İcra müdürlüğünce 57.351,58 TL takip talebine ilişkin ödeme emri düzenleyerek 23.09.2019 tarihinde tebligat hazırlanmış ancak uyap ortamında ve PTT üzerinden yapılan kontrolde bu tebligatın takip borçlusuna tebliğ edilmemiş olduğu anlaşılmıştır. İcra müdürlüğünce 15.196,41 TL takip talebine ilişkin ödeme emri düzenleyerek 27.09.2019 tarihinde tebligat çıkartılan tebligat takip borçlusu davalıya 14.10.2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Takip borçlusu şirket temsilcisi tarafından 14.10.2019 tarihinde, takibe itiraz edilmiş ve icra takibi durmuştur. Somut olayda, davacı 18.09.2019 tarihli ilk takip talebinde 57.351,58 TL toplam alacak talebinde bulunmuş ancak davacı vekili aynı gün içerisinde takip alacak miktarını düşürerek 15.196,41 TL bedelli takip talebinde bulunmuştur. Davacı vekili aynı gün içerisinde takip talebini hatalı düzenleme sebebiyle yeni takip talebi hazırlayarak icra müdürlüğüne sunmuş, icra müdürlüğü tarafından takip talebi kabul edilmiştir....
Esas sayılı takip dosyasında davacı borçlular adına düzenlenen ve çıkarılan icra emrinin iptaline" karar verilerek kararın kesinleştiğini, yani takibin iptaline karar verilmediğini, icra emrinin iptal edilmesi üzerine buna uygun olarak ............. Esas sayılı dosyasından (............ E sayılı dosya görevsizlikle ........... gitmiştir.) icra mahkemesi kararına binaen borçlular hakkında örnek no 9 ödeme emri düzenlenerek tebliğe çıkarıldığını ve borçluların ödeme emrine ve borca itiraz ettiklerini, yerel mahkeme gerekçesine dayanak İİK md. 43ün somut olaya uygulanamayacağını, ...............
borçlulara İİK 149. maddesi gereğince İcra Emri mi yoksa İİK 149/b maddesi gereğince Ödeme Emri mi gönderileceğine karar verme yetkisi ve görevinin İcra Memuruna ait olduğunu, dolayısıyla davaya konu icra takibinde olduğu gibi ipotek akit tablosu kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarı içermediği halde borçlulara icra emri gönderilmesinin tamamen İcra Memurunun hatalı işlemi olduğunu, Davaya konu icra takibine yönelik borçlulardan ...'...
İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı taraf bahse konu icra takibine hiçbir yasal gerekçe ve somut delil ibraz etmeden hukuka aykırı şeklide itiraz ettiğini dilekçesinin ve davamızın kabulünü, haksız ve hukuka aykırı olarak yapılan itirazın iptalini, Antalya ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin, asıl alacak ve takip konusu alacağa işletilecek ticari faiziyle birlikte takibin devamını, haksız ve kötü niyetli itiraz eden borçlu aleyhine takibe konu alacağın %40'tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava talep etmiştir. CEVAP Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, davacı tarafça Antalya ......
nun 35. maddesine göre tebligat çıkarılmasına karar verilmiş ise de, davaya mesnet edilen icra takip dosyasının tarafımızdan tetkiki sırasında, işbu huzurdaki derdest itirazın iptali davasına muttali olunduğunu, davaya mesnet teşkil edilen icra takibine, gerek yetki yönünden, gerekse, davalı şirkete böyle bir borcumuzun bulunmaması hasebiyle, süresinde itiraz edildiğini buna rağmen, davacı tarafından, yetkisiz Kocaeli Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan davanın, esasa girilmeden, öncelikle usul yönünden reddi gerektiğini, takibe ilişkin ödeme emri, borçlu şirketin "..." merkez adresine tebliğ edilmiş olup, müvekkil şirket aleyhine açılacak dava ve icra takiplerinde İstanbul Anadolu İcra Müdürlükleri yetkili olduğunu, anılan nedenle, müvekkil aleyhine yetkisiz icra müdürlüğünden başlatılan takibe yetki yönünden itiraz edilmiş, her ne kadar icra takip dosyasının yetkili İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğüne gönderilmesi istenmişse de, davacı tarafından, bu keyfiyet yerine getirilmeksizin, işbu...
İcra müdürlüğünün takip talebinin kanunda öngörülen şartları içermesi halinde ödeme emri düzenleyeceği hükmü karşısında ödeme emrinin icra müdürlüğü tarafından düzenleneceğinin açık olduğunu, icra müdürlüğünce ödeme emri, uyap’ın değişiklik yapmaya teknik olarak izin vermemesi nedeni ile ödeme emri düzeltilememiş ve talebimiz icra müdürlüğünce reddedildiğini, bunun üzerine Kayseri 2.İcra hukuk Mahkemesi 2020/716 E.sayılı dosyası ile icra müdürlüğü kararına karşı şikayet yoluna gidilmiş ve icra müdürlüğü kararının iptali ile ödeme emrinin takip talebine uygun hale getirilmesine karar verildiğini, bu aşamada sayın mahkemece bilirkişi incelemesi yapılarak müvekkil banka alacağına ilişkin rapor alındığını, bu rapor çerçevesinde müvekkil banka alacağı hakkında esastan karar verilmesi gerekirken davanın HMK 114/2 ve 115/2 md gereğince usulden reddine karar verilmiş olmasının hatalı olduğunu, borçlu haksız ve yersiz olarak takibe itiraz ettiğini, borçlular hakkında açılan itirazın iptaline...
Diğer taraftan davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; takibin ve ödeme emrinin iptali için İstanbul Anadolu 9 İcra hukuk Mahkemesi 2022/747 E. Sayılı dosyası ile açtıkları şikayet davasının bu davada bekletici mesele yapılması gerektiğini ileri sürmüştür. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu(İİK)'nun 43/2 maddesi hükmüne göre, iflas veya haciz yoluyla takip talebinde bulunan alacaklı bir defaya mahsus olmak üzere harç ödemeksizin diğerine yeni baştan müracaat edebilir. Somut olayda başlatılan ilama dayalı takip yolu ile başlatılan icra takibi, İİK'nin 43/2. maddesi uyarınca adi iflas yolu ile takibe dönüştürülmüş ve takip itirazsız kesinleşmişse, mahkemenin yapacağı inceleme sınırlı olup, takip konusu borcun ödenmediğinin, itiraz ve şikayette bulunulmadığının tespit edilmesi halinde borçluya depo emri tebliğ edilerek sonucuna göre karar verilir. Süresinde itiraz etmeyen borçlunun, kanunda öngörülen sebepler haricindeki diğer itiraz sebepleri incelenmez.Davalı vekili İstanbul Anadolu 9....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının asıl borçlu şirket yetkilisi ve ortağı olduğunu, süresi içinde kredi borcu ödenmediğinden icra takibi başlatıldığını, ancak icra takip işlemi olan ödeme emrinin tebliği işleminin yapılmadığını, davalıya ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihte konkordato tedbir kararının bulunmadığını, konkordatoya ilişkin davada 30/01/2020 tarihinde konkordato taleplerinin reddine hükmedildiğini, davalıya ise ödeme emrinin 10/02/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, ödeme emri tebliğinden önce tedbirlerin kalktığını, dava konusu icra takip dosyası ile icra takip kaydı açılıp, dosya numarası verilmiş olmasının borçlu hakkında takip işlemlerine başlanıldığını göstermeyeceğini, ödeme emri gönderilmeden ödeme süresinin başlamayacağını, takip daha önce açılmış ise de, borçlunun ödeme emri tebliğ tarihine kadar herhangi bir yükümlülüğü bulunmadığını, kanunun icra takip işlemine farklı sonuç bağladığını, icra takip talebinin hazırlanarak icra dosya...
İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur.İki icra mahkemesi arasında yetki noktasından ihtilaf çıkarsa Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 25 inci maddesi hükmü tatbik olunur” düzenlemesini içermektedir.Bu açık atıf nedeniyle 1086 S.lı HUMK'un 25'inci maddesinin karşılığı olan ve yürürlükte bulunan 6100 S.lı HMK'nın 19'uncu maddesi düzenlemesi gereğince yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemenin (icra dairesinin) hangi yer mahkemesi (icra dairesi) olduğunu açıklamak zorundadır.Somut olayda icra takibi, Gebze ...İcra Müdürlüğü nezdinde ilamsız icra takibi şeklinde başlatılmıştır. Ödeme emrinde borçlunun adresi, “... Mah. ... Cad. No:..., B Blok Kat:1, No:1 Beşiktaş/İstanbul” olarak belirtilmiş ve ödeme emri 25/07/2014 tarihinde bu adreste tebliğ edilmiştir. Borçlu tarafından 01/08/2014 tarihinde itiraz dilekçesi verilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2021/3740 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe İstanbul Anadolu 7.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2016/1424 Esas ve 2021/136 Karar sayılı dosyasından verilen kararın dayanak edildiğini, İzmir 12. İcra Müdürlüğü'nün 2021/3740 Esas sayılı dosyası için müvekkili ile davalının, zarar görene 32.404,25-TL.sı asıl alacak ve diğer tüm ferileri ile birlikte toplam 53.848,25-TL.sı ödenmesi konusunda sulh olunduğunu ve zarar gören şahıs tarafından davadan feragat edildiğini, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. H.D.'...