WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2022 NUMARASI : 2021/90 ESAS 2022/5 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ilgili borca 05/11/2021 tarihinde itiraz edildiğini, takip talebinin borcun sebebi kısmında bir yabancı paradan bahsedildiğini, bahsedilen yabancı paranın tam olarak miktarı, hangi tarihteki kur üzerinden TL'ye çevrildiğinin açık ve anlaşılır olmadığını, ödeme emrinin de usule uygun olmadığını, bu nedenlerle şikayetlerinin kabulü ile takibin iptali ve talikini, talebin kabul görmemesi halinde ödeme emrinin iptalini talep etmiştir....

Ltd Şti'nin icra dairesinin yetkisine dair itirazının reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T7 Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekili tarafından müvekkil şirket hakkında Hadim İcra Müdürlüğü'nün 2018/2 Esas sayılı icra dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin borca itiraz ettiğini, diğer borçlu şirketin de yetkiye itiraz ettiğini, icra müdürlüğünce müvekkili şirket için borca itiraz, T8 yetki itirazı nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiğini, müvekkili şirketin itirazının geçerli bir itiraz olduğunu, icra müdürlüğünce icra takibinin durdurulmasına ilişkin kararın yerinde olduğunu, şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

, borçlunun borca, birikmiş faize, faiz oranlarına, icra giderleri ve icra vekalet ücretine yaptığı itirazın varit bulunmadığı" tespitinin bulunduğunu, ek raporda; "alacaklının talebi üzerine aynı takip dolayısıyla ikinci bir ödeme emri gönderilmesi durumunda borçlunun yasal süresi içerisinde borca itiraz ederek durdurabileceği, ancak bir talep olmaksızın icra müdürlüğü tarafından keyfi olarak gönderilen ikinci, üçüncü veya beşinci ödeme emirlerinin, kesinleşmiş bir takibe etkisinin olmayacağı, somut hadisede bir talep olmaksızın ikinci bir ödeme emri gönderildiği ve yasal süresi geçtikten sonra yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına ilişkin tesis edilen icra müdürlüğü işleminin yok hükmünde olduğunun" bildirildiğini, ek raporun, yerel mahkemenin "sanki itiraz varmış gibi" hesaplama yapılması talebi sonucunda hazırlandığını, bilirkişinin de dosyada geçerli bir itiraz varmışçasına bir hesaplama yaptığını, alacaklı sıfatı ile talepleri olmaksızın, icra müdürlüğünün keyfiyeti dahilinde...

İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/122 esas 2019/258 karar sayılı dosyası ile icra emrinin ve takibin iptali talepli dava açıldığını, dava neticesinde icra emrinin iptaline karar verildiğini, kararın taraflarınca istinaf edilmiş olup henüz kesinleşmeden yeniden icra emri gönderilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, icra emri geçerli sayılsa bile Adana 1.İcra Hukuk Mahkemesi'nin ilamında belirtilen eksiklikler giderilmeksizin icra emri düzenlendiğini belirterek icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

davacının ödeme emrini öğrenme tarihinin 20/02/2020 olarak düzeltilmesini, İİK m.17/2 gereğince 23/02/2020 tarihli borca itirazlarının kabulü yönünde karar kurulması ile icra takibinin tümüyle durdurulmasını, icra takip dosyasında bugüne kadar haksız olarak yapılan tüm işlemlerin iptali hacizlerin kaldırılmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Tüm dosya kapsamı uyarınca; Borçlunun başvurusu bu hali ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 168/5. maddesine dayalı borca itiraz niteliğindedir ve aynı maddeye göre borca itirazın beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre en geç ödeme emrinin, itiraz edene tebliğinden itibaren başlar ve hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilir. Somut olayda, borçlu davacıya ödeme emrinin 05/10/2018 tarihinde bizzat tebliğ edildiği, yasal 5 günlük itiraz süresinin 10/10/2018 tarihinde sona erdiği halde, borçlunun süresinden sonra 11/02/2019 tarihinde icra mahkemesine müracaatla itirazda bulunduğu, başvurusunda tebligatın usulsüzlüğüne yönelik bir şikayetinin de bulunmadığı anlaşılmaktadır. HMK 355/1 maddesi uyarınca " İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir."...

DELLİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık; ödeme emrinin usulsüz tebliği ve takibin iptali talebinden ibarettir. Genel haciz yoluyla başlatılan takiplerde asıl olan ödeme emrinin tebliğinden itibaren kanuni süresi içinde itirazın icra müdürlüğüne yapılmasıdır. Kanuni süreden kasıt ise, ödeme emrinin usulsüz tebliğine dair iddianın öğrenilmesi tarihinden itibaren 7 gün içinde usulsüz tebligat şikayetinin icra mahkemesinde İİK. 16/1 maddesi gereğince dava ikamesi ile olacağı aşikardır. O halde, davacı asıl tarafından icra takip dosyasına ibraz edilen borca itiraz dilekçesinde takipten 12/01/2021 tarihinde haberdar olduğunun bildirilmiş olması anılan tarihten itibaren 7 günlük süre içinde dava açması halinde usulsüz tebligat iddialarının yargılaması yapılacağı aşikardır. Ancak, davacı tarafça davanın açılma tarihi nazara alındığında kanuni süresi içinde öğrenme tarihinden itibaren açılmış davanın bulunmadığı sabittir....

sayılı kararında özetle; ".... icra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asile tebliğ edilmesi gerektiği" belirtilmiştir.Sözkonusu İBK ,itirazın iptali davalıarına ilişkin olup,somut olayda dava açıldığında dava dilekçelerinin asillere tebliğ edildiği,İBK'na aykırı bir uygulama yapılmadığı görülmüştür....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/11/2019 NUMARASI : 2019/304 ESAS 2019/586 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Adana 2....

İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/506-523 sayılı kararı ile senet aslının icra müdürlüğü kasasında olmadığından ödeme emrinin iptaline, sair itirazların incelenme dışı bırakılmasına şeklinde karar verildiği ve bu karar üzerine icra müdürlüğünce yeni ödeme emri hazırlanarak şikayetçi borçlulardan ...'a 12.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu ... adına çıkan tebligatın ise iade edildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 58-61. maddeleri uyarınca ödeme emri iptal edildikten sonra borçluya yeniden ödeme emri tebliğ olunmuş ve borçlular süresinde imzaya ve borca itiraz etmiştir. Yeni ödeme emrinin tebliği ile birlikte borçluların borca ve imzaya itiraz hakkı yeniden doğar. Kaldı ki; İcra Hukuk Mahkemesi 2014/506-523 sayılı kararında ödeme emri iptal edilmiş olup sair itirazlar da incelenmemiştir....

    UYAP Entegrasyonu