İİK'da ihalenin feshi davası ihale aşamasındaki usulsüzlüklere yönelik olarak düzenlenmiş olup incelenecek hususlar ihalenin feshi davasının ihaleye hazırlık dönemi ve ihalenin yapılmasındaki usulsüzlükler ve ihaleye fesat karıştırılması konularıyla sınırlı olup takibin esasına yönelik şikayetler iş bu davanın konusunu oluşturmadığından davacının söz konusu ihalenin feshi sebeplerine itibar edilmemiştir. Davacının ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürdüğü iddialardan ikincisi; taşınmazın satış ilanının tüm yurtta yayınlanan bir gazetede ilan edilmemiş olması sebebiyle düşük bedelle ihale edildiğine yöneliktir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun "artırmaya hazırlık tedbirleri" başlıklı 114.maddesinde; "İlanın şekli, artırmanın tarzı, yer ve günü ve gazete ile yapılıp yapılmıyacağı icra memurluğunca alakadarların menfaatlerine en muvafık geleni nazarı dikkate alınarak tayin olunur. (Ek cümle: 17/7/2003- 4949/27 md.)...
tebliğ iddiası yönünden mahkemece yapılan değerlendirme sonunda ihalenin feshini gerektirir bir sebep bulunmadığı sonucuna ulaşılmasında ve davacının davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
ile Yargıtayda görülmekte olan ihalenin feshi talepleri hakkında uygulanmaz....
kişinin ileri sürmesi halinde dikkate alınabileceği, davacı tarafça ilgililere tebliğ yapılmamasının ihalenin feshi nedeni yapılmayacağı, kıymet takdiri raporunun davacıya tebliğ edilmediği ileri sürülmüş ise de, takip dosyasına borçlu vekili Av.Ahmet Çetindağ ve Av....
istinaf başvurusunun esastan kısmen kabulüne ve İlk Derece Mahkemesinin hükmünün kaldırılmasına, ihalenin feshi isteminin hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir....
Ancak her ihalenin feshi isteminin bu gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru değildir. Örneğin, borçluya kıymet takdiri tebliğ edilmemiş veya borçlunun ihaleden önce süresi içinde usulüne uygun olarak sulh hukuk mahkemesinde kıymet takdirine itiraz etmiş olması şartı ile malın tahmini değerinin düşük olduğu sebebiyle ihalenin feshi talep edilmiş ise, ihale bedelinin, tahmini bedelden yüksek bulunması, tek başına şikayetçinin ihale dolayısı ile zarara uğramadığını göstermeye yeterli değildir. İhalenin, kanunun emredici hükümlerine ve kamu düzenine aykırı olarak yapıldığı durumlarda, şikayetçinin, ihalenin feshini istemekte kişisel yararı olduğunu ispat edemese dahi, ihalenin feshine karar verilmesi gerekir. Bu hallerde ihalenin feshinde kamunun da yararı bulunmaktadır. İİK'nun 134/2. maddesi, Borçlar Kanunu'nun 226. (TBK 281) maddesinde düzenlenen hukuka ve ahlaka aykırı yollara başvurularak ihalenin yapılması halinde, her ilgilinin ihalenin feshini isteyebileceğini düzenlemektedir....
Ancak takibin kesinleşmesinden sonra borca itiraz nedenleri ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülemez (HGK, 17.02.1999, 1999/82- 86). Öğreti ve uygulamaya göre, ihalenin feshi nedenleri; a) ihaleye fesat karıştırılmış olması, b) artırmaya hazırlık aşamasındaki hata yapılması, c) ihalenin yapılması sırasındaki hata yapılması ve d) alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması şeklinde sıralanabilir (HGK, 6.7.2011, E. 2011/12- 108, K. 2011/505). İhalenin amacına ulaşmasını ve malın gerçek değerine satılmasını, ihalenin sağlıklı ve normal koşullarda yapılmasını engelleyici, dürüstlük kuralları ile bağdaşmayan davranışlarda bulunulması ve ihaleye katılıma engel olunması ihaleye fesat niteliğindedir. Taraflar fesat nedeni olarak ileri sürdükleri maddi olguları, tanık dahil her türlü kanıtla ispat edebilir (12. HD, 22/10/2020, E. 2020/4546, K. 2020/9006)....
Davalı T3 vekili cevap dilekçesinde özetle, ihalenin tamamen yasaya uygun olarak yapıldığını, davacı tarafından ileri sürülen fesih sebeplerinin mesnetsiz olduğunu, davacının iddiası ihalenin feshi için geçerli bir gerekçe olmadığı gibi, gerçek de olmadığını, ihalenin feshini gerektiren hiçbir sebep bulunmadığını belirterek, davanın reddi ile ihale bedelinin %10'u oranında para cezasına hükmedilmesini istemiştir. Diğer davalılara duruşma gününü bildirir açıklamalı davetiyelerin tebliğine rağmen, davaya cevap vermemişlerdir....
Yargıtay’a göre, satışı yapan icra dairesinin satışın yapılmasını düzenleyen yasa, tüzük veya yönetmelik hükümlerine aykırı hareket etmiş olması halinde icra mahkemesinden ihalenin feshi istenebilir. Ancak takibin kesinleşmesinden sonra borca itiraz nedenleri ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülemez (HGK, 17.02.1999, 1999/82- 86). Öğreti ve uygulamaya göre, ihalenin feshi nedenleri; a) ihaleye fesat karıştırılmış olması, b) artırmaya hazırlık aşamasındaki hata yapılması, c) ihalenin yapılması sırasındaki hata yapılması ve d) alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması şeklinde sıralanabilir (HGK, 6.7.2011, E. 2011/12- 108, K. 2011/505). İhalenin amacına ulaşmasını ve malın gerçek değerine satılmasını, ihalenin sağlıklı ve normal koşullarda yapılmasını engelleyici, dürüstlük kuralları ile bağdaşmayan davranışlarda bulunulması ve ihaleye katılıma engel olunması ihaleye fesat niteliğindedir....
İİK'nun 134/2. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken Türk Borçlar Kanunu'nun 281. maddesi uyarınca kanuna veya ahlâka (adaba) aykırı şekilde ihaleye fesat karıştırılmış olması ihalenin feshi sebebidir. İhalenin amacına ulaşmasını ve malın gerçek değerine satılmasını, ihalenin sağlıklı ve normal şartlarda yapılmasını engelleyici, dürüstlük kuralları ile bağdaşmayan davranışlarda bulunulması ve ihaleye katılıma engel olunması ihaleye fesat niteliğindedir. Taraflar fesat nedeni olarak ileri sürdükleri maddi vakıaları tanık dahil her türlü kanıtla ıspat edebilirler. İİK'nun 114/2. maddesi gereğince satışın ulusal bir gazetede ilan edilmesi halinde ilan yapılan gazetenin satış talep tarihinde tirajının 50.000 üzerinde olması zorunludur. O halde, mahkemece, ilan yapılan gazetenin tiraj durumunun araştırılmadan ve fesat iddiası tartışılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....