TL olarak ve 456 ada 10 parselin davacı şirketin 3/4 oranındaki hisse değeri 111.130,50 TL olarak tespit edildiğini, her iki taşınmaz da ihaleye konu olduğunu, 456 ada 17 parselde kayıtlı olan taşımaz 19.08.2019 tarihinde banka alacağına mahsuben satıldığını, ihale ve satış kesinleştiğini, 456 ada 10 parselde kayıtlı tarla taşınmaz davalının kasıtlı hareketi ve kusuru ile 19.08.2019 tarihinde yapılan açık arttırma ile tamamen farklı üçüncü kişiye 110.100,00 TL bedelle ihale olduğunu, davacı yanca ihalenin feshi davası açıldığını, dosyanın istinaf aşamasında olduğunu, davalı yan 27.02.2020 tarihli ihtarnamesinde geri alım süresi boyunca yapılmış ve banka tarafından ödenmiş olan 1.381.172 TL 10 iş günü içerisinde ödenmesini, aksi takdirde imzalanmış geri alım sözleşmenin tek taraflı olarak feshedileceğini ihtar ettiğini, davalı bankanın da tarafı olduğu geri alım hakkı sözleşmesindeki yüklendiği edimleri eksik olarak yerine getirdiğini, kendi edimini sözleşmede kararlaştırılan şekilde tam...
Zarar unsurunun gerçekleşmemesi halinde şikayetçinin ihalenin feshini istemesinde hukuki yararı bulunmayıp, icra mahkemesince, yapılacak ilk inceleme sonucunda, ihalenin feshini isteyen kişinin ihalenin feshedilmesinde hukuki yararı bulunmadığı kanısına varılırsa ihalenin feshi talebi esasa girilmeden usulden reddedilmelidir. Bu sayede cebri artırmalara katılım artacak ve buna bağlı olarak da malın gerçek değerinde ihale edilmesi sağlanacaktır. (ARSLAN Ramazan; (1984), İcra – İflas Hukukunda İhale ve İhalenin Feshi, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara)....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.12.2022 tarih ve 2021/345 E. - 2022/1820 K. sayılı kararında da işaret edildiği gibi; ihalenin feshi istemleri, şikayet niteliğinde olup şikâyet hakkının kullanılabilmesi için şikâyet ehliyetinin yanında diğer bir koşul şikâyeti ileri sürmek isteyen kişinin şikâyette hukuki yararının bulunmasıdır. İİK’nın 134. maddesinin 11. fıkrasında ihalenin feshi isteminde bulunanın fesihte hukuki yararı bulunması gerektiği açıkça hükme bağlanmıştır. Bu madde uyarınca ihalenin feshini isteyebilecek kişilerin, somut bir olayda ihalenin feshini isteyebilmesi için ihalenin feshedilmesinde hukuki yararının (menfaatinin) bulunması şarttır. Bir başka ifadeyle ihalenin feshini isteyen kişinin, somut bir ihalenin feshi sebebine dayanması ve bu yolsuzluk nedeniyle menfaatinin ihlâl edilmiş olması gerekir....
sayılı dosyasında 09/05/2019 tarihinde yapılan ihalelerin feshi istemine ilişkindir. Takip dosyasının incelenmesinde; İstanbul 36. İcra Müdürlüğü'nün 2016/37397 Esas sayılı takip dosyası üzerinden davalı-alacaklı tarafından davacı-borçlu hakkında icra takibi başlatıldığı, davaya konu taşınmazların kıymet takdirinin icra dairesince belirlendiği, 09/05/2019 tarihinde yapılan ihalelerle davalı alacaklıya alacağa mahsuben ihale edildiği görülmüştür. İİK.'nın 134. maddesinde ihalenin fesih nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmemiştir. Sadece (ihalenin Borçlar Kanununun 226. maddesinde yazılı), (satış ilanının tebliğ edilmemiş olması), (satılan malın esaslı niteliklerindeki hata) ve (ihaledeki fesat) nedeniyle ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir....
Davacı, 28/11/2021 tarihinde ihalenin feshini talep etmiş olup, şikayet tarihinde dava açma hakkı olmayanlara para cezası verilmesine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. 7343 sayılı Yasa'nın geçici 18/son maddesinde "134. maddede bu maddeyi ihdas eden kanun ile yapılan değişiklikler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte ilk derece Mahkemeleri ve Bölge Adliye Mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan ihalenin feshi talepleri hakkında uygulanmaz. Ancak ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkumiyete ilişkin hüküm görülmekte olan ihalenin feshi talepleri hakkında da uygulanır." düzenlemesi yer almaktadır. Ancak, şikayet tarihinde dava açma hakkı olmayanlarla ilgili para cezasına ilişkin bir düzenleme bulunmadığından, şikayetçi aleyhine olan para cezasına ilişkin hükmün davacı/şikayetçi hakkında uygulanması hakkaniyete aykırı ve hak ihlali niteliğinde olacağından, mahkemenin para cezasına ilişkin verdiği hüküm de isabetlidir....
İİK’nun 134. maddesi pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak eden kişileri ihalenin feshi isteyecek kişiler arasında saymakla birlikte bu kişiler ihalenin feshi isteminde bulunabilmesinin diğer ihalenin feshini isteyecek ilgililere göre daha ağır şartlara tabii tutmuş ihalenin feshi talebinin ihale bedeli üzerinde nisbi harca tabi olduğunu ve ayrıca ihale bedeli üzerinden %5 oranında teminat göstermesinin şart olduğu hükme bağlanmıştır....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.12.2022 tarih ve 2021/345 E.-2022/1820 K. sayılı kararında da işaret edildiği gibi; ihalenin feshi istemleri, şikayet niteliğinde olup şikâyet hakkının kullanılabilmesi için şikâyet ehliyetinin yanında diğer bir koşul şikâyeti ileri sürmek isteyen kişinin şikâyette hukuki yararının bulunmasıdır. İİK’nın 134. maddesinin 11. fıkrasında ihalenin feshi isteminde bulunanın fesihte hukuki yararı bulunması gerektiği açıkça hükme bağlanmıştır. Bu madde uyarınca ihalenin feshini isteyebilecek kişilerin, somut bir olayda ihalenin feshini isteyebilmesi için ihalenin feshedilmesinde hukuki yararının (menfaatinin) bulunması şarttır. Bir başka ifadeyle ihalenin feshini isteyen kişinin, somut bir ihalenin feshi sebebine dayanması ve bu yolsuzluk nedeniyle menfaatinin ihlâl edilmiş olması gerekir....
Dava İİK'nun 134.maddesi gereğince açılmış ihalenin feshi davasıdır. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, İİK'nun 126/2....
İcra Hukuk Mahkemesi' nin 2021/286 Esas 2021/613 Karar sayılı dosyası ile itiraz edildiği, ihalenin feshi gerekçesi olarak taşınmazın kıymetine yönelik iddiaların değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmış olup icra dairesi keşif tarihi itibari ile taşınmazın muhammen bedelinin tespiti amacı ile keşif icra edildiği, satışın süresinde istendiği, ihalenin kıymet takdirinden itibaren iki yıl içerisinde yapıldığı, satış ilanlarının ve açık artırmanın yasaya uygun olduğu, ihalenin muhammen bedelin üzerinde gerçekleştiği, davacı tarafça ileri sürülen kıymet takdirine yönelik itirazın yerinde olmadığı, bu haliyle ihalenin feshini gerektirir bir sebep bulunmadığı anlaşıldığından ihalenin feshi talebinin reddine, davacının ihale bedelinin takdiren %5' i üzerinden hesaplanan 46.000,00- TL para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir....
Mahkemesince verilen 27.09.2012 gün ve ... sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Davacı, dava dilekçesinde metal saç imalâtçısı olan davalının davacı şirkete satmış olduğu saçların boyama işlemi sırasında hata vermiş olması nedeni ile kusurlu-ayıplı mal satışından kaynaklanan satış akdinin feshi ile satış bedelinin iadesini talep etmiştir. Mahkemece kararın gerekçe kısmında işlemin satış olduğu kabul edildiği gibi yanlar arasındaki hukuki ilişkinin alım-satım akdî olduğu vasıflandırılmıştır. Yargıtay Kanunu’nun değişik 14. maddesinde temyiz incelemesini yapmakla görevli dairenin belirlenmesinde mahkemenin vasıflandırmasının dikkate alınacağı hükmü getirilmiştir....