Sayılı ilamına dayanılarak 16.11.2015 tarihinde ilamlı icra takibi başlatıldığı, dayanak ilamın bozulması sonucunda yeniden verilen mahkeme kararının bozulması üzerine mahkemece yeniden verilen kararın icra dosyasına sunularak, davacıya 16.01.2020 tarihinde yeni icra emrinin gönderildiği, borçlu tarafından alacaklının adı ve ilamın karar numarası belirtilerek, alacaklının banka hesabına 14.01.2020 tarihinde 92.602,91 TL'nin havale edildiği, derdest bir takip var iken yapılacak ödemelerin icra dosyasına yapılması gerektiği, ödemenin harici ödeme olduğu, alacaklı vekili tarafından 22.01.2020 tarihinde harici ödemenin dosyaya bildirildiği ve buna göre kapak hesabının yapıldığı, kısmi ödemenin kapak hesabından düşüldüğü, itiraz tarihi 17.01.2020 olduğu için davacının itiraz tarihi itibariyle itirazında haklı olduğu, mahkemece 92.601,91 TL yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak 22.01.2020 tarihi itibariyle yapılan kapak hesabında kısmi...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dosya borçlusu firmanın 23/07/2019 tarihinde dosya borcunu harçları ve ferileri dahil olmak üzere 54.630,00 TL olarak icra veznesine yatırdığını ve bu suretle dosya borcunun tamamını ödeyerek icra dosyasını kapattığını, 23/07/2019 tarihli beyanları ile de dosya borcunu ödediklerini ve teminatı iade talep ettikleri açık olup yine dosya borcunun ödenmiş olması nedeni ile takibin sona erdiğini, ödeme emrinin Ar - Yemek vekili Avukat Osman Orhan'a 28/05/2018 tarihinde tebliğ edilmiş olup süresinde açılmış bir davadan da söz edilemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İcra takibine başlanılmasından sonra, itirazın iptali davasının açıldığı tarihten önce TBK 100. maddesine göre, yapılan kısmi ödemenin öncelikle işlemiş faiz, takip masraflarına ,ferilere mahsup edilmesi gerekir. Davacı vekili tarafından 12/09/2022 tarihli dilekçe ekinde, dava tarihi itibariyle icra borcunu gösterir kapak hesabı raporu dosyaya ibraz edilmiş, kapak hesabı ile dava tarihinden önce yapılan ödemenin, mahsubu sonucunda davacının davalıdan 2.464,13 TL alacaklı olduğu anlaşılmış, bu miktar üzerinden itirazın iptaline takibin devamına karar verilmiştir. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 09/10/2019 tarihli 2019/4054 esas ve 2019/7699 karar sayılı kararında belirtildiği üzere; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması, borçlunun itirazında haksız olması yasal koşullardandır....
İcra Müdürlüğünün ...esas sayılı dosyası ile 08/10/2022 tarihinde icra takibi başlatıldığını, borçlu şirket davacının hesabına 26.10.2022 tarihinde icra takibi başlatıldıktan 8 gün sonra sadece fatura bedelini (asıl alacak) ödediğini, devamında ise icra takibine itiraz ederek takibin durduğunu, borçlu tarafından yapılan bu ödeme icra dosyasına bildirildiği ve tahsil harcı da ödendiğini, davalı aleyhine icra takibi başlatılırken yasal faizde talep edildiği, İcra dosyasına yapılan İtirazın iptali ile icra takibinden sonra davacıya ödeme yapılan miktarın dosya kapak hesabından düşülerek takibin devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir. CEVAP Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır. DELİLLER Davaya konu icra dosyası, fatura , cari hesap özeti incelenmiş ardından bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi,gereği konuşulup düşünüldü, - K A R A R - Davacı vekili, davacı ile davalı aralarındaki cari hesaptan kaynaklı alacağın tahsili için davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, icra takip tarihinden sonra ödeme emrinin tebliğinden önce davalının, davacıya 39.500 TL ödeme yaptığını, bakiye vekalet ücreti harç ve masraf bedelinin ödenmediğini, başlatılan takibe davalının haksız itiraz ettiğini belirterek ... 4.İcra Müdürlüğünün 2013/6860 esas sayılı dosyasına yapılan itirazların 5.649,18 TL lik takip masrafları ve vekalet ücreti yönünden iptali ile davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
(Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Adalet Yayınevi, 2013, s.1122) Dava konusu dosya kapsamında, borçlu icra dairesinde ödeme emrine itiraz etmemiş, süresinden sonra verilmiş bir dilekçe ile takibe konu çeklerin ödenmiş olduğunu ileri sürmüş, ayrıca davacının davalının borca batık durumda olduklarını ispatla yükümlü olduklarını beyan etmiştir. Mahkememizin esasen süresinden sonra sunulan bu beyanları dikkate alması mümkün değildir ancak bir an için bu dilekçenin geçerli bir cevap dilekçesi olduğunun kabulü halinde dahi, davalılar tarafından icra dairesinde yapılan bir itiraz söz konusu olmadığından ödeme emri ve borç kesinleşmiştir. Davalı tarafça ödemeye ilişkin herhangi resmi ya da yazılı bir belge geçen süre içinde sunulamamış ve ödeme iddiasını ispat edememiştir....
İcra Müdürlüğü ... sayılı dosyasındaki borçlulardan ... firmasına 29.05.2018 tarihinde, ... firmasına 05.07.2018 tarihinde TK 35. maddesine göre; diğer dosya olan 2018/9639 sayılı dosyada ise; ... firmasına 29.05.2018 tarihinde, ... firmasına 05.07.2018 tarihinde yine TK 35. Maddesine göre tebliğ edildiğini; davalı ...'in her iki dosyada da icra dairesine itiraz etmesi gerektiği halde icra mahkemesine itiraz yoluna gittiğini, açılan davanın da bu nedenle reddedildiğini beyan etmiş, davalılar tarafından borç ödenmediğinden davalı borçlu şirketlerin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
(Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Adalet Yayınevi, 2013, s.1122) Dava konusu dosya kapsamında, borçlu icra dairesinde ödeme emrine itiraz etmemiş, süresinden sonra verilmiş bir dilekçe ile takibe konu çeklerin ödenmiş olduğunu ileri sürmüş, ayrıca davacının davalının borca batık durumda olduklarını ispatla yükümlü olduklarını beyan etmiştir. Mahkememizin esasen süresinden sonra sunulan bu beyanları dikkate alması mümkün değildir ancak bir an için bu dilekçenin geçerli bir cevap dilekçesi olduğunun kabulü halinde dahi, davalılar tarafından icra dairesinde yapılan bir itiraz söz konusu olmadığından ödeme emri ve borç kesinleşmiştir. Davalı tarafça ödemeye ilişkin herhangi resmi ya da yazılı bir belge geçen süre içinde sunulamamış ve ödeme iddiasını ispat edememiştir....
İcra Müdürlüğü tarafından yapılan işlemlerin doğru ve hukuka uygun olduğunu, şikayetçi vekilinin beyanları uyarınca yapılan icra işlemine karşı Müvekkil aleyhine yargılama yürütülmesinin haksız olduğunu ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince, "Tüm dosya kapsamı icra dosyası ile birlikte incelendiğinde; talep muhtıranın iptali ve borcu olmadığının tespitine dairdir. İİK 158 maddesi uyarınca iflas yolu ile yapılan adi takip kapsamında takibe itiraz edilmemesi veya itirazın yerinde görülmemesi halinde mahkeme yedi gün içinde faiz ve icra masrafları ile birlikte borcunu ifa veya o miktar meblağın mahkeme veznesini depo etmesini emreder, borçlu imtina ederse iflasına karar verileceği düzenlenmiştir. Bakırköy 2....
İcra Müdürlüğünün 2016/10465 esas sayılı dosyası ile yaptıkları takibe itiraz edilmesi nedeni ile itirazın iptali davası açtıklarını, Mersin 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/608 esas 2019/337 karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne karar verilerek itirazın kaldırıldığını, ilamı takip dosyasına sunup kapak hesabının yapılmasını talep ettiklerini, icra müdürlüğü tarafından borç miktarının 1.252.023,49 TL olarak hesap edildiğini, sonrasında borçlu vekilinin 05.09.2019 tarihli talebi üzerine icra müdürlüğünün kapak hesabını değiştirerek güncel borç miktarını 973.728,63 TL olarak hesapladığını, itirazın iptali ilamında asıl alacağın takip tarihindeki kur üzerinden hesaplanmasına dair ibare bulunmamasına rağmen borçlu vekilinin talebi üzerine takip tarihindeki kur üzerinden dosya borcunun hesaplandığını, ödeme günündeki kur üzerinden borç miktarının hesaplanması gerektiğini belirterek icra müdürlüğünün 05.09.2019 tarihli işleminin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....