Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2002/3050 sayılı icra dosyasında dava konusu taşınmaza haciz konulduğunu ve taşınmazın satışına karar verildiğini, cebri ihale sonucu da alacağa mahsuben taşınmazın tescil edildiğini, davacının açtığı ihalenin feshi davasında ihalenin feshine karar verilmiş ise de, Yargıtay aşamasında davacının davasından feragat ettiğini, bu nedenle eldeki davanın dinlenmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ihalenin feshi davasını açan ... Kollektif Şirketinin temsilcisi ...'ın şikayeti üzerine ihale feshedilmişken, temyiz aşamasında davasından feragat etmesi nedeniyle ihalenin kesinleştiği ve bu nedenle 4721 sayılı TMK'nun 2. maddesi gereğince davacının eldeki davayı açma hakkının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin karar, Dairece “......

    Yerel mahkemece, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; icra memurunun hatalı işlemi nedeniyle ihalenin feshi ve hizmet kusurundan kaynaklandığı bu nedenle idari yargı yerinde tam yargı davası olarak görülmesi gerektiği kanaatiyle dava dilekçesinin yargı yoluna ilişkin görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu 5. maddesinde; İcra ve İflas Dairesi görevlilerinin kusurlarından doğan tazminat davalarının, ancak idare aleyhine açılabileceği, Devletin, zararın meydana gelmesinde kusuru bulunan görevlilere rücu hakkının saklı olduğu ve bu davalara adliye mahkemelerinde bakılacağı düzenlenmiştir. Mahkeme gerekçesinde de belirtildiği üzere; dava konusu uyuşmazlık, davacıya yapılan gayrimenkul satış ihalesinin, icra müdürünün hatalı işlemi sebebiyle feshinden dolayı uğranılan zararın tazmini istemine yöneliktir. Bu durumda, yasanın açık ve emredici hükmü gereği uyuşmazlığı çözme görevi adli yargıya aittir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlu şirket vekili icra mahkemesine başvurusunda ihalenin feshini talep etmiş, mahkemece; davacı şirket hakkında iflas kararı verildiğinden şirketin tüzel kişiliğinin son bulduğu, dava ehliyetini de yitirdiği gerekçesiyle aktif husumet ehliyeti yokluğundan şikayetin reddine karar verilmiştir. İflasına karar verilen şirket medeni haklardan istifade ve medeni hakları kullanma ehliyetini kaybetmiş olmaz. Sadece İİK'nun 191. maddesi gereğince iflas masasına giren hak ve mallar hakkında tasarruf hakkını kaybeder. Bu mallar için tasarruf yetkisi iflas masasına geçer....

        İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/247 esas 2021/66 karar sayılı ilamı ile taşınmaza 3.550.000 TL değer biçildiği,18.03.2021 tarihinde satış talep edildiği,16.07.2021 tarihinde gazetede satış kararının ilan edildiği,08.09.2021 tarihinde yapılan ihalede taşınmazın 1.791.000 TL bedelle ihale edldiği görülmüştür. Şikayet, medeni usul hukuku anlamında bir dava olmayıp, icra müdürlüğünün işlemine karşı yapılan takip hukukuna özgü bir kanun yoludur. 2004 Sayılı İcra Ve İflas Kanunu takip hukukuna ilişkin esasları düzenlemekte olup bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde Hukuk Muhakemeleri Kanunu takip hukukuna uygun düştüğü müddetçe uygulanır. İhalenin feshi niteliği itibari ile bir dava değil şikayettir. İİK nun 134. Maddesine göre kural olarak ihaleden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinden ihalenin feshi talep edilebilir. İhalenin feshini talep eden şikayetçi şikayet dilekçesindeki talepleri ile bağlıdır....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/04/2022 NUMARASI : 2022/93 ESAS 2022/218 KARAR DAVA KONUSU : İhalenin Feshi (İcra İflas Kanunundan Kaynaklı (İİK M.134) KARAR : Adana 7. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2022/93 Esas 2022/218 Karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine dosya dairemize gönderilmekle dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı ipotekli taşınmaz maliki vekili dava dilekçesinde özetle; Adana 12....

        İcra Hukuk Mahkemesi 2020/545 Esas sayılı dosyadan davacının kıymet takdirine itiraz ederken metrekarenin düşük belirlendiğine yönelik itirazının bulunmadığı, davacı vekiline satış ilanının usulünce e-tebliğ yoluyla 10/07/2021 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen bu tarihten itibaren ihaleye hazırlık işlemi olan bu işleme yönelik süresinde herhangi bir şikayette bulunulmadığından, artık bu hususun ihalenin feshi davasında incelenemeyeceği, ilgililere yapılan tebligatın usulsüzlüğünü ileri sürme hakkının sadece ilgililere ait olup, davacı tarafından bu hususun ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürülemeyeceği, yapılan ihalede kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı anlaşılmakla, davacının istinaf istemleri isabetli görülmemiştir. İlk derece mahkemesinin gerekçesi ve ihalenin feshi istemini red kararı hukuka uygundur....

        İİK 134/son maddesinde ise tapu idaresine tescil için yazı yazılması, ihale tarihinden itibaren şikayet için muayyen müddetin (7 gün) geçmesine veya ihalenin feshi istenilmiş ise şikayeti sonuçlandıran kararın kesinleşmesine bağlı tutulmuştur. Somut olayda, ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde ihalenin feshi davası açılmadığı gibi borçlu tarafından açılan ihalenin feshi davası 31.03.2022 tarihinde kesin olarak süre yönünden reddedilmiş olup ihale kesinleşmiştir. Nitekim taşınmaz 07.02.2022 tarihinde ihale alıcısı adına tescil edilmiştir. Sakarya 1. İcra Hukuk Mahkemesinde açılan ihalenin feshi davası, ihalenin kesinleşmesine ve tahliye emri gönderilmesine engel değildir. İcra müdürlüğünce ihale alıcısının talebi doğrultusunda tahliyeye ilişkin talimat yazılması gerekirken, talebin reddine ve mahkemece şikayetin reddine yönelik karar isabetsizdir....

        ihalenin feshi davasında ileri sürülemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        Alıcı, ihale bedelini ödemediği takdirde, icra müdürünün İİK'nun 133/1. maddesi uyarınca ihale kararını kaldırdıktan sonra en yüksek teklifte bulunan ikinci kişinin de taşınmazı almaya razı olmaması halinde taşınmaz, tamamlayıcı ihale ile hemen artırmaya çıkartılır. Bu süreçte İİK'nun 134. maddesi uyarınca açılan ihalenin feshi davasının sonucunun beklenmesi gerekmez. Zira, yasa koyucunun amacı ihale sürecinin biran evvel sonuçlandırılması olup, İİK'nun 133 ve 134. maddelerine göre ihalenin feshi koşulları ve doğurduğu sonuçlar da farklı olduğundan, ihalenin feshi davası, İİK'nun 133. maddesi gereğince belirtilen prosedürün işletilerek tamamlayıcı ihale yapılmasına engel olmaz....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/02/2023 NUMARASI : 2023/49 ESAS 2023/63 KARAR DAVA KONUSU : İhalenin Feshi (İcra İflas Kanunundan Kaynaklı (İİK M.134) (Alacaklı,Borçlu Tarafından Açılan)) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkili aleyhine Ankara 9. İcra Müdürlüğünün 2014/6791 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, dosya kapsamında müvekkile ait davaya konu taşınmazların Kayseri Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğünün 2021/202 Tal....

        UYAP Entegrasyonu