AŞ. firması tarafından 21.500,00 TL bedelle alındığını, ihale bedelinin tamamının 19/07/2006 tarihinde ihale alıcısı tarafından dosyaya yatırıldığını ancak borçlu tarafından ihaleye karşı ihalenin feshi davası açıldığını, bu nedenle ihalenin kesinleşmediğini, yapılan yargılama sonucunda ihalenin feshi davasının reddine karar verildiğini, bu kararın 01/02/2008 tarihinde kesinleştiğini, kararın kesinleşmesinin üzerine ihale bedelinin icra müdürlüğünce esas dosyasına gönderildiğini, ancak talimat icra müdürlüğünün esas dosyaya gönderdiği ihale bedelinin eksik olduğunu, İİK 134. maddesi gereğince, ihalenin feshi davası süresince icra müdürlüğünce resen yapılması zorunlu olan ihale bedelinin nemasının esas icra müdürlüğüne gönderilmediğini, icra müdürünün nemalandırma işlemi yapmaması nedeniyle müvekkilinin nema bedeli kadar mağdur edildiğini, 21.500 TL ihale bedelinin nemasının hesaplanması ve bu miktarın davalıdan tahsilinin gerektiğini belirterek zararın tazmini isteminde bulunmuştur....
Mahkemelerce görülen ihalenin feshi davaları ihaleye hazırlık ve ihale esnasındaki hukuka aykırılıklar kapsamındadır. İhale bedelinin ödenmemesi nedeniyle ihalenin feshi kararı icra dairesi tarafından verilir. Davacının ihale bedelini eksik ödemesi ve bilahare açılan ihalenin feshi davası aşamalarında da bu bedelin ikmal edilmemiş olmasına rağmen ihalenin feshi davasının ret olunması usul ve yasaya uygundur. Zira icra mahkemelerinin ihalenin feshi davasını incelemesi İİK. 134.Maddesi kapsamındadır. İhale bedelinin ödenmemesi ise İİK. 133.Maddesi kapsamında müdürlük kararıdır. Bu meyanda borçlu tarafından açılmış olan ihalenin feshi davasının ret edilmiş oluşu ile ihalenin kesinleşmesi davacıya eksik ödeme veya İİK. 130 Maddesi dışına çıkarak mühlet dışında ödeme hakkı vermez. Eksik kalan bedel 5.000. TL olup, önemsenmeyecek bir bedel olarak da kabul edilemez. Eksik bedelin ödenmesi süresi İİK. 130. Maddesine göre en fazla 10 gün olup, davacı tarafından bakiye 5.000....
İcra mahkemesi, dava açıldıktan sonra ihale bedeli süresinde yatırılmadığından İcra Müdürlüğü'nce ihalenin feshedildiğinden ihalenin feshi talebinin reddine karar verilmiştir. İİK'nın 133/2. maddesinde, ihaleye katılıp daha sonra ihale bedelini ya-tırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefillerin teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farklar ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacakları hükmü getirilmiştir. İhale bedeli yatırılmadığı için İİK'nın 133. maddesi gereğince satışın düşürülmesine karar verilerek, araç yeniden satışa çıkarılmıştır. Bu durumda anılan madde kapsamına göre davacı iki ihale arasındaki farktan sorumlu olacağından ihalenin feshi davasını açmakta hukuki yarar vardır....
Somut olayda ihale alıcısı 3. kişinin, yapılan ihalenin usulüne uygun olmadığını ileri sürerek ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, ancak asıl takip borçlularına husumetin yöneltilmediği, mahkemece de asıl takip borçluları davaya dahil edilmeksizin, borçluların yokluğunda istemin karara bağlandığı görülmüştür. İhale alıcısı 3. kişi tarafından açılan ihalenin feshi şikayetinde ilgililer alacaklı ve takip borçlusu olup, mahkemece, borçlu tarafa duruşma günü tebliğ edilmeden şikayetle ilgili diyecekleri sorulmadan karar verilmesi hukuka uygun değildir....
de satış ilanının usulune göre tebliğ edilmemiş olup ihalenin feshi gerektiğini, satış ilanına ait tebligatlarda tebliğ tarihi yer almadığını, davalı alacaklı tarafından taşınmazın satışının yasal 1 yıllık süresi geçtikten sonra talep edildiğini, ihale tutanağı incelendiğinde ihale bitiş saatine uyulmadığını, ihalenin bitiş saatinden 15 dk geç bitirildiğini, satış ilanında ihalenin bitiş tarih ve saatinin 07/02/2023 ve 10:35 olduğunu, ancak ihale tutanağında satışın 07/02/2023 tarihinde 10.45'te bitirildiğini, ihale usul ve yasaya aykırı olduğunu, satış ilanında ihaleye çıkarılan taşınmazın vasıfları tam olarak yazılmadığını, ayrıca taşınmaz satışa çıkarılırken İİK 115....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/617 E sayılı dosyası ile ihalenin feshi davası açıldığını, ilgili kararın 21/11/2019 tarihinde kesinleştiğini, İİK'nun 662. Maddesine göre dava açılmasının zamanaşımı sürelerini kestiğini, İİK maddelerinin gerekçe gösterilmesinin hukuka aykırı olduğunu beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İcra dosyası ve tüm dosya kapsamına göre, şikayete konu haczedilen taşınmazın satışına ilişkin ihalenin 18/03/2020 tarihinde yapıldığı, ihalenin feshinin ise İİK'nun 134/7.maddesinde düzenlenen 7 günlük yasal süresi geçtikten sonra 26/03/2020 tarihinde istendiği anlaşıldığından aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Şikayetin (ihalenin feshi talebinin) süre yönünden reddine, İİK.'nun 134/2. maddesi uyarınca işin esasına girilmeden; süre yönünden şikayet reddedilmiş olmakla para cezasına hükmolunmasına yer olmadığına" karar verildiği görülmüştür....
İİK nun 134/2. Maddesinin son cümlesine göre işin esasına girilmemesi halinde para cezasına hükmedilmez. İİK nun 134. Maddesinde belirtilen ve tadadi olarak sayılan ihalenin feshi nedenleri bulunmamaktadır. İhalenin feshi talebinin reddi isabetlidir.İhale bedeli muhammen bedelin üzerinde olmakla işin esasına girilmediğinden para cezasına hükmedilmemesi gerekirken para cezası verilmesi usulsüz olmakla davacının istinaf taleplerinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ihalenin feshi taleplerinin reddine, para cezasına hükmedilmemesine oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Gerekçesi yukarda açıklandığı üzere : 1- Davacının istinaf talebinin HMK nun 353(1)-b/2 maddesi gereğince kabulü ile İstanbul 24....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, ihalenin feshi istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanunu’nda ihalenin feshi nedenleri tek tek belirtilmemiş; yalnızca Türk Borçlar Kanunu'nun 281. maddesinde yazılı nedenlere dayanılabileceği belirtilmiş (İİK m. 134/2), sözü edilen hükümde ise “hukuka veya ahlaka aykırı yollara başvurulması” ihalenin feshi nedeni olarak öngörülmüştür (TBK m. 281). Yargıtay’a göre, satışı yapan icra dairesinin satışın yapılmasını düzenleyen yasa, tüzük veya yönetmelik hükümlerine aykırı hareket etmiş olması halinde icra mahkemesinden ihalenin feshi istenebilir. Ancak takibin kesinleşmesinden sonra borca itiraz nedenleri ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülemez (HGK, 17.02.1999, 1999/82- 86)....
Ayrıca belirtmek gerekir ki Harçlar Kanunu'nun 30.maddesi genel hükümlere göre açılan davalarda uygulanacak bir hüküm olup, ihalenin feshi, niteliği itibariyle dava değil şikayettir. Harç yatırma zorunluluğunun getirilmesi bu niteliği değiştirmez. İİK. 18 maddesi gereğince şikayetlerde basit yargılama usulü uygulanır ve taraflar gelmese bile, hakim gerekli kararı verir. Kaldı ki 7343 sayılı kanunun 27/5. maddesi ile değişik İİK.134/5 maddesinde "İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi talep tarihinden itibaren 20 gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir.Ancak ihalenin feshi talebinin usulden reddi gereken hallerde duruşma yapılmadan da karar verilebilir" şeklindeki düzenleme nedeni ile ihalenin feshi dava dosyasının HMK 150.Madde hükmü gereği işlemden kaldırılması ve sonrasında da davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi kanunen mümkün değildir....