İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce resen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya İcra Mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği taktirde icra geri bırakılır.nin tebliğinden önceki dönemde borcun itfa edilmiş veya ertelenmiş olduğunu icra emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icranın geri bırakılmasını icra mahkemesinden isteyebilir. İpotekle temin edilmiş alacaklar için zamanaşımı söz konusu olmadığından icranın geri bırakılması talebi zamanaşımı iddiasına dayanamaz. İtfa veya borcun ertelenmesi nedenleri dışında başka nedenlerle icra mahkemesine başvurulamaz. Örneğin ipoteğin yetkisiz vekil tarafından kurulmuş olduğu ya da alacaklı ile borçlu arasındaki temel borç ilişkisi nedeni ile ipoteğin iptal edilmesi gerektiği nedenlerine dayanarak icra mahkemesinden icranın geri bırakılması talep edilemez....
İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal, veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re’sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir." şeklinde yasal düzenleme mevcuttur . Alacaklı T3 tarafından davacı borçlu İlkadım Özel T1 Tic. A.Ş aleyhine Samsun 2....
Alacaklı icra mahkemesinde, belgedeki imzayı kabul ettiğini ancak içeriğini kabul etmediğini, boş olarak verilen imzalı belge kötüye kullanılarak ibraname haline getirildiğinden Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduğunu beyan etmiştir. Mahkemece belge içeriğinin alacaklı tarafından kabul edilmemesi ve belgeye karşı iddiaların yargılama yapılmasını gerektirdiğinden talebin reddine karar verilmiştir. İİK.nun 33/1. maddesinde; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda, borçlunun ibraz ettiği ibra belgesindeki imza alacaklı tarafından kabul edilmiştir....
mahkemenin icranın geri bırakılması kararının kaldırılması ve takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir....
Davalı alacaklı tarafından, 07/03/2018 tarihinde başlatılan ilamlı takipte (örnek 4- 5) icra emrinin 15/03/2018 tarihinde borçlu vekiline tebliğ edildiği, borçlu vekilinin ödeme yapılmasına rağmen icra takibi başlatıldığından bahisle icranın geri bırakılmasını talep ettiği, şikayet dilekçesi ekindeki belgelerden ödemenin 27/02/2018 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Alacaklı vekili cevap dilekçesinde takibe geçilmeden önce, yapılan ödemelerden müvekkilinin haberdar edilmediğini beyan etmiştir. Başvuru bu hali ile İİK'nun 33/1. maddesine dayalı, icra emrinin tebliğinden önceki döneme ilişkin itfa itirazıdır. 6098 sayılı TBK'nun 100. maddesinde, ''Borçlu faiz veya masrafları tediyede gecikmiş değil ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir'' hükmü yer almaktadır....
İcra Müdürlüğünün 2019/22175 Esas sayılı dosyasının yoksulluk ve iştirak nafakasının icrasına ilişkin olduğunu, iş bu dava konusu takibin ise Özel Okuldaki eğitim ücretlerine ilişkin olduğundan bahisle davacının haksız ve hukuka aykırı olarak açtığı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; icra emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, icra emrinin tebliğinden önceki döneme ilişkin itfa nedeni ile icranın geri bırakılması isteminin süresinde olmadığı ve mükerrer takip iddiasının yerinde olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
Mahkemece; Davanın kabulü ile; Kayseri Genel İcra Dairesinin 2020/109018 Esas sayılı dosyasında 15/06/2022 tarihi itibari ile 11.134,82 TL asıl alacak ve 714,04 TL işlemiş faiz bakımından takibin devamına, diğer miktarlar bakımından icranın geri bırakılmasına, şeklinde karar verildiği görülmüştür....
TMK'nun 327. maddesinde ''Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır'' İİK'nun 33/1. maddesinde ise; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda; alacaklıya ait hesap hareketleri incelendiğinde tazminat miktarına uymayan ve tazminat adı altında ödenmeyen nafaka harici (alacaklının nafaka alacağını aldığına dair kabulü karşısında) kısmi ödemelerin çocuk için yapılan ahlaki ödemeler olarak kabulü gerekir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2012/897 Esas 2012/1440 Karar nolu kararının hüküm bölümünün 1 nolu bendinde yazılı " İcranın geri bırakılması sözcüklerinin" karar metninden çıkartılmasına, yerine "İcra emrinin iptali" sözcüklerinin yazılmasına, Mahkeme kararının düzeltilen bu şekliyle ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 11.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Nolu 24.12.2008 tarihli hisse devrinden doğan alacak bedeli" açıklaması ile borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, örnek 7 ödeme emrinin borçlu ...’a 02.01.2013 tarihinde tebliğinden sonra borçlunun 08.01.2013 tarihinde takip dosyasına verdiği dilekçe ile borca itiraz ettiği, ayrıca icra mahkemesine başvurarak, takip dayanağı belgenin kayıtsız şartsız bir para borcuna ilişkin olmayıp ödeme makbuzu niteliğinde olduğunu, alacaklının alacağını nakden ve tamamen aldığını noter huzurunda kabul ettiğini, bu sözleşmenin borcun bulunmadığının delili olduğunu, ödeme emri düzenlenmesinin yerinde olmadığını ileri sürerek ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini istediği, mahkemece, borçlunun başvurusu, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazı olarak değerlendirilip icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmıştır....