ın borçlulardan aldıkları taşınmazı elden çıkarmaları nedeniyle iptali istenen tasarrufa konu taşınmaz yerine kaim olan 45.000 TL miktar üzerinden teminatla adı geçenlere ait diğer taşınmaz mal ve haklar üzerine İİK.nun 281/2.maddesi uyarınca ihtiyati haciz konulduğu, kararın İzmir 13.İcra Müdürlüğü takip dosyasından infaza konulduğu, borçlu talebi üzerine anılan icra müdürlüğünce verilen 20.02.2014 tarihli kararda ihtiyati haciz kararının asıl icra dosyası dışında başka bir icra dosyasından infaza konmasının hatalı olduğu, İİK.nun 264.maddede yazılı sürede takibe geçilmediğinden haczin düştüğüne karar verdiği, alacaklının bu kararı şikayet konusu yaptığı, icra mahkemesince şikayet kısmen kabul edilerek yukarıda belirtilen ilke ve kurallara uygun olarak ihtiyati haczin İİK 281/2. maddesine göre verildiği için alacaklının İİK.nun 264.maddesi uyarınca takip talebinde bulunmasına gerek olmadığına, ihtiyati haczin geçerli olduğuna karar verildiği, karar gerekçesinde ihtiyati haczin asıl icra...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin olarak Dairemizin 04.10.2011 gün ve 2011/601 Esas 2011/816 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi şikayet edilen vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: -K A R A R- Şikayetçi vekili, istem dışı borçluya ait bir başka icra dosyasındaki alacağının dağıtımına ilişkin olarak düzenlenen sıra cetvelinde şikayet edilene ait ihtiyati haczin kesinleşme tarihinin yanlış hesaplanması nedeniyle şikayet edilene 1. sırada, müvekkiline 2. sırada yer verildiğini, sıra cetvelinin hatalı olduğunu ileri sürerek, iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet edilen vekili, müvekkilinin takip dosyasındaki haczin kesinleşme tarihinin şikayet edilenin haczinden önce olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir....
-K A R A R- Şikayetçi vekili, borçlu tarafından devredilen taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde paranın isabet ettirildiği dosyadan konulan ihtiyati haczin, müvekkilinin alacaklı olduğu dosyadan sonraki tarihi taşıdığını, müvekkili tarafından açılan tasarrufun iptali davasının da şikayet olunan tarafından açılan aynı içerikli davadan daha önce karara bağlandığını ve bu itibarla ihtiyati haczin kesinleşmesinin de şikayet olunandan önceki bir tarihe rastladığını, ihtiyati hacizlerinin ilk kesinleşen haciz olması nedeniyle paranın müvekkiline ödenmesi gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetçinin ... takibinin, müvekkilinin alacaklı olduğu ... takibinden sonra kesinleştiğini, şikayet olunanın tasarrufun iptali davasını, yasaya aykırı biçimde, ... takibi kesinleşmeden açtığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir. ......
satış isteminin hiç yapılmadığı kabul edilebilir ise de satış isteme süresi dolmadan şikayetçinin alacaklı olduğu dosyadan 25.05.2011 tarihinde satış gerçekleşmiş olduğundan haczin ayakta olduğu, iki yıllık satış isteme süresi içinde taşınmaz başka bir dosyadan satılmış ise haczin düşmeyeceği, kesin haciz tarihi 05.01.2013 olmakla menkullerin 14.05.2013 tarihinde satıldığı, haczin ayakta olduğu, sıra cetvelinde ihale bedelinin, alacaklıların takip tarihi ve şekillerinin yazılı olmadığı, ilk kesin haczin şikayetçiye ait olması nedeniyle, sıra cetvelini düzenlemeye ......
Sulh Hukuk ile 2.İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, İ.İ.Y.nın 16. maddesine göre icra muamelesini şikayet istemidir. Davacı, dilekçesinde konya 5. İcra Müdürlüğünce yapılan haczin usul ve hukuka uygun olmadığı gerekçesiyle şikayet yolu ile haczin iptalini talep etmektedir. İ.İ.Y.'nın 16.maddesine göre, icra ve iflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında icra tetkik merciine şikayet olunabilir. Dosya kapsamından, icra hukuk mahkemesince şikayetin ihtiyati haciz kararını veren 2. Sulh Hukuk Mahkemesince incelenmesi gerektiği belirtierek görevsizlik kararı verilmişse de davacının talebinin ihtiyati haciz kararına itiraz olmayıp icra muamelesine şikayet olduğu anlaşılmakla, görevli mahkeme icra hukuk mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Konya 2....
- K A R A R - Şikayetçi vekili, hazırlanan sıra cetvelinde şikayet olunan alacaklının 1. sırada, müvekkilinin ise 2. sırada yer aldığını, şikayet olunanın ihtiyati haczinin kesinleşme tarihine göre işlem yapılması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, müvekkilinin haczinin daha önce olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; sıra cetvelinin İİK'nın 261. maddesine uygun şekilde düzenlendiği gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. Sıra cetveli düzenlenirken, kesin hacizlerin infaz tarihlerine, ihtiyati hacizlerin ise kesinleşme tarihlerine bakılır. Ihtiyati haczin kesinleşmesi için kıymetli evrak'a dayanılarak yapılan takipte 10 günlük ödeme süresinin geçirilmesi gerekir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/06/2021 NUMARASI : 2021/857 ESAS- 2021/804 KARAR DAVA KONUSU : İHTİYATİ HACZİN KALDIRILMASI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 24....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, bilirkişi raporuna göre; kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde ihtiyati haczin 10 günlük ödeme süresinin dolması ile kesin hacze dönüşeceği, 30.10.2015 tarihli ihtiyati haczin 16.11.2015 tarih itibariyle kesin hacze dönüştüğü gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Karar, yasal süresi içerisinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin davalı/borçlu T6 aleyhinde, İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1702 D.İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alarak, İstanbul 13....
Şikayet olunan vekili, müvekkilinin alacaklı olduğu ... dosyasında haczin şikayetçinin haczinden önce kesinleştiğini, düzenlenen sıra cetvelinin kanuna uygun olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama sonunda; şikayetçinin borçlu... hakkında ....07.2011 tarihinde ihtiyati haciz kararı alıp, ....07.2011 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus yolla takibe geçtiği ve sıra cetveline konu taşınmaz üzerine ....09.2011 tarihinde ihtiyati haciz konulduğu, ödeme emrinin 03.02.2012 tarihinde borçluya tebliğ edilip, 08.02.2012 tarihinde takibin ve ihtiyati haczin kesinleştiği, şikayet olunanın takibinin ....06.2011 tarihinde geçildiği, ....07.2011 tarihli haczin kesin haciz olduğu ve sıra cetvelinin ilk kesin haciz sahibinin alacaklı olduğu dosyadan düzenlenmesi gerektiği, şikayetçinin takibinin daha sonra olduğu İİK'nın 268 ve 100. maddeleri uyarınca sıra cetvelinin kanuna uygun olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, şikayet olunana ait dosyada araç kaydına 03.12.2008 tarihinde kayden ihtiyati haciz konulduğu, takibe yetki yönünden itiraz olduğundan ihtiyati haczin kesinleşmediği, bu nedenle satış isteme süresinin başlamadığı, 14.05.2009 tarihinde yetki itirazının reddine karar verildiği, haczin bu tarihte kesinleştiği ve satış isteme süresinin başladığı, 11.05.2011 tarihinde bir yıllık süre geçmeden satış talep edildiğinden haczin düşmediği, şikayetçiye ait dosyada 26.03.2009 tarihinde ihtiyati haciz kararı alındığı, takibe geçildiği ancak tebligat yapılamadığından kati haciz niteliği kazanmadığı, ihtiyati haciz satış tarihi itibariyle kesinleşmediğinden, ilk haciz olamayacağı ve hacze de iştirak edemeyeceği, sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir....