"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati hacze itiraz talebinin incelenmesi sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati haciz kararına itirazın reddine yönelik olarak verilen kararın ihtiyati hacze itiraz edenler vekilince süresi içinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Mahkemece, 05.09.2014 tanzim ve 02.07.2015 vade tarihli 20.000.000,00 TL bedelli bonoya dayalı olarak 310.167,30 TL alacak için %15 teminat karşılığı ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İhtiyati haciz kararına itiraz edenler vekili, müvekkili şirketler tarafından .......
İSTİNAF NEDENLERİ : İhtiyati haciz talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz kararına itiraz madde 265'de itiraz sebeplerinin belirtildiğini, ancak kanun maddesinde belirtilen sebepler dışında ki itiraz sebeplerine dayanan borçluların tüm itirazlarının reddine karar verilmesi gerektiğini, ihtiyati haczin kaldırılması talebine ilişkin başvurunun görevsiz mahkemeye yapıldığını, ihtiyati haciz kaldırılmasını isteyen borçlular tarafından İİK'nın 266. maddesindeki şartların yerine getirilmediğini, iş bu dosyada alınan ihtiyati haciz kararı ile önceki ihtiyati haciz kararındaki konu ve tarafların aynı olduğunu fakat alacak miktarlarının farklı olduğunu, daha önce bono bedelinin tamamının tahsili için alınan ihtiyati haciz kararının bakiye alacağın tahsili için yeniden icra edilmesi mümkün olmadığından ödenmeyen bakiye alacak miktarı için yeni bir ihtiyati haciz kararı alınmasının hukuken uygun olduğunu, bu nedenle istinaf taleplerinin kabulü ile ihtiyati haciz kararına karşı...
İş sayılı kararı onayan Daire’nin 17/10/2016 gün ve 2016/10318-2016/8167 sayılı kararı aleyhinde ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş olmakla, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı vekili tarafından borçlu aleyhine ihtiyati haciz isteminde bulunulmuş, mahkemece bu istemin kabul edilmesi üzerine borçlu vekilince ihtiyati haciz kararına itiraz edilmiş ve mahkemece ihtiyati haciz yönünden mahkemenin yetkisinin bulunmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Bu karar, ihtiyati hacze talep eden (alacaklı) vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 17.10.2016 günlü ilamı ile onanmıştır. İhtiyati haciz kararına itiraz ve temyiz hususunu düzenleyen İİK'nın 265. maddesinin son fıkrasında, ihtiyati haciz kararına itiraz üzerine verilen kararlara karşı temyiz yolunun açık olduğu, ancak temyiz incelemesi sonucu verilen kararın kesin olduğu düzenlenmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 05/05/2015 gün ve 2015/1123-2015/1123 sayılı kararı bozan Daire'nin 17/02/2016 gün ve 2016/1323-2016/1625 sayılı kararı aleyhinde ihtiyati haciz talep eden alacaklı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş olmakla, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü: Alacaklı vekili tarafından borçlu aleyhine ihtiyati haciz isteminde bulunulmuş, mahkemece bu istemin kabul edilmesi üzerine borçlu vekilince ihtiyati haciz kararına itiraz edilmiş ve mahkemece itirazın kabulüne karar verilmiştir. Bu karar, ihtiyati haciz talep eden alacaklı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 17.02.2016 günlü ilamı ile bozulmuştur. İhtiyati haciz kararına itiraz ve temyiz hususunu düzenleyen İİK'nın 265. maddesinin son fıkrasında, ihtiyati haciz kararına itiraz üzerine verilen kararlara karşı temyiz yolunun açık olduğu, ancak temyiz incelemesi sonucu verilen kararın kesin olduğu düzenlenmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 03/03/2016 gün ve 2016/334-2016/355 sayılı kararı onayan Daire’nin 01/11/2016 gün ve 2016/11755-2016/8555 sayılı kararı aleyhinde ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş olmakla, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı vekili tarafından borçlular aleyhine ihtiyati haciz isteminde bulunulmuş, mahkemece bu istemin kabul edilmesi üzerine borçlu ... vekilince ihtiyati haciz kararına itiraz edilmiş ve mahkemece itirazın kabulüne karar verilmiştir. Bu karar, ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 01/11/2016 günlü ilamı ile onanmıştır. İhtiyati haciz kararına itiraz ve temyiz hususunu düzenleyen İİK'nın 265. madddesinin son fıkrasında, ihtiyati haciz kararına itiraz üzerine verilen kararlara karşı temyiz yolunun açık olduğu, ancak temyiz incelemesi sonucu verilen kararın kesin olduğu düzenlenmiştir....
Mahkemece duruşmalı olarak yapılan itiraz incelemesi sonunda; İİK'nın 265. maddesinde ihtiyati haciz kararına itiraz hususu düzenlenmiş olup anılan maddede, borçlunun kendisi dinlenilmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itirazda bulunabileceği belirtilerek itiraz sebepleri sayılanlarla sınırlandırılmış olduğu, somut olayda ise itirazda bulunan borçlu tarafından ileri sürülen ihtiyati haczin dayanağı olan senedin teminat senedi olduğu, ihtiyati haciz kararına konu kredi borcu için değil, başka bir kredi borcunun teminatı olarak alacaklı bankanın başka bir şubesine verildiği, senedin teminat olarak verildiği kredi borcunun kapatılmış olduğu yönündeki itirazların yerinde olup olmadığının belirlenmesi yargılama yapılmasını gerektirip, ihtiyati hacze yapılan itiraz kapsamında incelenmesi mümkün olmadığı, bu durumda, alacaklının ihtiyati haciz isteminin senede dayalı olup, itirazda bulunan borçlunun senet altında imzasının bulunduğu ve alacaklının...
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ihtiyati haciz kararına itiraz eden (borçlu) vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, ihtiyati haciz kararına itiraz eden (borçlu) vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 09/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkeme, işbu celsedeki kısa kararı ile, muteriz/ borçlu vekilinin ihtiyati haciz kararına vaki itirazının kabulü ilee, daha önce verdiği 09/01/2023 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar vermiştir. Bu kısa karar yönünden ayrıca gerekçeli olarak 23/02/2023 tarihli ek karar yazmış, ihtiyati haciz isteyen alacaklı vekili işbu ek kararı süresinde istinaf etmiştir. Talep, çeke dayalı ihtiyati haciz verilmesine ilişkindir. Mahkemece 09/01/2023 tarihli ihtiyati haciz kararı verilmiş, karşı taraf/borçlu işbu ihtiyati haciz kararına mahkemenin yetkisizliği yönünden itiraz etmiş, mahkemece duruşmalı yapılan itiraz davası sonunda söz konusu ihtiyati haciz kararına yapılan itirazın kabulüne dair 23/02/2023 tarihli ek karar verilmiştir....
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ihtiyati haciz kararına itiraz edenler (borçlular) vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, ihtiyati haciz kararına itiraz edenler (borçlular) vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenlerden alınmasına, 02.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Kararı karşı taraf (alacaklı) vekili temyiz etmiştir. İstem, ihtiyati haciz kararına itiraz ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına ilişkin olup, aleyhine ihtiyati haciz istenilen borçlu, İcra ve İflas Kanunu'nun 265. maddesine dayalı olarak, mahkemenin yetkisiz olduğundan bahisle ihtiyati haciz kararına itiraz etmiştir. Mahkemece, yazılı gerekçe ile, borçlunun yetki itirazı yerinde görülerek ihtiyati haciz kararı kaldırılmış ise de, ihtiyati haciz kararına dayanak teşkil eden bonoda borçlunun adresi İstanbul/Şişli sınırları içerisinde kalan ... Sokak, No: ... .... olduğu anlaşılmakta olup, mahkemenin yetkili olduğu gözden kaçırılarak isabetli olmayan yazılı gerekçe ile karar verilmiş olması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....