Vergi Mahkemesinin ... gün ve E:..., K:... sayılı kararının onanmasına 28.3.1996 gününde oybirliği ile karar verildi....
Satış isteyen alacaklı, borçlu, resmî sicilde kayıtlı ilgililer ile sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişilerce yapılan ihalenin feshi talebinde, talepte bulunulurken, ilgili kişilerin muhtemel zararına karşılık olmak üzere ihale bedelinin yüzde beşi oranında teminat gösterilmesi şarttır. Talebin reddine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren bir ay içinde genel hükümlere göre tazminat davasının açılmaması hâlinde hükmedilen para cezasının 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uyarınca tahsili için durum mahkemece tahsil dairesine bildirilir. Tahsil dairesi alınan teminattan, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde para cezasını tahsil etmezse talep hâlinde teminat ilgilisine iade edilir....
İhalenin feshi istemi bir dava değil şikayet olup, ihalenin feshi yargılamasında paraya çevirme işlemlerinin hukuka uygun olup olmadığının denetimi yapılmaktadır. Harçlar Kanunu 1 sayılı tarifenin 2/a maddesine göre şikayette maktu harç alınır. Oysa nisbi karar ve ilamın harç konusu parayla ölçülebilen davalar hakkında uygulama alanı bulmaktadır. 7343 sayılı Kanun öncesinde ihalenin feshi isteminde maktu harç geçerli idi. 7343 sayılı kanunla ihalenin feshini isteyecek kişilerin kategorilerine göre maktu veya nisbi harç yatırması gerektiği kabul edilmiştir. Öte yandan bu harcın yarısının peşin yatırılması gerektiği ihalenin feshi kararı verilmesi halinde başkasına yükletilmeksizin taleple birlikte iade edileceği, ancak ihalenin feshi talebinin reddedilmesi halinde talep ileri sürülürken yarısı yatırılan nisbi harcın iade edilmeyeceği gibi kalan kısmın da tahsil edileceği ifade edilmiştir....
ihalenin feshine karar verildiği görülmüştür....
Satılan (taşınır veya taşınmaz) malın muhammen bedelin altında bir bedelle satılmış olması, yalnız (tek) başına ihalenin feshi sebebi teşkil etmez; yani, geçerli bir ihalenin feshi sebebine (yolsuzluğa) dayanmayan ilgilinin, sadece malın muhammen bedelinin altında satılmış olduğuna dayanarak ihalenin feshini istemekte hukuki yararı yoktur. Fakat, ihalenin feshini isteyen kişi, geçerli bir ihalenin feshi sebebine (yolsuzluğa) dayanmakta ve satılan mal bu nedenle muhammen bedelin altında satılmış ise, ilgilinin o ihalenin feshini istemekte hukuki yararı vardır. Satılan malın muhammen bedelin üstünde bir bedelle satılmış olması hâlinde, ihalenin feshini istemekte kural olarak hukuki yarar yoktur....
Sayılı dosyası üzerinden ihalenin feshi davası açtığını, 28.03.2019 tarih, 2019/19 K....
Şti. aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi başlatıldığı, ipoteğe konu taşınmazın 10/05/2022 tarihinde satıldığı ve ihalenin kesinleşmesi üzerine 18/08/2022 tarihinde sıra cetveli ve derece kararının düzenlendiği, sıra cetveli derece kararında birinci ve ikinci sırada rehinli alacaklar ödendikten sonra kalan paranın üçüncü sıradaki T5 ödenmesine karar verildiği, artan para olmadığından diğer haciz sahiplerine ödeme yapılmasına yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 69. maddesinde, “Her amme idaresi, diğer bir amme idaresi tarafından yapılan hacizlere, amme alacağı bu haciz tarihinden önce tahakkuk etmiş olmak şartıyla, haczedilen mallardan herhangi biri paraya çevrilinceye kadar iştirak edebilir. Hacze iştirak halinde, hacizli malın bedelinden ilk önce haczi yapan dairenin alacağı tahsil olunur....
İhalenin kanunun emredici hükümlerine ve kamu düzenine aykırı olarak yapıldığı durumlarda şikayetçinin, ihalenin feshini istemekte kişisel yararı olduğunu ispat edemese dahi ihalenin feshine karar verilmesi gerekir. Bu hallerde ihalenin feshinde kamunun da yararı bulunmaktadır. İİK'nun 134/2. maddesi, Borçlar Kanunu'nun 226. (TBK 281) maddede düzenlenen hukuka ve ahlaka aykırı yollara başvurularak ihalenin yapılması halinde her ilgilinin ihalenin feshini isteyebileceğini düzenlemektedir. İhaleye fesat karıştırıldığının tespiti durumunda yukarıda belirtilen ilke ve kurallar uyarınca ihalenin, malın tahmini bedelinin üzerinde satılması halinde dahi ihalenin feshi gerekir. Mahkemece, şikayete konu fesat iddiası konusunda şikayetçinin bildirdiği tanıklar dinlenilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla yerinde görülen karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir....
Parsel numaralı taşınmazın 1/2 hissesinin borca teminat gösterildiğinden ve süresinde vergi borcu ödenmediğinden hacizli taşınmazın satışı ile alacağın tahsili yoluna gidildiğini, sonrasında taşınmazla ilgili ihalenin feshi kararı alınarak Nizamettin Papuçcuoğlu varislerinin söz konusu taşınmazı davalı ...'e sattıklarını, ...'in de taşınmazı ...'e devrettiğini, yine devirden sonra taşınmazın ...'e devredildiğini, bu şekilde amme alacağının tahsil imkanının ortadan kaldırıldığını, ancak tüm satış işlemlerinin 6183 Sayılı Yasa gereğince muvazaalı olduğunu beyan ederek dava konusu taşınmazın satışına ait tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar davanın reddini talep etmişlerdir....
Davanın reddine karar verilmesi durumunda ise nisbi karar ve ilam harcına tabi bir dava olsa dahi sadece maktu harç ödenir. ( 1 sayılı Tarife, A.III,2.a.) İhalenin feshi istemi bir dava değil şikayet olup, ihalenin feshi yargılamasında paraya çevirme işlemlerinin hukuka uygun olup olmadığının denetimi yapılmaktadır. Harçlar Kanunu 1 sayılı tarifenin 2/a maddesine göre şikayette maktu harç alınır. Oysa nisbi karar ve ilam harcının konusu parayla ölçülebilen davalar hakkında uygulama alanı bulunmaktadır. 7343 sayılı Kanun öncesinde ihalenin feshi isteminde maktu harç geçerli idi. 7343 sayılı kanunla ihalenin feshi isteyecek kişilerin kategorilerine göre maktu veya nisbi harç yatırması gerektiği kabul edilmiştir....