Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK’nın 89/4. maddesine göre “üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini tetkik merciinde ispat ederek üçüncü şahsın İİK'nun 338/1. maddesi hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerekir. Bununla birlikte, 3. kişinin İİK.nun 89. madddesi uyarınca gönderilen ve 04/11/2017 tarihinde tebliğ edilen birinci haciz ihbarnamesine 15/11/2017 tarihinde vekili aracılığıyla, itiraz ettiği ancak yasal süre içerisinde itirazda bulunmadığı anlaşılmaktadır....

    Bu nedenle İİK'nın 89. maddesi gereğince 3. şahsa, borçlunun nezdinde doğmuş ve doğacak hak ve alacaklarının haczini içerir haciz ihbarnamesinin çıkarılması halinde 3. şahsın sorumluluğu haciz müzekkeresinin kendisine ulaştığı tarihteki mevcut durumla (fiili durumla) sınırlı olacağından ve ileride doğacak, doğması muhtemel bir hakkın bu aşamada 3. şahısça bilinmesi mümkün olmadığından bu şekilde çıkarılan haciz ihbarnamesi yukarıda açıklanan nedenle muhtemel alacaklar açısından sonuç doğurmayacaktır. İİK'nın 89. maddesinden farklı olarak, üçüncü kişinin doğrudan İİK'nın 78. maddesine göre istenen haciz nedeniyle anılan işlemlerin dışında herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Başka bir anlatımla, haciz yazısına cevap verilmemesi halinde üçüncü kişi nezdinde kesinleşen bir alacak yoktur....

    Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” şeklindeki düzenleme ile asıl borçluya borcu olmasına rağmen kendisine İİK'nun 89/1. maddesi uyarınca gönderilen birinci haciz ihbarnamesine gerçeğe aykırı olarak itiraz etmesi halinde cezalandırılmayı ve 89/4. maddesi gereğince de asıl borçluya olan borç miktarı kadar tazminat ödemeyi içermekte olup, davacının 20/11/2007 havale tarihli dilekçesinde, üçüncü kişinin hacze itirazının kaldırılmasını, İİK'nun 338/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasını ve %40'tan aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesi talebinde bulunulduğu dikkate alındığında, %40 tazminat isteminin İİK'nun 338/1. maddesi uyarınca cezalandırma isteği ile birlikte talep edilemeyeceği, eş anlatımla İİK'nun 89/4. maddesine uygun bir tazminat isteminin söz konusu olmadığı, hal böyle olunca, İİK'nun 89/4. maddesi uyarınca usulüne uygun olarak açılmış bir tazminat davası bulunmadığından, sonucu itibariyle doğru olan tazminat isteminin reddi kararının...

      Sayılı ilamı ile kambiyo senedine dayalı takip dosyası üzerinden İİK'nın 89. maddesine göre düzenlenen haciz ihbarnameleri nedeniyle açılmış menfi tespit davasında delillerin esastan değerlendirilmesi görevinin Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğu kabul edilmiş ise de davacı üçüncü şahıs tarafından 2004 sayılı İİK'nun 89/3....

      Sayılı ilamı ile kambiyo senedine dayalı takip dosyası üzerinden İİK'nın 89. maddesine göre düzenlenen haciz ihbarnameleri nedeniyle açılmış menfi tespit davasında delillerin esastan değerlendirilmesi görevinin Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğu kabul edilmiş ise de davacı üçüncü şahıs tarafından 2004 sayılı İİK'nun 89/3....

        Sayılı ilamı ile kambiyo senedine dayalı takip dosyası üzerinden İİK'nın 89. maddesine göre düzenlenen haciz ihbarnameleri nedeniyle açılmış menfi tespit davasında delillerin esastan değerlendirilmesi görevinin Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğu kabul edilmiş ise de davacı üçüncü şahıs tarafından 2004 sayılı İİK'nun 89/3....

        nun 89. maddesinden farklı olarak, 3. kişinin, doğrudan İİK.'nun 78. maddesine göre istenen haciz nedeniyle, anılan işlemlerin dışında herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Başka bir anlatımla, haciz yazısına cevap verilmemesi halinde 3. kişi zimmetinde sayılan bir alacak yoktur. Somut olayda alacaklı vekili tarafından borçlunun hak ve alacaklarının haczinin talep edilmesi üzerine icra müdürlüğünce 3. kişiye gönderilen 24/02/2016 tarihli yazı, İİK'nun 78. maddesi kapsamında haciz müzekkeresi olup, 3. kişi aleyhinde İİK.'nun 89. maddesinde yazılı sonuçları doğurmayacağından, şikayetçinin haciz müzekkeresinin iptalini istemesinde hukuki yararı bulunmamaktadır. Alacaklı, borçlunun üçüncü kişi nezdindeki alacaklarının haczini İİK 89. maddesi kapsamında haciz ihbarnamesi ile talep edebileceği gibi üçüncü kişiye haciz müzekkeresi çıkarılmasını talep etmesinde de yasal bir engel söz konusu değildir....

          İİK'nın 89/4. maddesine göre; üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine yasal süresi içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek, üçüncü şahsın, İİK'nın 338. maddesinin 1. fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkûm edilmesini isteyebilir. Buna göre, İİK'nın 89. maddesinde, haciz ihbarnamesine itiraz edilmesi halinde, üçüncü kişi aleyhine itirazın kaldırılması (iptali) isteminde bulunulabileceğine dair bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Bu durumda, alacaklının, üçüncü kişinin haciz ihbarnamesine yaptığı itirazın kaldırılmasını istemesine yasal imkan bulunmadığı tartışmasızdır. İtirazın kaldırılması ya da iptali, ancak T3 aleyhine ilamsız takip yapılması ve yasal süresi içerisinde itiraz edilmiş olması halinde mümkün olup, ilamlı takipte 3. kişinin haciz ihbarnamesine itiraz etmesi halinde itirazın kaldırılması yoluna gidilemez....

          Somut olayda; yazılan haciz müzekkerelerinin ait olduğu ilgili takip dosyalarında alacaklı vekilleri aynı olup, her bir dosya için ayrı müzekkere yazılarak, bunların aynı zarfta gönderilmesi usul ekonomisine uygundur. Öte yandan üçüncü kişiye haciz ihbarnamesi değil, haciz müzekkeresi gönderildiğinden üçüncü kişinin haciz müzekkeresine itiraz etmemesi halinde, müzekkerede yazılı borç İİK.nun 89. maddesine göre üçüncü kişinin zimmetinde sayılmaz. Bu nedenle farklı icra dosyalarına ait haciz müzekkerelerinin aynı zarf içinde üçüncü kişiye gönderilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. O halde, mahkemece şikayetin reddi gerekirken, kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

            Davalı tarafa e tebligat yolu ile dava dilekçesinin 14.11.2022 tarihinde tebliğ edildiği, yasal süre içinde cevap vermediği anlaşılmakla, 6100 sayılı Yasanın 128 inci maddesi gereği davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamının inkar etmiş sayılmıştır.Hukuki Nitelendirme, Delillerin Değerlendirilmesi ve Netice Dava, İİK'nın 89 uncu maddesi kapsamında menfi tespit davasıdır. Taraflar arasında üçüncü kişi olan davacıya, davalı alacaklının talebiyle İİK'nın 89 uncu maddesine dayalı 3 adet ihbarname gönderildiği ve ihbarnamelere süresi içinde itiraz edilmediği ancak davacı şirketin icra takip borçlusuna herhangi bir borcu bulunmadığı ileri sürülerek İİK'nın 89/3 maddesi gereğince dava açılmış olup, davacı şirket ile davalı arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu