Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, ... İcra Müdürlüğünün 2005/6164 Esas sayılı dosyasından, davacının 16.09.2004 tarihinde noterde düzenlenen sözleşme ile satın aldığı... plakalı aracın trafik kaydı üzerine haciz konulduğunu belirterek ,İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı alacaklı vekili, haksız açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece ,davacının haczin kaldırılması talebinde bulunma hakkı olmadığı ve davanın 7 günlük yasal süresi içerisinde açılmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş;hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Davalı borçlu, mahcuzların ve haciz adresindeki iş yerinin üçüncü kişiye ait olduğunu, kendisinin burada sigortalı olarak çalıştığını belirtmiştir. Mahkemece toplanan delillere göre: dava konusu haczin yapıldığı yerde ödeme emrinin tebliğ edilmediği, davacı üçüncü kişinin 1991 yılından itibaren aralıksız olarak faaliyetini sürdürdüğü, 16.01.2009 tarihinden itibaren de haciz adresinde oto gaz montaj işine devam ettiği, borçlunun davacının yanında sigortalı olarak çalıştığı, mahcuzların üçüncü kişiye ait olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. İİK’nun 99. maddesinde: (Değişik madde: 02.07.2012–6352 S.K./20.md.)...

      Mahkemece uyma kararı verilerek yapılan yargılama sonucunda istihkak davası ile şikâyet davası ayrılarak yargılamaya devam edilmiş, şikâyet başvurusuna ilişkin yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere göre: icra takibinin tarafı olmayan üçüncü kişinin şikâyet yoluna başvuramayacağı gerekçesi ile şikâyetin reddine karar verilmiş; hüküm, şikâyet eden üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Haczin kaldırılması istemi ile şikâyet başvurusunda bulunan üçüncü kişinin istemi istihkak prosedürü içinde ele alınıp sonuçlandırılması gereken bir husustur. Bu yönde açılmış bir istihkak davası da bulunduğu gerekçesiyle ret kararı verilmesi gerekirken üçüncü kişinin taraf sıfatı taşımadığı gerekçesi ile yazılı biçimde hüküm kurulması hatalı olmuştur. Ne var ki verilen karar sonucu itibarı ile doğru olduğundan bu husus bozma nedeni yapılmamıştır....

        Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu haczin ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlunun da mal beyanı dilekçesinde gösterdiği yerde yapıldığı, İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğu, ispat yükü altında bulunan üçüncü kişinin karinenin aksini kanıtlamaya elverişli delilleri sunamadığı, hacizde hazır bulunan davacı çalışanının iş yerinin borçludan satın alındığı yönünde beyanda bulunduğu“ gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir....

          Dava konusu 12.07.2012 günlü hacizden sonra, aynı yerde uygulanan 06.08.2012 tarihli haciz sırasında, davacı üçüncü kişi yetkilisi Eser Aydoğan'ın ''.. haksız hacizden dolayı mallarının gitmemesi için yatırılması gereken miktarı dosyaya teminat olarak yatırmak ve maddi ve manevi tazminat haklarımız saklı kalarak tahsil edilecek paranın dosyada teminat olarak tutulmasını ve haczin kaldırılmasını istiyoruz...'' şeklindeki beyanı ile 4365 TL ödeme yapılmış olduğundan, 07.08.2012 tarihinde takip dosyası infazen işlemden kaldırılmıştır. Ne var ki; takip konusu borç davacı üçüncü kişi şirket yetkilisi tarafından haciz sırasında haciz ve muhafaza baskısı ile ödenmiştir. Bundan ayrı, dosya borcunun teminat olarak yatırıldığı beyan edilmiş ise de; icra müdürünün mahcuzlar üzerindeki haczin kaldırılması kararına karşı çıkılmamış olması karşısında, haczin bedel üzerine geçtiğinin ve bedel üzerinden devam ettiğinin kabulü gerekir....

            Davalı vekilinin 16/01/2023 tarihli dilekçesi ile 34 XX 373 plakalı araç üzerindeki ihtiyati haczin kaldırılmasını, kabul görmez ise ihtiyati haczin konusu mal varlığının değiştirilerek 34 XX 373 plakalı araçtaki haczin kaldırılıp 34 XX 509 plakalı araç hakkında ihtiyati haciz işleminin tesisini talep edilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi, 30/01/2023 tarihli ara karar ile bu talebin reddine karar verilmiştir. Yargılama sırasında davalı Akif Gürdoğan vekili bu karardan sonra 30/09/2020 tarihli dilekçesi ile ihtiyati haczin kaldırılmasına yönelik talebi hakkında İlk Derece Mahkemesince 07/10/2020 tarihi ara karar oluşturulduğu ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği görülmüştür. Davalı Akif Gürdoğan vekili bu karara karşı istinaf yasa yoluna başvurmuştur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı (karşı davalı üçüncü kişi) vekili, ... İcra Müdürlüğü’nün 2009/22376 sayılı Takip dosyasında yazılan talimat uyarınca, İcra Müdürlüğü’nün ... sayılı Talimat dosyasında yapılan 20.06.2009 günlü hacze konu menkullerin davacı üçüncü kişiye ait olduğunu, davacı adına kayıtlı taşınmazın teferruatı olarak kayıtlı bulunduğunu, taşınmaz üzerinde ipotek olduğu için tek başına haczinin mümkün bulunmadığını, davacı üçüncü kişi ile borçlu arasında mal ayrılığı rejimi olduğunu belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına, karşı davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

              Davacı üçüncü kişi tarafından şikayetin kabulü ile İcra memurunun haciz ve muhafaza işleminin iptali ve 3. kişiye ait menkuller üzerindeki haczin kaldırılması talepli olarak Fethiye İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/548 E. sayılı dosyası ile açılan davada, davalı tarafça karşı dava olarak tasarrufun iptali davası açıldığı, 03/04/2018 tarihli ara kararla, Mahkemece tefrik karar verilerek mahkemenin 2018/186 E. sırasına kaydının yapıldığı, daha sonra 2018/170 K. sayılı birleştirme kararı ile aynı mahkemenin 2017/552 E. sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, Mahkemece dava konusunun memur işlemini şikayet olduğu, bu şikayetin ancak borçlu sıfatına sahip kişilerce yapılabileceği, üçüncü kişilerin ancak istihkak davası yoluyla dava açabilecekleri, davacı üçüncü kişinin 2017/552 esas sayılı dosyasında istihkak davası açmış bulunduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş, kararın taraflarca istinafı üzerine, ... Bölge Adliyesi 8....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından diğer borçlularla birlikte ... aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, adı geçen borçlunun, emekli ikramiyesine konulan haczin kaldırılması talebi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, ikramiyenin 1/4'ü üzerindeki haczin devamına, 3/4'ü üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür. Kural olarak, iki kişi arasında mevcut olan bir hukuki ilişkiye (temele) dayanan, henüz doğmamış olmakla birlikte ileride doğması muhtemel bulunan alacaklara müstakbel alacak denir....

                  Hemen belirtilmelidir ki, haczedilen bir mal üzerinde üçüncü kişinin, bu haczin tamamen kaldırılması veya sınırlandırılması sonucunu doğuracak nitelikte bir hak iddia etmesi ve bu iddiaya alacaklı ve/veya borçlu tarafından itiraz edilmesi halinde (ya da doğrudan) üçüncü kişinin (veya mal üçüncü kişi elinde haczedilmiş ise alacaklının), söz konusu mal üzerindeki haczin caiz olup olmadığının somut icra takibi bakımından sonuç doğuracak şekilde karara bağlanması amacıyla, yedi gün içinde, İcra Mahkemesinde açtığı takip hukukuna ilişkin davaya, Hacizde İstihkak Davası adı verilmektedir (İİK.m.96 vd.; Kudret Aslan, Hacizde İstihkak Davası, Ankara 2005, s.20-21; Ali Güneren, İcra ve İflas Hukukunda İstihkak Davaları ile Tasarruf İptal Davaları, Ankara 2004, s.97). Hacizden doğan istihkak davası açılabilmesi için gereken koşullardan biri de, hukuken geçerli bir haczin bulunmasıdır....

                    UYAP Entegrasyonu