Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2014/4862 takip sayılı dosyası ile sabit olduğu, ihtiyati haciz kararı infaz edilip hacizler yapıldığından, icra takibi aşamasına geçildiğinden, ihtiyati haciz kararına karşı itirazın İcra Mahkemesince incelenmesi gerektiği gerekçesiyle itiraz dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir. Karar, itiraz eden borçlular vekili tarafından temyiz edilmiştir. Talep, İİK 265. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararına itiraza ilişkindir. İİK. 266. maddesi ihtiyati haczin kaldırılması talebiyle ilgili olup, borçlunun ihtiyati haczin kaldırılmasını mahkemece kabul edilecek “rehin veya esham yahut tahvilat depo etmek veya taşınmaz rehin yahut muteber bir banka kefaleti” göstermek şartıyla talep etmesi halinde takip kesinleştikten sonra bu talep hakkında görevli mahkeme icra hukuk mahkemesidir....

    Somut olayda davalı tarafından ihtiyati tedbir kararına karşı Mahkemeye itiraz edilmediği, diğer bir deyişle Mahkemeye itiraz hakkı kullanılmadığı, ihtiyati tedbir verilmesi kararı temyizi kabil kararlardan olmadığı gibi mahkemece, bu nedenle temyiz dilekçesinin reddine ilişkin 30.09.2015 tarihli ara kararın da temyizi kabil olmadığı anlaşılmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkemenin 30.09.2015 tarihli ara kararının temyizi kabil olmadığından davalı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 28.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      Kararı, ihtiyati haciz kararına itiraz eden ... vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ihtiyati haciz kararına itiraz eden ... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, ihtiyati haciz kararına itiraz eden ... vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 26.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Yerel Mahkemece davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, dava konusu taşınmazın 3.kişilere devir ve temlikinin önlenmesi amacıyla tapu kaydına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiş, davalı banka vekilince ihtiyati tedbir kararına itiraz edilmiş ve ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talep edilmiş, mahkemece dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 14/10/2022 tarihli ara kararı ile davalı banka vekilinin ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. Yerel mahkemece ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin ara kararına itiraz üzerine duruşma açılmadan ve taraflar usulüne uygun duruşmaya davet edilmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine ilişkin verilen ara kararı emredici yasa hükümlerine, usul ve yasaya açıkça aykırı olup; ortada HMK 341 maddesi uyarınca istinaf kanun yoluna tabi usul ve yasaya uygun verilmiş bir karar bulunmamaktadır....

        Tasarrufun iptali davaları için İİK'nin 281 inci maddesinin 2 nci fıkrasında öngörülen ihtiyati haciz, HMK'nin 389 ve devamı maddelerinde düzenlenen ve geçici hukuki koruma müessesesi olan ihtiyati tedbirin özel bir türüdür. İİK'nin 258 inci maddesinin 3 üncü fıkrasına göre ihtiyati haciz talebinin reddi halinde alacaklının istinaf kanun yoluna başvurabileceği; aynı Kanunun 265 inci maddesinin 5 inci fıkrası uyarınca da ihtiyati haciz kararına itiraz üzerine verilecek karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulabileceği öngörülmüş; her iki maddede de bölge adliye mahkemesince verilen kararların kesin nitelikte olduğu belirtilmiş; anılan Kanunda ihtiyati haciz kararının kaldırılması, değiştirilmesi ve düzeltilmesi durumunda başvurulacak kanun yolunun ne olduğu gösterilmemiştir....

        Kişilerdeki hak ve alacaklarına devir ve temlikin önlenmesi bakımından teminatsız ihtiyati haciz konulmasını karar verilmesini istemiştir. DAVALILAR İTİRAZININ ÖZETİ: Davalılar vekili itiraz dilekçesinde özetle; davalılar vekili 31/10/2022 tarihli ihtiyati haciz kararına itiraz ederek, kararda dayanılan İİK'nun 281. Maddesinin somut olayda uygulanma imkanı bulunmadığını, İİK'nun 257....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ARA KARAR TARİHİ : 22/06/2022 NUMARASI : 2020/368 Esas İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDEN (DAVACI) : VEKİLLERİ : ALEYHİNE İHTİYATİ TEDBİR İSTENEN - İTİRAZ EDEN (DAVALI) : VEKİLİ : DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbire İtiraz İSTİNAF KARARININ KARAR TARİHİ : 19/07/2022 YAZIM TARİHİ : 19/07/2022 Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 3....

          Davacı vekili İDM'nin 10/11/2022 tarihli davacının teminatın kaldırılması ve değiştirilmesine ilişkin talebinin reddine yönelik ara kararını istinaf etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. 6100 Sayılı HMK'nun 394/1. maddesinde "karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebilir. Aksine karar verilmedikçe, itiraz icrayı durdurmaz."...

          Sonuç itibarıyla kanun koyucu hem yürürlükte olan 391 ve 394. maddelerde hem de 341. maddede açık bir sınırlama getirmiş ve ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yollarını kapatmıştır. Üstelik yukarıda değinilen madde gerekçelerinde de kanun koyucu iradesini vurgulamıştır. Buna rağmen ihtiyati tedbir isteminin reddi ve ihtiyati tedbire itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceğini savunmak, kanun koyucunun iradesine aykırı olacaktır. Yukarıda yapılan açıklamalardan açıkça anlaşıldığı üzere kanun koyucu, ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara kanun yollarının kapalı olmasını öngörmüştür....

          Sonuç itibarıyla kanun koyucu hem yürürlükte olan 391 ve 394’üncü maddelerde hem de istinaf mahkemelerinin faaliyete geçmesi hâlinde yürürlüğe girecek olan 341’inci maddede açık bir sınırlama getirmiş ve ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yollarını kapatmıştır. Üstelik yukarıda değinilen madde gerekçelerinde de kanun koyucu iradesini vurgulamıştır. Buna rağmen ihtiyati tedbir isteminin reddi ve ihtiyati tedbire itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceğini savunmak, kanun koyucunun iradesine aykırı olacaktır. Yukarıda yapılan açıklamalardan açıkça anlaşıldığı üzere kanun koyucu, ihtiyati tedbir isteminin reddi ile ihtiyati tedbir kararına itiraz dışındaki ihtiyati tedbire ilişkin kararlara kanun yollarının kapalı olmasını öngörmüştür....

          UYAP Entegrasyonu