Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı icra takibi yaparken işlemiş faizi sözleşmede kararlaştırılan %90 akdi faiz üzerinden istemiş davalının ödeme emrinde faiz oranına itiraz etmesi üzerine yargılamada alınan bilirkişi raporunda sözleşmedeki akdi faiz oranına ve yasal faiz oranına göre iki aşamalı rapor düzenlenmiş, mahkemece ise, akdi faiz oranında hesaplanan bedel üzerinden faize hükmetmiştir. 6101 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un görülmekte olan davalara ilişkin uygulama başlıklı 7.maddesinde; Türk Borçlar Kanunu'nun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76'ncı, faize ilişkin 88'nci, temerrüt faizine ilişkin 120'nci ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138'nci maddesinin görülmekte olan davalara da uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Bu madde karşısında sözleşmede kararlaştırılan akdi faiz oranına göre belirlenen bedelin hüküm altına alınması doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/4407 KARAR NO : 2022/2985 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SARAY (TEKİRDAĞ) İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/01/2021 NUMARASI : 2019/60 ESAS, 2021/2 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....

    İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/71 E. 2020/636 K. sayılı kararı ile davanın kısmen kabulü İstanbul 27. İcra Müdürlüğü'nün 2020/1352 Esas sayılı dosyasında mevcut 21.01.2020 tarihli ödeme emrinde talep edilen işlemiş faizin 77.460,27 USD'sini aşan kısmının iptaline, ödeme emrinin bu şekilde düzeltilmesine, diğer taleplerin reddine karar verildiği görülmüştür. Kararın borçlu vekilince istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesinin 08.09.2021 tarihli ve 2020/2604 E. 2021/2186 K. sayılı kararı ile borca itiraz nedeniyle İlk Derece Mahkemesince İİK'nın 169/a-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme yapılarak yetkiye ve borca itiraz yönününden bir karar veremeyeceği gerekçesi ile duruşma açılarak davanın yeniden görülmesi için HMK'nın 353/ 1- a-6 maddesi uyarınca dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi üzerine İlk Derece Mahkemesinin 09.12.2021 tarih ve 2021/624 Esas 2021/760 K. sayılı kararı ile davanın kısmen kabulü İstanbul 27....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili için tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur....

      Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; takibe konu icra emrinin iptali gerektiğini, taraflarının icra tehdidi altında ilama aykırı icra emrini ödemek durumunda kaldıklarını, kıdem tazminatına ilişkin faiz başlangıç tarihinin ilama aykırı olarak farklı gösterildiğini, faiz işletilirken yıllara göre değişken faiz işletilmediğini, faizlerin hangi alacaklara ilişkin olduğu açık bir şekilde belirtilmediğini, faiz oranlarının icra emrinde belirtilmediğini, davalı tarafından İİK 32. maddesi uyarınca dayanak ilama uygun şekilde icra emri düzenlemediğini, yerel mahkeme tarafından hatalı hüküm kurulduğunu beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık ilamlı icra takibinde icra emrinin iptali istemine ilişkindir....

      İİK 269/a maddesi “Borçlu itiraz etmez, ihtar müddeti içinde kira borcunu da ödemezse ihtar müddetinin bitim tarihini takip eden altı ay içinde alacaklının talebi üzerine icra mahkemesince tahliyeye karar verilir.” hükmünü içermektedir. İİK 269/2 maddesinde ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde itiraz sebeplerini 62.madde hükümleri dâhilinde icra dairesine bildirmeye mecburdur. Borçlu itirazında kira akdini ve varsa buna ait mukavelenamedeki imzasını açık ve kesin olarak ret etmez ise akdi kabul etmiş sayılır. Somut olayda ödeme emri davalı borçluya 18.03.2016 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen borçlu tarafından sözlü kira sözleşmesine açıkça itiraz edilmemiştir. Bu halde kiracılık ilişkisinin kesinleştiğinin kabulü gerekir. Sözlü kira sözleşmesi tahliyeye engel değil ise de borçluya gönderilen örnek 13 ödeme emrinde itiraz süresi olan yedi gün ve yasal ödeme süresi olan otuz günün gösterilmediği görülmüştür....

        Diğer davalı borçlu kefiller ... ve ... 30.04.3014 tarihli itiraz dilekçelerinde, alacaklı tarafa herhangi bir borçlarının bulunmadığını bildirerek ödeme emrine, borca ve faize itiraz etmişlerdir. Ödeme emrine davalı borçlu kefiller tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak davalı kefillerin itirazın kaldırılması ve davalı kiracı şirketin kiralanandan tahliyesi isteminde bulunmuştur....

          hususunu içerir münhasır ihtarnamenin de gönderilmediğini, krediyi kullandıran alacaklının alacağını İİK'nun 68/b. maddesi çerçevesinde belgelerle ispatlaması gerektiğini, ayrıca uygulanan faize de itiraz ettiklerini, her iki tarafın tacir olması nedeniyle uygulanması gereken oran yasada açıkça belirtilmiş olup, bu şekilde gönderilmiş ödeme emrinin de iptalinin gerektiğini akabinde icra takibinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 06.10.2015 tarih ve 2015/22712-23190 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı vekili tarafından borçlu hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin 01.04.2013 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun ise 05.04.2013 tarihinde icra müdürlüğüne verdiği dilekçe ile ödeme emrinde istenen faiz oranlarına, avans faiz uygulanmasına ve faiz hesabına itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin faiz yönünden durdurulduğu, alacaklının faize itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, ticari faiz uygulanması...

            Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulü ile; Kuşadası İcra Müdürlüğünün 2021/2728 Esas sayılı dosyasında icra emrinde yer alan 20.223 GBP icra inkar tazminatı alacak kaleminin 81.622,00- TL olarak düzeltilmesine, takip tarihinden itibaren asıl alacağın adi alacaklara ilişkin yıllık yasal faiz oranının uygulanmasına, 1.130,00- TL karşı vekalet ücreti ve 160,30- TL mahkeme masrafı alacak kalemlerine reoskont faiz talebinin iptaline, takip tarihinden itibaren adi alacaklara ilişkin yıllık yasal faiz oranının işletilmesine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle, dava dilekçesini aynen tekrar ederek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Kuşadası İcra Müdürlüğünün 2021/2728 takip sayılı dosyasının UYAP üzerinden yapılan incelemesinde, T3 tarafından borçlu T1 aleyhine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 8....

            UYAP Entegrasyonu