İcra Müdürlüğü’nün 2016/14377 Esas sayılı dosyası kapsamında müvekkiline karşı icra takibi başlattığını, müvekkilinin itirazı üzerine Ankara 10. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2016/748 Esas 2016/870 Karar sayılı dosyasında verilen karar ile müvekkili adına girişilen icra takibinin iptaline karar verildiğini, istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi tarafından alacaklının istinaf başvurusunun kabulü ile Ankara 10. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 26/10/2016 tarih 2016/748 Esas 2016/870 Karar sayılı kararının kaldırılmasına karar verildiğini, taraflarınca Yargıtay’a temyiz yoluna başvurulduğunu, dosyanın halen Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nde incelemede olduğunu, müvekkilinin elinde bulunan 1.000.000 TL bedelli senet ile Ankara 30. İcra Müdürlüğü’nün 2017/10019 Esas sayılı dosyası kapsamında başlattığı icra takibine karşı davacı borçlu T1 tarafından Ankara 16....
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, elektrik aboneliği sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla girişilen takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı alacaklı tarafından elektrik aboneliği sözleşmesinden kaynaklı olarak ödenmeyen toplamda 124.627,31 TL üzerinden ... Sisteminin 2022/... dosyası üzerinden yetkili icra dairesinin Bakırköy İcra Daireleri olduğu belirtilerek davalı borçlu aleyhine icra takibine girişmiş olduğu, ödeme emrinin 15.02.2022 Tarihinde davalı borçluya tebliğ edilmiş olduğu, davalı borçlu vekili tarafından 17.02.2022 tarihinde sunulan borca ve yetkiye itiraz dilekçesi ile hem borca, faize, ferilerine itiraz edilmiş olduğu hem de yetkili icra dairesinin ......
Mahkeme, İncelenen tüm dosya kapsamı, icra takip dosyası hep birlikte değerlendirildiğinde; Davacı vekili, davalıya Kurum tarafından yersiz ödeme yapıldığını, bu yersiz ödemenin tahsili için davalıya karşı Yozgat 2. İcra Müdürlüğü 2016/1662 Esas sayılı icra takip dosyası ile takip başlatıldığını ancak davalı vekilinin haksız olarak takibe, borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz ettiğini beyan ederek itirazın iptali için dava açmıştır. Davalı vermiş olduğu cevap dilekçesinde böyle bir borcunun bulunmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. Davalı tarafça icra takibine hem borç hem de yetki yönünden itirazda bulunulmuştur.. Yetkili icra dairesinde takip yapılması itirazın iptali davasının koşullarından biridir. Bu durumda Mahkememizce İİK'nın 50. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenmiştir....
Davalı taraf, itiraz dilekçesi ile yetkiye, borca ve fer’ilerine itiraz etmiştir. Bunun sonucunda itiraz edilen takip durdurulmuş ve müvekkil şirketin mağduriyetine sebep olunmuştur. İşbu itirazların tarafımızca kabul edilebilir hiçbir yanı bulunmamakla beraber davalı yanca sırf takibi durdurmak için yapıldığı ortadadır. Davalı tarafın itiraz dilekçesinde yer alan “…icra takibine yetkili icra dairesi Küçükçekmece İcra Daireleridir. ... Dairesi yetkili değildir. Bu nedenle öncelikle İstanbul Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkisine itiraz ediyorum. Takibe konu ödeme emrinde alacaklı olarak belirtilen ... A.Ş.’ye herhangi bir borcum bulunmamaktadır. Bu nedenle borca ve tüm fer’ilerine itiraz ediyorum. Takip tarihine kadar işlemiş faiz olarak talep edilen miktar haksız ve fahiştir. Kabul anlamına gelmemek kaydı ile takip tarihinden önce temerrüde düşürülmediğinden faiz talep edilemez. Yine takip tarihinden işletilmesi talep edilen faiz de haksız ve fahiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/303 Esas KARAR NO : 2021/825 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 05/05/2021 KARAR TARİHİ : 18/11/2021 DAVA : Davacı vekili Mahkememize sunduğu 05/05/2021 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; ---- dosyasıyla başlatılan icra takibine davalı tarafça yapılan itirazın iptali ve alacağın likit olması sebebiyle takip miktarının %20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, müvekkilin davacı şirket tarafında davalı şirkete farklı tarihlerde ------- cari hesap ---, müvekkilinin edimini yerine getirmiş olmakla birlikte davalı tarafça 5.319,53 TL'lik bakiye borcun müvekkil davacıya ödenmediğini, alacağa ilişkin olarak ---- icra takibine başlandığını, ancak davalı tarafça 04.03.2021 tarihinde borca itiraz dilekçesi sunulduğunu, itiraz taleplerinde borcun olmadığına dair maddi bir delil sunulmadığı gibi borcun ödendiğine dair iddiaları soyut kaldığını, itiraz üzerine takibin...
-TL asıl alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlattığı, (...) ödeme emrinin borçlu/davalıya tebliğ edildiğine dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmadığı, icra müdürlüğünün 26.01.2023 tarihli cevabi yazılarından da tebliğ tarihinin bildirilemediği, belge bulunamadığı ancak davalı borçlunun 24/09/2019 tarihli borca itiraz dilekçesinde tebliğ tarihinin dilekçe tarihi olarak beyan edildiği, UYAP kayıtlarında borca itiraz dilekçesinin havale ve gönderme tarihi 26.01.2023 görünmesine rağmen müdürlükçe borca itiraz tarihinin 24/09/2019 olduğunun bildirildiği, borçlunun hiçbir borcu olmadığını, borcun tamamına ve faize itiraz ettiğini belirterek takibi durdurduğu, böylece itirazın süresinde olduğunun kabulü gerektiği, itiraz dilekçesinin davacı/alacaklı vekiline tebliğ edildiğine dair belgeye rastlanmadığı, davacının da 08/08/2022 tarihinde 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içinde 6.695,71.-TL asıl alacak üzerinden huzurdaki itirazın iptali davasını açtığı kabul edilmiştir....
İNCELEME VE GEREKÇE Dava hukuki niteliği itibari ile ----kapsamında kullandırılan krediye kefile olan borçluya karşı başlatılan icra takibine yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. ---sayılı icra dosyası getirtilerek dosyamız içersine alınmış olup yapılan incelemesinde ödeme emrinin davalı borçluya ---tarihinde tebliğ edildiği borçlunun --- tarihinde borca itiraz ettiği anlaşılmıştır. İtirazın iptali davalarında usulüne uygun takibin yine usulüne uygun ve süresinde yapılan bir itiraz üzerine durması üzerine açılması gerekmektedir. Durmamış bir takip hakkında itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar yoktur....
-YTL.lik çekin karşılığının bulunmaması nedeniyle tahsil edilemediği, davalının icra takibine itirazında haksız olduğu gerekçesiyle davacının davasının kabulü ile davalının icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına ve % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı borçlu aleyhindeki icra takibine hem yetki hem de borca itiraz etmiştir. Bu durumda mahkemece İİK.nun 50. maddesi gereğince öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenerek sonuca göre işlem yapılması gerekirken, bu yön gözetilmeksizin işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ . Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/01/2020 NUMARASI : 2019/1322 ESAS, 2020/50 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZET: Davacı şirket yetkisili dava dilekçesinde özetle, yetkilisi olduğu şirketin Malatya ili Yeşilyurt ilçesi Bostanbaşı mah. 324 ada 9 parseli dosya borçlusu Terra .. A.Ş den satın aldığını ,taşınmaz üzerinde satın alma öncesinde üst sınır ipoteği tesis edilmiş olduğunu , İstanbul Anadolu 10....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/442 KARAR NO : 2022/2238 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : YALOVA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/06/2021 NUMARASI : 2021/446 2021/652 DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....