Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu kabule göre istinaf başvurusunun incelenmesinde; dava memur muamelesini şikayete ilişkin açılmıştır ancak şikayetçi, tarih veya isim belirterek icra müdürlüğünün belirli bir işlemini şikayet etmemiştir. Mahkemeye hitaben yazılan dilekçenin incelenmesinde ise icra müdürlüğünce aldırılan kök ve ek raporlara itiraz edildiği, yeniden bilirkişi raporu alınmasına yönelik taleplerde bulunulduğu görülmüş olup şikayetçinin esasen takip dosyasındaki rapora karşı mahkemeye itiraz ettiği anlaşılmıştır....

İnceleme konusu olayda şikayet, İİK'nin 97. maddesi uyarınca yapılan haczin İİK'nin 99. maddesi uyarınca yapılması gerektiğine ilişkin olup, aynı Mahkemede görülen 2021/665 esas sayılı dava ise istihkak iddiası nedeniyle takibin taliki veya devamına ilişkindir. İcra Mahkemesince anılan dosyada takibin devamına karar verilmesi, hacze ilişkin memur işleminin iptali için şikayet yoluna gidilmesine engel olmadığı gibi, ilgilinin bu şikayeti yapmasında hukuki yararının bulunmadığından da bahsedilemez. O halde mahkemece şikayetin esasının incelenmesi gerekirken, işin esasına girmeden, şikayette bulunan 3. kişinin dosyanın tarafı olmadığı, istihkak iddiası ile ilgili İzmir 13. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/665 E. - 2021/610 K. sayılı kararının mevcut olduğu ve bu karar uyarınca işlem yapılacağı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir....

Dava dosyası her ne kadar yetkisizlik sebebiyle mahkememize gönderilmişse de şikayete konu haciz işlemini gerçekleştiren icra dairesi icra takibinin başlatıldığı Bursa 14 İcra Müdürlüğüdür . İcra müdürlüğünün yapmış olduğu bu işlemi haciz sırasında alınmış muvafakate istinaden yapmış olması talimat dairesine bakan mahkememizin yetkili olduğu sonucunu doğurmamaktadır. Ayrıca aynı şikayetin İstanbul Anadolu 10 İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/864 E sayılı dosyasıyla şikayet konusu yapıldığı yapılan şikayetin istinaf edilmeksizin kesinleştiği görüldüğünden ve her ne kadar icra mahkemesi kararları maddi anlamda kesin hüküm oluşturmasa da hukuki durumda bir değişiklik olmaksızın aynı şikayetin yeniden yapılması derdestlik , kesin hüküm oluşturur....

Anılan yasal düzenleme ile sıra cetveline şikayet hakkı takip alacaklılarına tanınmış olup borçlunun alacaklı sıfatı bulunmadığından ve kendisine pay ayrılmadığından sıra cetveline karşı şikayet hakkı bulunmamaktadır. Öte yandan, sıra cetvelinin ön hazırlığı niteliğindeki icra memur işlemlerinin işlemin yapıldığı tarihten itibaren yasal sürelerde şikayete konu yapılması gerekirken bu husustaki uyuşmazlıkların sıra cetveline karşı şikayet yoluyla çözümlenmesi mümkün değildir. Mahkemece gerekçesinde de ifade edildiği üzere, her ne kadar şikayet sıra cetveline karşı açılmış ise de, uyuşmazlığın niteliği esas itibariyle icra memur muamelesine karşı şikayet olup yapılan işlemde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı tespit edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, İcra Müdürlüğünün tebligatın usulüne uygun olup olmadığını inceleme yetkisinin olmadığını, ilgilinin bu konuda bir talebi yoksa re'sen bu konuyu inceleyemeyeceğini, icra müdürlüğünün yasaya uygun haciz ihbarnamesi gönderilmesi talebini reddedemeyeceğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca icra memur işlemini şikayete ilişkindir....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca icra memur işlemini şikayettir. Bodrum 2. İcra Müdürlüğü’nün 2020/1885 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, Mehmet Ali Acar tarafından davalı borçlu banka aleyhine İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/342 E. 2019/1128 K. sayılı ilamına dayalı olarak başlatılan ilamlı icra takibi olduğu, davacı temlik alan vekili tarafından sunulan 22/06/2020 tarihli alacağın temliki sözlemesi ile Uyapa temlik alan olarak kaydının yapılmasının istendiği, icra müdürlüğünce 23/06/2020 tarihli karar ile, tarafların kendi arasında yaptıkları temlik sözleşmesinin müdürlükçe resmiyeti bulunmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verildiği, bu işlemin şikayete konu edildiği, şikayetin niteliği itibariyle bir hakkın yerine getirilmemesi niteliğinde olup, süresiz şikayete tabi olduğu anlaşılmıştır....

    Atatürk parkı yanında yer alan büfenin tahliyesine karar verildiği, alacaklının bahse konu kararın infazını icra müdürlüğünden talep ettiği, icra müdürlüğünün 04/01/2018 tarihinde aynı alan içerisinde 100 metre mesafede biri mescit altında büfe, diğeri iki katlı konteynır şeklinde çalışma ofisi bulunduğu, hangisinin tahliye edileceği hususunda tereddüt yaşandığı gerekçesiyle tahliye işlemini gerçekleştirmediği, borçlunun tahliye kararının mescit altındaki büfe ile ilgili olduğu, konteynır ile ilgili olmadığını ileri sürdüğü, alacaklının tahliye kararındaki yerin mescit altındaki yer olmadığı, konteynır olduğu ileri sürülerek Serik İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/11 Esas sayılı dosyasında şikayet yoluna gittiği, ancak feragat nedeniyle şikayetin reddine karar verildiği, alacaklı vekilinin 11/06/2019 tarihinde yeniden tahliye işlemi yapılmasını talep ettiği, icra müdürlüğünün 11/06/2019 tarihli tahliye tutanağı ile tahliye edilecek yer konusunda tereddüt hasıl olduğundan tahliye işlemini gerçekleştirmediği...

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1061 KARAR NO : 2022/1061 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : NEVŞEHİR İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/04/2022 NUMARASI : 2021/308 ESAS 2022/111 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Nevşehir İcra Müdürlüğü'nün 2021/12350 takip sayılı dosyası üzerinden alacaklı olduğunu ileri süren tarafın, müvekkili hakkında rehnin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız icra takibi başlattığını, takip dayanağı olarak da Kayseri 6....

    Davacı üçüncü kişi tarafından şikayetin kabulü ile İcra memurunun haciz ve muhafaza işleminin iptali ve 3. kişiye ait menkuller üzerindeki haczin kaldırılması talepli olarak Fethiye İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/548 E. sayılı dosyası ile açılan davada, davalı tarafça karşı dava olarak tasarrufun iptali davası açıldığı, 03/04/2018 tarihli ara kararla, Mahkemece tefrik karar verilerek mahkemenin 2018/186 E. sırasına kaydının yapıldığı, daha sonra 2018/170 K. sayılı birleştirme kararı ile aynı mahkemenin 2017/552 E. sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, Mahkemece dava konusunun memur işlemini şikayet olduğu, bu şikayetin ancak borçlu sıfatına sahip kişilerce yapılabileceği, üçüncü kişilerin ancak istihkak davası yoluyla dava açabilecekleri, davacı üçüncü kişinin 2017/552 esas sayılı dosyasında istihkak davası açmış bulunduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş, kararın taraflarca istinafı üzerine, ... Bölge Adliyesi 8....

      İstinaf Sebepleri Alacaklı istinaf başvurusunda; davanın memur işlemini şikayet davası olup yasa gereğince İcra memurunun işleminin yasaya veya olaya uygun bulunmaması nedeniyle İcra Mahkemesine başvurularak şikayet yolu ile kaldırılmasının istenmesinin kural olarak yedi günlük süreye tabi olduğu, davaya konu takipte aynı borçlu için aynı anda hem haciz hem de iflas yolu ile takip işlemleri yürütülmediğini, iflasa tabi şirket yönünden kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla, şahıslar yönünden ise kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe devam edildiğini ileri sürmüştür. C....

        UYAP Entegrasyonu