Kıymet taktiri raporu 27/10/2020 tarihinde ve satış ilanı ise 15/09/2021 tarihinde davacı borçluya tebliğ olmuştur. Davacı borçlu kıymetin belirlenmesi dava etmişse de, kıymet takdirinin tebliğ tarihi olan 27/10/2020 tarihinden itibaren 7 günlük süre içinde kıymet takdirini açmak zorunda olmakla davacı borçlunun açmış olduğu kıymet takdirine itiraz davası bu yönden reddedilmiştir. Diğer dava konusu ihalenin feshi davası yönünden de satışa esas kıymet takdirinin güncel değerinden daha düşük tespit edilmediği, kıymet takdirine ilişkin itirazların ihalenin feshi davasında ileri sürülemeyeceği, icra müdürlüğünce yapılan tüm işlemlerde herhangi bir usulsüzlük görülmediği..." gerekçesi ile "ihalenin feshi davasının ve kıymet takdirine itiraz davasının ayrı ayrı reddine, para cezası takdirine yer olmadığına" karar verilmiştir....
Ayrıca; ihalenin feshi istenen taşınmazlardan İİK'nun ihalenin feshi şikayetine ilişkin usul ve esasları belirten 134. maddesine 24/11/2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa' nın 27. maddesi ile eklenen fıkra ile; "İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir. Ancak ihalenin feshi talebinin usulden reddi gereken hâllerde duruşma yapılmadan da karar verilebilir. İcra mahkemesi; 1. Satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri ile pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler dışında kalan kişilerce talep edilmesi nedeniyle, 2. Satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişiler bakımından feragat nedeniyle, 3....
İİK'nin 134/2. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken Türk Borçlar Kanunu'nun 281. maddesi uyarınca; kanuna veya ahlâka (adaba) aykırı şekilde ihaleye fesat karıştırılmış olması, ihalenin feshi sebebidir. İhalenin amacına ulaşmasını ve malın gerçek değerine satılmasını, ihalenin sağlıklı ve normal şartlarda yapılmasını engelleyici, dürüstlük kuralları ile bağdaşmayan davranışlarda bulunulması ve ihaleye katılıma engel olunması ihaleye fesat niteliğindedir. Taraflar, fesat nedeni olarak ileri sürdükleri maddi vakıaları tanık dahil her türlü kanıtla ispat edebilir....
Satışa hazırlık işlemlerine ilişkin icra mahkemesinin verdiği kararlar kesin olmakla birlikte süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesince kesin olarak verilen bu kararın ihalenin feshi davası sırasında incelenmesi mümkündür. Somut olayda satış ilanının davacıların ve tüm takip borçlularının vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşıldığından satışa hazırlık işlemlerinden en geç satış ilanı tebliğ tarihinde haberdar olduğunun kabulü gerektiği düşünüldüğünde davacının bu aşamada ileri sürdüğü bu hususlar ihalenin feshi sebebi olamaz. Ayrıca İcra takibinin iptali davası açılması ihalenin feshi sebebi olamaz....
verilmesini talep ve dava etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/11/2019 NUMARASI : 2019/391ESAS 2019/461 KARAR DAVA KONUSU : İhalenin Feshi KARAR : Adana 6....
Uygulanmasına Dair Yönetmelik'in 30. ve 35. maddesine uygun olmadığını, kıymet takdir raporunun ve satış ilanının ilgililere tebliğ edilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ihalenin feshine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
, mahkemece ihalenin feshi isteminin zarar unsurunun bulunmaması nedeniyle esasa girilmeden reddine karar verilmesi ve bu nedenle şikayetçi borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmemesi gerekirken, şikayetin esası incelenmek suretiyle ve yazılı şekilde karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olmadığı, ancak anılan bu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığı gerekçesi ile HMK'nın 353/1-b.2. maddesi hükmü gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilerek, “İhalenin feshi isteminin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, şikayetçi borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına,” şeklinde hüküm kurulduğu görülmektedir. 7343 sayılı kanun ile değişik İİK'nın 134. maddesinin 5. fıkrasının 3. bendi uyarınca; icra mahkemesi işin esasına girerek talebin reddine karar verirse ihalenin feshini talep edeni feshi istenen ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkum eder....
bu nedenle de ihalenin feshi gerektiğini belirtmiştir....
İhaleye fesat karıştırıldığının tespiti durumunda, yukarıda belirtilen ilke ve kurallar uyarınca ihalenin, malın tahmini bedelinin üzerinde satılması halinde dahi ihalenin feshi gerekir. Davacı tarafından taşınmazın kıymetine ve kıymet takdirine yönelik şikayette bulunulmadığı, ihaleye fesat karıştırıldığı iddiasının da bulunmadığı ihale bedelinin muhammen bedelin üzerinde olduğu bu nedenle davacı borçlunun ihalenin feshinde hukuki yararı bulunmadığından davanın hukuki yarar yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmesi ve davanın usulden reddine karar verilmesi nedeni ile para cezasına hükmedilmemesi gerektiği halde mahkemece davanın esastan reddine karar verilmesi ve para cezası takdiri yerinde değildir. Bu nedenle istinaf talebinin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....