HMK'nın 341/1-b maddesine göre de, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulması mümkündür. Mahkemece ihtiyati tedbir kararı karşı taraf dinlenmeden verildiğine göre, bu kararın doğrudan istinafı mümkün değildir. Karşı taraf dinlenmeden verilen tedbir kararlarına karşı itiraz yolu açık olup, kanun yolu dilekçesinin bu şekilde işleme konularak Kanundaki usule göre itirazın sonuçlandırılması gerekir. Bu itibarla, itiraz yoluna tabi ihtiyati tedbir ara kararı hakkında istinaf incelemesi yapılması mümkün olmayıp, başvuru dilekçesinin itiraz olarak değerlendirilerek bir karar verilmesi için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir....
Maddeleri kapsamında ihtiyati tedbir kararı verilmesi, istemidir.İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, talep konusuna ilişkin olarak ihtiyati tedbir şartlarının oluşup oluşmadığı noktasındadır.İhtiyati tedbir talebi üzerine Mahkemece tensip zaptının 10 nolu ara kararı ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin ara karar ile değerlendirilmesine karar verilmiştir. 15/11/2022 tarihli ara karar ile de dosya üstünden ihtiyati tedbir talebi hakkında karar verilmiştir.Verilen bu karara karşı her ne kadar istinaf yoluna başvurulmuş ve dosya dairemize gönderilmiş ise de; 6100 sayılı HMK'nın 394/1. maddesinde, karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebileceği düzenlenmiştir....
Dava konusunun aynı ile ilgili olmayan durumda bu malların 3. kişilere devir ve temlikini önleyecek şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerekmediği için Mahkemelerce verilen ihtiyati tedbir kararlarının aslında ihtiyati haciz mahiyetinde sayıldığı ve hüküm kesinleşinceye kadar bir sınırlama yapılmaması gerektiği şeklinde Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin tarafından istikrarlı bir uygulaması da mevcuttur. Bu nedenle tasarrufun iptali davalarında ihtiyati tedbir talebinde bulunulsa dahi bu istemin ihtiyati haciz talebi olarak (İİK.md.281) değerlendirilmesi gerektiği açıktır. Bu nedenle tasarrufun iptali davalarında ihtiyati tedbir talebinde bulunulsa dahi bu istemin ihtiyati haciz talebi olarak değerlendirilerek müsbet ya da menfi bir karar verilmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati tedbir talebinin incelenmesi sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı talebin reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde ihtiyati tedbir isteyen vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyati tedbir isteyen vekili, müvekkilinin avukatı olan davalının kendisine duyulan güvene dayanarak elde ettiği imzalı kağıtlar üzerine borç doğurucu nitelikte sahte senet tanzim ederek icra takibine koyduğu iddiasıyla açmış olduğu menfi tespit davasında icra takip dosyası hakkında ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. Mahkemece, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulmasına karar verilemeyeceği gerekçesi ile ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiş, kararı ihtiyati tedbir isteyen vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İhtiyati tedbir talebi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ihtiyati tedbir talebi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Temyiz talebi, davacı tarafın icra takibinin ve tahliyenin durdurulması yönündeki tedbir kararı verilmesi isteminin mahkemece 11.12.2013 günlü ara kararı ile red edilmesine ilişkindir. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulu'nun 21.02.2014 tarih, 2013/1 E, 2014/1 K. Sayılı kararı ile ihtiyati tedbir taleplerinin reddi veya bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilen kararların temyiz yolunun kapalı olduğuna karar verildiğinden temyiz isteminin REDDİNE, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 31.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davacının talebi sözleşmeye dayalı olup, üzerine ihtiyati tedbir konulması talep edilen araç dava konusu değildir. Bu sebeple HMK 'nun 389. Maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesi için lazım gelen şartlar oluşmamıştır. Davacının talebinin açık ve net şekilde ihtiyati tedbir talebi olduğu kabul edilip ona göre değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken davacının açıkça ihtiyati haciz talebi olmadığı halde talebi aşar nitelikte ve bu talebin ihtiyati haciz niteliğinde olduğu kabul edilip ihtiyati haciz yönünden değerlendirme yapılarak ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Zira ihtiyati haciz İİK'nun 257 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre; "Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklar ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir....
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 389. maddesine göre mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Somut olayda; davacılar vekilinin talebi üzerine ihtiyati tedbir konulması istenen malların evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasında uyuşmazlığın konusunu oluşturmadığı halde tensiple ihtiyati tedbir kararı verilmiş olup davalıların itirazı da yerinde görülmeyerek reddedilmiştir. Yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında uyuşmazlık konusu olmayan evlat edinen...'ya ait taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulması kararı verilemeyeceğinden davalıların ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde talebin reddine karar verilmesi doğru değildir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/09/2014 NUMARASI : 2014/734-2014/734 Davada, davaya konu edilen maddi ve manevi tazminatla iligili olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiş, mahkemece 29.09.2014 tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbir talebi reddedilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, davaya konu edilen maddi ve manevi tazminatla ilgili olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiş, mahkemece; 29.09.2014 tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbir talebi reddedilmiştir. Temyize konu edilen ihtiyati tedbir talebine ilişkin kararın, 6100 sayılı HMK'nun yürürlükte olduğu dönemde ittihaz olunduğu açıktır. HMK'nun 341.maddesi “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.” hükmünü içermektedir....
Ancak ;İlk derece mahkemesince dava değerinin belirli olmaması gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.Dava değeri belirleninceye kadar davanın taraflarının geçici hukuki koruma talep edemeyeceği gerekçesi kabul edilebilir değildir.Ancak ,taşınmazın şirket adına tescili talep edilmediğine göre tapu kaydına ihtiyati tedbir konulması da davanın konusunu teşkil etmediğinden ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi sonucu itibariyle doğrudur.İstinaf nedeni yerinde olmayan davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
Mahkemece, 11/01/2013 tarihli tensip tutanağı ile ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiş davacı vekilinin vekilinin talebi ile 22/01/2013 tarihinde ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmiş, davalılar vekilinin itirazı üzerine 31/01/2013 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesi üzerine davacı kiracı vekili ihtiyati tedbirin kaldırılması ara kararının bozulması için kararı temyiz etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 394.maddesine göre, karşı taraf dinlenmeden verilen ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebilir. Yapılan itiraz üzerine, HMK.nun 394/4 maddesi gereğince, mahkeme tarafından, ilgililer dinlenmek üzere davet edilmeli, gelmedikleri takdirde dosya üzerinden inceleme yapılarak karar verilmelidir. Olayımızda; Mahkeme, ihtiyati tedbir kararı istemini tensip tutanağı düzenlendiği sırada reddetmesine rağmen, davacı vekilinin yeniden talep etmesi üzerine ara kararı ile ihtiyati tedbir kararı vermiştir....