WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, İİK. 169/a maddesi uyarınca borçlunun itirazlarını ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra hukuk mahkemesine yapması gerektiği, icra müdürlüğüne yapılacak itirazın takibi durdurmayacağı, davacının icra takibi devam etmesine rağmen itirazın iptali davası açmasında hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı Bingöl İcra Müdürlüğü E.2014/14292 nolu dosyasında davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatmıştır. İİK. 62. maddesi uyarınca borçlu ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde itirazda bulunarak icra takibini durdurabilir. İİK 67. maddesi uyarınca davacı alacaklı genel mahkemelerde itirazın iptali davası açabilir. Davacı kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatmadığından mahkemece davada uygulama yeri bulunmayan İİK 168. maddesi uyarınca red kararı vermesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir....

    Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 1-Dava; genel kredi sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK'nun 67.maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir. 2- 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun (İİK) 67. maddesi uyarınca itirazın iptali davası; alacaklının, icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçladığı bir eda davası olup, itirazın tebliğinden itibaren bir yıllık süre içinde açılan davada, borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması hâlinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkâr tazminatına da hükmedilebilir " (Kuru, B: İcra ve İflas Hukuku, 2006, s.219, 223). 3-İİK'nun 60. maddesi uyarınca, ödeme emrinin takip talebine uygun olarak düzenlenmesi zorunludur. Ödeme emrinin takip talebine aykırı düzenlenmesi halinde borçlu yönünden geçerli bir ödeme emrinin varlığından söz edilemez....

      İlamsız takiplere ilişkin, İİK'nun 62. maddesinde; "İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur" hükmüne yer verilmiştir. Aynı kanunun 66. maddesine göre de, müddetinde yapılan itiraz, takibi durdurur. Ödeme emrine itiraz edilmesi halinde, duran takibin devamını sağlayabilmek için alacaklı, İİK'nun 68. maddesine göre itirazın kaldırılmasını isteyebileceği gibi, İİK'nun 67. maddesi uyarınca genel mahkemede itirazın iptali davası da açabilir. Ödeme emrinin borçluya 12.03.2012 tarihinde tebliğ edildiği ve borçlunun 16.03.2012 tarihinde yasal yedi günlük süresi içerisinde takibe itiraz ettiği görülmektedir. Bu durumda, süresinde yapılan itiraz üzerine takip durduğuna göre, takibin devamı ve haciz işlemlerine başlanabilmesi alacaklının itirazın iptali veya itirazın kaldırılması hakkında sunacağı mahkeme kararına bağlıdır....

        Ziya AKINCI - Tahkim Ve Derdestlik İtirazı https://hukuk.deu.edu.tr/wp-content/uploads/2020/01/Z.Akinci-1.pdf erişim; 22.02.2022- syf:8) Öte yandan, icra mahkemesince verilen kararlar, kural olarak maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmemekle birlikte, aynı takip dosyası nedeniyle, aynı taraflar arasında ve aynı konuda daha önce verilen icra mahkemesi kararları, kesinleşmek koşuluyla sonraki şikayet yönünden birbirlerine karşı kesin hüküm teşkil ederler. Bu durumda; eldeki yargılamaya konu şikayete ilişkin dava dilekçesinde takibin iptali, Adana 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/478 E. Sayılı dosyasındaki şikayet dilekçesinde ise icra emrinin iptali talep edildiğinden derdestlik ve kesin hüküm söz konusu değildir. Somut olayda, icra emrinin şikayetçiler yönünden iptaline dair Dairemiz kararı ( Adana 3....

        Somut olayda; alacaklı tarafından İnegöl İcra Müdürlüğünün 2021/3701 Esas sayılı takip dosyası ile borçlu hakkında genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlu ...’ye henüz ödeme emri tebliğ edilmeden borçlu tarafından 11/06/2021 tarihinde icra müdürlüğüne verilen itiraz dilekçesi ile, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz edildiği, icra müdürlüğünce 12/06/2021 tarihinde itirazın kabulü ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, alacaklının ihtilafı sürdürme iradesi göstererek süresinde icra hukuk mahkemesinden icra müdürünün 12/06/2021 tarihli işleminin iptali talebinde bulunduğu görülmüştür....

          Hal böyle olunca, dava konusu icra takiplerinde takip konusu borçların ödeme emrinin tebliğinden önce ödendiği gözetilerek davacıdan tahsil harcı alınmasının hukuki dayanağının bulunmadığı, bu nedenle başvurma harcı ve vekalet harcına hükmedilmesi gerekir.(Gaziantep BAM 11. Hukuk Dairesinin 2019/2278 esas 2021/1562 karar)(Ankara BAM 21 Hukuk Dairesinin 2020/612 esas 2022/664 karar) 3- Borçlu tarafından takipten sonra, ödeme emrinin tebliğinden ve davadan önce asıl borç ödenmiş ise de itiraz sonucu takip tamamen durmuş olmakla, icra giderleri, vekalet ücreti ve faiz vs. yönünden duran takibin devamı için itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar vardır. İcra takibindeki fer'iler yönünden hesaplama İcra Müdürlüğü tarafından yapılır....

            İcra Müdürlüğü'nün 2011/279 sayılı icra takip dosyasından çıkartılan ödeme emri davalıya 15.03.2011 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı vekili 21.03.2011 tarihli dilekçe ile icra takibine itiraz etmiş, itirazında davaya konu diğer takip dosyası olan aynı icra müdürlüğü'ne ait 2011/278 sayılı takip dosyasından çıkartılan ödeme emrinin müvekkiline gönderildiğini, ancak 2011/279 sayılı icra takip dosyasındaki ödeme emrini inceleyip bu ödeme emrine itiraz ettiklerini 2011/279 sayılı icra takip dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde belirtmiştir. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere icra hukuk mahkemesince, usulsüz tebligata rağmen davalı vekilinin 2011/279 sayılı icra takip dosyasındaki ödeme emrini inceleyerek içeriğini öğrendiği, icra takibine itirazda bulunduğu gerekçesiyle 2011/279 sayılı icra takip dosyası üzerinden çıkartılan ödeme emrinin iptaline ilişkin şikayeti reddedilmiştir....

              Mahkemece; dayanak ilamdaki tapu iptali ve tescile ilişkin mahkeme kararının kesinleşme tarihi olan 28.09.2021 tarihinden itibaren ilamın eklentisi olan yargılama gideri ve vekalet ücreti için faiz istenebileceğinden, ilamda da daha önce faiz istenebileceğine dair hüküm bulunmamasına rağmen istinaf karar tarihi olan 06.10.2020 tarihinden itibaren faiz istenmesi ve bu isteme göre de icra emri tanzim edilmesi usulsüz olup icra emri dayanak ilama, usul ve yasaya aykırı olduğundan icra emrinin iptali gerektiği, borçluların bu bakımdan şikayetinde haklı olduğu anlaşılmakla şikayetinin kabulüne, icra emrinin dayanak ilama usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle icra emrinin iptaline, icra emrindeki usulsüzlük nedeniyle takibin iptalinin gerekmediği anlaşıldığından takibin iptali isteminin ise reddine karar verilmiştir....

              itiraz hakkının tanınmayacağını belirterek, icra müdürlüğü kararının iptali ile takibin kesinleştirilmesini ve kaldırılmasına karar verilen hacizlerin tekrar işlenmesini istemiştir....

              DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz ve İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itiraz istemine ilişkindir. İİK'nın 168/5. maddesi uyarınca, itiraz süresinin başlaması için borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmesi zorunlu olup, ödeme emri tebliğ edilmeden borçlunun takibi öğrenmiş olması itiraz süresini başlatmaz. Öğrenme ile sürenin başlayabilmesi için borçluya usulsüz de olsa tebliğ edilmiş bir ödeme emrinin bulunması gerekir. Böyle bir durumda, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereği öğrenme tarihi tebliğ tarihi kabul edileceğinden, itiraz süresi de bu tarihten itibaren başlayacaktır. Somut olayda, davacılar adına çıkarılan ödeme emrinin 20/09/2019 ve 21/10/2019 tarihlerinde bila tebliğ iade edildiği, borca itiraz dilekçesinin verildiği 23/09/2019 tarihinde davacılara ödeme emrinin tebliğ edilmediği, ödeme emrinin davacılar vekili Av. T2 18/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği tartışmasızdır....

              UYAP Entegrasyonu