış olup, davacının ihtiyati tedbir talebinin resmi bir belgeye veya kesin delile dayanmadığı, markaların iptal koşullarının bulunup bulunmadığının yargılama sonucunda anlaşılabileceği, bu nedenle teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesini haklı gösteren bir durum bulunmadığı gibi ilk derece Mahkemesinin ihtiyati tedbir kararının gerekçeli olarak yazılmadığı, ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine dair gerekçeli kararda da Mahkemece neden teminat alınmadığına dair bir açıklama bulunmadığı, davalı vekilinin bu yöndeki itirazlarının yerinde olduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf talebinin kabulüne, ilk derce mahkemesinin ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddi kararının kaldırılmasına, bu durum yeniden yargılama gerektirmediğinden, davalının ihtiyati tedbir kararına yaptığı...

            , ihtiyati tebdir kararına yaptıkları itirazın reddine dair verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, marka ile ilgili Kurum kararlarının iptali istemli davada verilen, marka başvurusunun devrinin ihtiyati tedbir yolu ile önlenmesi yönündeki ihtiyati tedbir kararının veriliş amacının, anılan markanın mahkemenin bilgisi haricinde devrinin olumsuz sonuçlarının giderilmesi ve önlenmesi amaçlı da olması karşısında verilen ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın yerinde olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiştir....

                Mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararına itiraz eden karşı taraf Şirket vekili, mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının, müvekkilinin mülkiyet hakkını ihlal ettiğini ileri sürerek, verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, dava konusu markanın yargılama sürecinde 3. kişilere devri halinde yargıda hedef süre gözetilerek taraf değişikliği nedeniyle yargılamanın gereksiz uzamasına sebebiyet verileceği, dava konusu markanın kullanımının da engellenmediği gerekçesiyle ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiştir....

                  İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 05/10/2020 tarihli ara karar NUMARASI : 2020/5 DAVA KONUSU : İhtiyati Tedbir KARAR : Davacı vekili tarafından açılan ihtiyati tedbir istemli davada, ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddine dair İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı davalı Kurum vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Üye Hakim Selviye Çakır tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve ön inceleme aşaması tamamlandıktan sonra, dosyadaki mevcut delil durumu ve yasal hükümlere göre istinaf başvurusunun, duruşma açılmaksızın dosya üzerinde inceleme yapılmak suretiyle karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşılmakla, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

                  UYAP Entegrasyonu