nın 71/son ve 33/a maddeleri gereğince davacı borçlu T1 yönünden İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA, karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; İİK'nın 170/b maddesinin göndermesi ile aynı Kanun'un 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının oluşması nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir. Takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan, olayda bononun tanzim tarihi itibariyle uygulanması gereken 6762 Sayılı TTK'nun 661.(690 göndermesiyle) maddesi gereğince bonoyu düzenleyen keşideciye karşı başlatılacak takiplerde zamanaşımı süresi, vadeden itibaren 3 yıldır....
İcra Müdürlüğünün 2006/3201 Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde icranın geri bırakılmasına yönünde aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Davanın KABULÜ İLE davacı borçlu aleyhine İstanbul Anadolu 24. İcra Müdürlüğünün 2006/3201 Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA" karar verildiği görülmüştür....
İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır. İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal, veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re’sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir." hükmü yer almaktadır. Somut olayda, davacı borçlu, alacaklının ödeme yapılacağından haberdar olduğunu belirterek harç masraf ve vekalet ücreti alacağı yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş, icra mahkemesince bilirkişi incelemesi yaptırılarak bakiye 28.802,20 TL asıl alacak yönünden takibin devamına karar verilmiştir. Davacı borçlu kurum tarafından yapılan borç ödemelerinin takip tarihinden sonra yapıldığı sabittir....
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda İzah Edildiği Üzere; 1- HMK'nun 355 ve 353/1- b-2 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, hüküm kurulması yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden, 2- Davacının zamanaşımı itirazının KABULÜ ile, Bursa 9.İcra Müdürlüğünün 2013/10690 Esas sayılı dosyasında yürütülen takipte davacı borçlu açısından zamanaşımı sebebiyle İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA, 3- Davalı tarafın yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun REDDİNE, İlk Derece Mahkemesi Yargılaması Yönünden; 4- Alınması gerekli 59,30 TL harçtan, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, 5- Davacı tarafça sarf edilen 87,20- TL harç ve 33,00- TL posta masrafı olmak üzere toplam 120,20- TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6- Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T'ne göre belirlenen 1.360 TL maktu vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, 7- HMK. 121...
llK.nun 40/f-ll maddesinde düzenlenen icranın iadesi prosedürü bir ilama dayanılarak takip borçlusundan alınıp takip alacaklısına ödenen tutarın takip dayanağı ilamın bozulması ve takip konusu alacağın haksızlığının daha sonra kurulup kesinleşen bir hükümle saptanması halinde ayrıca hükme hacet kalmaksızın takip alacaklısından icra dairesi marifetiyle ve gereğinde cebri icra yoluyla geri alınıp takip borçlusuna iadesini temine matuf bir takip hukuku yöntemidir. Bu prosedür dairesinde takip alacaklısından geri alınabilecek meblağ evvelce kendisine icra dairesince ödenen meblağdan ibaret olup takip borçlusunun takip nedeniyle ödediği paradan uzun bir süre yoksun kalmasından doğan zararın da geri alınmasını icra dairesinden istemesi ve böyle bir talebin icra müdürlüğünce yerine getirilmesi mümkün değildir. Davamızda da davacı takip borçlusunun takibi nedeniyle ödediği paradan bir süre yoksun kaldığı zarar için söz konusu davayı açmış bulunmaktadır....
Davalı ... vekili, bankanın güvenlik, temizlik ve ulaşım işlerinin ve denetiminin bir bütün halinde hizmet satın alınan firma tarafından yapıldığını, ortada bir muvazaa veya alt işveren-üst işveren ilişkisi bulunmadığını, keza alt işveren-üst işveren ilişkisi olması varsayımında dahi müvekkil bankanın taraf sıfatı bulunmadığını; ayrıca davacıyı işe alan, iş sözleşmesini imzalayan, ücretini, sosyal haklarını, primlerini ödeyen, denetleyen ve fesih bildirmini yapan şirketin davalı B...şirketi olduğunu beyanla usule, kanuna ve hukuka aykırı olan mahkeme kararının temyizen incelenerek bozulmasına ve Yargıtay incelemesi süresince icranin geri birakilmasina karar verilmesini talep etmiştir. Davalı B.......
Bu durumda anılan süreç tamamlanmadan icranın geri bırakılması kararı ile birlikte hacizlerin de kaldırılmasına karar verilemez. (Yargıtay 12 Hukuk Diresi 2014/23064 Esas - 2014/30824 Karar ) Somut olayda, örnek 10 ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği ve takibin kesinleştiği, takibin kesinleşmesinden sonra alacaklı vekilinin en son 27/02/2012 tarihinde satış talebinde bulunduğu ve zamanaşımının kesilmiş olduğu, bu tarihten dosyanın yenilenme tarihi olan 14/11/2019 tarihine kadar dosyanın işlemsiz bırakıldığı ve yeniden başlayan 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken takibin geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsizdir. Öte yandan, yukarıda anılan Yargıtay kararı gereğince, haciz zamanaşımı süresi dolduktan sonra konulmuş olsa bile icranın geri bırakılması kararı ile birlikte hacizlerin kaldırılmasına karar verilemez....
İcra Müdürlüğünün 2012/1677 Eski Esas) müvekkilinin murisi Hasan Koç ve dava dışı Gülizar Koç aleyhine icra takibi başlatıldığını, takip sonrasında borçlunun mirasçıları tarafından Trabzon İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/147 Esas ve 2016/392 Esas sayılı dava dosyalarından icranın itfa sebebiyle geri bırakılması istemli davalar açıldığını, bu davalar sonucunda mahkemece takibe konu alacağın tamamıyla ödendiği belirtilerek bahsi geçen davaları açan davacılar yönünden icranın geri bırakılması kararı verildiğini, müvekkilinin bu davalardan haberdar olmadığı gibi bu davalarda da taraf olmadığını, davalı alacaklının bu davalardan haberdar olmasına ve takibe konu alacağın tahsil edilmesine rağmen takibi müvekkili aleyhine devam ettirip müvekkiline ait taşınmazın satışını talep ettiğini ileri sürerek Trabzon İcra Müdürlüğünün 2015/33207 Esas sayılı dava dosyasında müvekkili hakkında yürütülen takip nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/572 Esas 2019/643 Karar sayılı kararının HMK'nun 353- (1)-b-2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 3- Davanın KABULÜNE ve İİK'nun 71/2 ve 33/a maddeleri gereğince davacı yönünden İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA, 4- İlk derece yargılaması bakımından a-)Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 44,40 TL'nin mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA, b-)Davacı tarafından yapılan 64,80 TL harç, 27,15 TL tebligat giderinden oluşan toplam 91,95 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, c-)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'ne göre belirlenen 1.360,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekili ile temsil ettiren davacıya VERİLMESİNE, 5- İstinaf aşaması bakımından a-Alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL nin mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA, b- Davacı tarafından...
Mahkemece şikayetin kabulü ile İİK'nun 71/son maddesinin göndermesiyle aynı Kanun'un 33/a maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken şikayetin reddine karar verilmesi hukuka aykırıdır. Yukarıda belirtilen nedenlerle; ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu ancak söz konusu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile HMK'nın 353/1- b.2. bendi gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına "Şikayetin kabulü ile Osmaniye 1. İcra Dairesinin 2005/2690 esas sayılı dosyasında davacı borçlu hakkında İİK'nun 71/2 ve 33/a maddeleri uyarınca icranın geri bırakılmasına" dair aşağıdaki hüküm hukuka uygun bulunmuştur....