Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kayıt kabul davası, alacağı kısmen veya tamamen red edilen alacaklı tarafından iflas idaresine karşı açılır. Davada husumet iflas masasına yöneltilmelidir. İflas masasının temsilcisi adi tasfiyede iflas idaresi, basit tasfiyede ise iflas dairesidir. Sadece alacak belgesinin bulunması, alacağın gerçek varlığı yönünde yeterli olmayıp alacaklı-borçlu arasındaki temel ilişkinin ele alınarak sair belge ve bilgilerle gerçek alacağın tespit edilmesi gerekmektedir. İspat yükü kural olarak masaya kaydı gereken alacağı olduğunu iddia eden davacı alacaklı üzerindedir. Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının ücret alacaklarına ilişkin iflas masasına yaptığı ilk başvuru, iflas dairesi tarafından kabul edilmiştir. Davacının iş akdinin sona ermesinden sonra dava konusu alacağın masaya kaydedilmesi talebi ile iflas müdürlüğüne başvurduğu, iflas müdürlüğü tarafından davacının kayıt kabul talebinin kısmen kabulüne karar verildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır....

    Kayıt kabul davası, alacağı kısmen veya tamamen red edilen alacaklı tarafından iflas idaresine karşı açılır. Davada husumet iflas masasına yöneltilmelidir. İflas masasının temsilcisi adi tasfiyede iflas idaresi, basit tasfiyede ise iflas dairesidir. Sadece alacak belgesinin bulunması, alacağın gerçek varlığı yönünde yeterli olmayıp alacaklı-borçlu arasındaki temel ilişkinin ele alınarak sair belge ve bilgilerle gerçek alacağın tespit edilmesi gerekmektedir. İspat yükü kural olarak masaya kaydı gereken alacağı olduğunu iddia eden davacı alacaklı üzerindedir. Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının ücret alacaklarına ilişkin iflas masasına yaptığı ilk başvuru, iflas dairesi tarafından kabul edilmiştir. Davacının iş akdinin sona ermesinden sonra dava konusu alacağın masaya kaydedilmesi talebi ile iflas müdürlüğüne başvurduğu, iflas müdürlüğü tarafından davacının kayıt kabul talebinin kısmen kabulüne karar verildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır....

      Dava, müflise ait malların yediemin olarak davacıya bırakılmasından kaynaklanan yedieminlik ücretinin tahsili istemine ilişkin olup, talep edilen yedieminlik ücretinin iflas tarihinden sonra doğan bir alacak olduğu konusunda bir uyuşmazlık bulunmasa da, masa borcu olup olmadığı yönündeki inceleme, alacağın dayandığı hukuksal ilişkiye göre genel hükümler doğrultusunda iflas masası aleyhine açılan davada genel mahkemelerce tespit edilecektir. Böyle bir davada, davacı, masa alacaklısı olduğunu iddia eden alacaklı, davalı ise iflas idaresidir. Dava sonunda verilen ve uyuşmazlık konusu alacağı masa borcu olarak kabul eden karar, bütün iflas alacaklılarını bağlar. Masa mevcudunun iflas masrafları ve masa borçlarını karşılayamadığı durumlarda bu masraf ve borçlar iflas alacaklıları arasında taksim edilemez....

        Kayıt kabul davası, alacağı kısmen veya tamamen red edilen alacaklı tarafından iflas idaresine karşı açılır. Davada husumet iflas masasına yöneltilmelidir. İflas masasının temsilcisi adi tasfiyede iflas idaresi, basit tasfiyede ise iflas dairesidir. Sadece alacak belgesinin bulunması, alacağın gerçek varlığı yönünde yeterli olmayıp alacaklı-borçlu arasındaki temel ilişkinin ele alınarak sair belge ve bilgilerle gerçek alacağın tespit edilmesi gerekmektedir. İspat yükü kural olarak masaya kaydı gereken alacağı olduğunu iddia eden davacı alacaklı üzerindedir. Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının ücret alacaklarına ilişkin iflas masasına yaptığı ilk başvuru, iflas dairesi tarafından kabul edilmiştir. Davacının iş akdinin sona ermesinden sonra dava konusu alacağın masaya kaydedilmesi talebi ile iflas müdürlüğüne başvurduğu, iflas müdürlüğü tarafından davacının kayıt kabul talebinin kısmen kabulüne karar verildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır....

          Alacak, iflastan sonra doğmuş ve masa borcu da değilse, sırasına ve esasına itiraz edilebilecek, İİK'nin 235 maddesine dayalı kayıt kabul istemine konu olabilecek müflis borçlarından olmayıp, iflastan sonra doğan ve müflisin genel hükümlere göre sorumlu olduğu ve iflas masasının dağıttığı iflas (garame) hissesi oranında değil, tasfiyede bakiye kalırsa alacaklıya ödenecek olan bir alacak niteliğindedir İflas tarihinden sonra doğan böyle bir alacağın varlığı ve miktarı konusunda bir uyuşmazlık bulunmasa bile, inceleme, şikayet yolu ile icra mahkemesine değil, alacağın dayandığı hukuksal ilişkiye göre genel hükümler doğrultusunda iflas masası aleyhine açılan davada genel mahkemelerce tespit edilecektir. Böyle bir davada, davacı, davalı müflisten alacaklı olduğunu iddia eden alacaklı olup, davalı ise iflas idaresidir, iflastan sonra oluşan alacağın masaya kaydı istenemez tasfiyede bakiye kalırsa nazara alınır....

            İNCELEME VE GEREKÇE : Dava ; hukuki niteliği itibariyle müflis masasına kaydedilen alacağın terkinine ilişkindir. Müflis ------ sayılı dosyası ile ------verildiği,---- kararının kesinleştiği, tasfiyenin -----sayılı dosyasından yürütüldüğü, ------- seçildiği ve münferiden yetkilerinin bulunduğu, davacının alacağın sıra cetveline yazılması bakımından iflas idaresine başvurduğu, alacağının kabul edildiği, düzenlenen sıra cetveli davacı vekiline ---- tebliğ olunmuş, ayrıca ------- ayrı ayrı ilan yapıldığı dosyadan anlaşılmıştır. Davanın, İİK'nun 223/3 ve 235 maddesi hükümlerine göre süresinde açıldığının belirlenmesiyle davacının alacağıyla ilgili deliller toplanıp müflis defterleri de incelenmek suretiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır....

              Engelsiz Yaşam Bakım Rehabilitasyon Ve Aile Danışma Merkezi'ne hitaben yazılan 01.02.2018 tarihli yazıda KHK ile kapatılan ve hazineye devredilen lehtara ait prim ve gecikme zammı borcunun 21.375,16-TL olduğu belirtildiğinden bu tutar kadar alacağın iflas masasına kaydının yapılmış olduğu da gözetilerek, davacı idarenin masaya kaydedilen dışında bakiye kamu alacağı tespit edilemediğinden davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisi yoluna gidilmiştir....

                - K A R A R - Davacılar vekili müvekkillerinin iflas yolu ile yaptıkları takiplerin kesinleştiğini ve iflas davasının davacısı olduklarını, iflas idaresine yaptıkları başvuru sonucunda iflas davasına ait giderler ile vekalet ücretlerinin masa alacağı olarak ödendiğini ne var ki, iflas yolu ile giriştikleri takipler nedeniyle oluşan gider ve vekalet ücreti alacaklarının masa borcu olmadığı gerekçesiyle ödenmediğini ileri sürerek iflas idaresi kararının kaldırılmasına ve alacaklarının masa alacağı olarak ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İcra Mahkemesi'nce sıra cetvelindeki sıraya yönelik bir iddianın bulunmadığı, uyuşmazlığın bir alacağın masa alacağı olup olmadığı noktasında toplandığı gerekçesiyle ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 7 nci maddesi uyarınca görevsizlik kararı verilmiş; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  (III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, SABİT GÖRÜLEN VAKIALAR, ÇIKARILAN SONUÇ VE HUKUKÎ SEBEPLER: Dava, ilama bağlı alacağın alacağının iflas masasına kayıt ve kabulü istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, Davacının iflas tarihi itibariyle ilama bağlı alacağının ve ilamın icra takibine konu edilmesi ile oluşan alacak kalemlerinden dolayı alacağı bulunup bulunmadığı, konularından ibarettir. İflas masasının bu safi (net) mevcudu (masaya giren mal, alacak ve haklar), "alacakların ödenmesine tahsis olunur" (İİK m.184,I,c.1). Buradaki "alacaklar" teriminden maksat, aslında yalnız "iflas alacaklarıdır." İflas alacağı, iflas açıldığı anda müflise karşı hukuken mevcut olan alacaklar yani müflisin iflasın açıldığı andaki borçları olup, iflas masasından istenebilirken (masaya yazdırılabilirken), müflisin iflas açılmasından sonra doğan alacakları, iflas alacağı olmadığından, iflas masasından talep edilemez....

                    İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava dilekçesindeki hususları tekrar ederek, mahkemece yapılan masa alacağı değerlendirmesinin hukuka aykırı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacının alacağı iflas tarihinde doğmuşsa davacının talebinin iflas masasına kaydolabilen alacaklardan olmadığından masa alacağı niteliğinde sayılmaması gerektiğini, mevcut alacağın iflastan önce yahut sonra doğmasının önemli olmayıp davalının iddia ettiği ve mahkemenin de kabul ettiği gibi müvekkili müflisin iflas masasına girmeyen malvarlığı da bulunmadığını, bu kapsamda davalının müvekkili aleyhine icra takibinin gerek İİK.193 maddesine gerekse de iflas masasına girmeyen malvarlığına karşı başlattığı iddiasının hukuka aykırı olduğunu, kaldı ki müvekkili firmanın iflas masasına girmeyen herhangi bir malvarlığı bulunmamakla birlikte tasfiye işlemlerinin henüz devam ettiğini, mahkemece ilgili mevzuatın ve davalının iddiasının...

                    UYAP Entegrasyonu