WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

A.Ş'nin hissedarı olduğu iddia edildiğinden suç tarihi itibarıyla asıl borçlunun anılan şirketin ortağı olup olmadığı araştırılarak, ortağı olduğunun saptanması halinde asıl borçluya karşı sanığın üçüncü şahıs sayılamayacağı eş anlatımla adı geçen sanığın üçüncü şahıs olmaması nedeniyle kendisine İİK'nun 89/1. maddesine göre birinci haciz ihbarnamesi gönderilmesi yasal olarak mümkün bulunmadığından, buna verilen cevabı da geçersiz kabul etmek gerekir....

    Bu davada üçüncü kişi, takip borçlusuna borçlu olmadığını veya malın takip borçlusuna ait olmadığını ispat etmeye mecburdur. Gönderilen 1.ve 2. Haciz ihbarnamelerine süresinde itiraz etmeyen davacı üçüncü kişi zimmetinde sayılan bu borcu ödemeden kurtulmak için takip alacaklısına karşı, takip borçlusunun kendisinden böyle bir alacağı olmadığını tespit için menfi tespit davası açabilir. İİK 89/3 maddesi gereği açılan bu menfi tespit davasının davacısı yürütülen icra takibinin borçlusu olmayan üçüncü kişidir. İşbu davanın İİK'nın 89/3.maddesine göre açılan borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Dava dilekçesindeki açıklamalar ve davanın dayandırıldığı vakıalar da davacının isteminin bu yönde olduğunu göstermektedir. İİK 89. Maddesi özel bir düzenleme olup, buna dayandırılan menfi tespit davası açılabilmesinin koşulları belirtilmiştir. (Yargıtay 4....

    Bu haciz ihbarnamesinde, ayrıca 2, 3 ve 4. fıkra hükümleri de üçüncü şahsa bildirilir. Üçüncü şahıs; borcu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haciz ihbarnamesinin tebliğinden önce borç ödenmiş veya mal istihlak edilmiş veya kusuru olmaksızın telef olmuş veya malın borçluya ait olmadığı veya malın kendisine rehnedilmiş olduğu veya alacak borçluya veya emrettiği yere verilmiş olduğu gibi bir iddiada ise, keyfiyeti, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine yazılı veya sözlü olarak bildirmeye mecburdur" hükmüne yer verilmiştir. Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Bu davada, üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi, İİK'nın 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir....

      İcra hukuk mahkemesinin ... esas sayılı dosyasında derdest olup öğrenme tarihine uygun şekilde icra takip dosyası kapsamındaki haciz ihbarnamesine itiraz edildiğini, her ne kadar İİK'nın 89/3 maddesine dayalı haciz ihbarnamesine dayalı açılan menfi tespit davasında ispat yükünün üçüncü kişide olsa da davacı üçüncü kişi iddiasını ispat ederken ileri sürdüğü vakıaların aydınlatması için davalı alacaklının doğruluk ödevine uygun hareket ederek takip borçlusunun üçüncü kişiden neden alacaklı olduğunu açıklaması gerektiğini bu sebeple müvekkilinin davalı takip borçlusunun borçlu olmadığının tespitini, dava değerinin % 20 sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatının davalı alacaklı ... unvanlı firmadan alınarak davacıya verilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılara müştereken ve müteselsilen yükletilmesini talep etmiştir....

        Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/03/2023 tarih ve ----- Esas ----- Karar sayılı görevsizlik kararı ile Mahkememize tevzi edilmiştir.Dava İ.İ.K.’nun 89/III maddesine istinaden gönderilen haciz ihbarnamesi nedeniyle ihbarnameye muhatap olan üçüncü kişi tarafından açılan menfi tespit davasıdır. ----- Asliye Hukuk Mahkemesininn 30/03/2023 tarih ve --- Esas ------Karar sayılı kararında; Dava İ.İ.K.’nun 89/3 maddesine istinaden gönderilen haciz ihbarnamesi nedeniyle ihbarnameye muhatap olan üçüncü kişi tarafından açılan menfi tespit davasıdır. İhbarnamenin gönderildiği takip, davalı alacaklı tarafından dava dışı borçluya karşı kambiyo senedine istinaden yapılmış bir takiptir. Bu itibarla ticari iş niteliğindeki takip dosyasından gönderilen ihbarnameye karşı açılan menfi tespit davasının ticaret mahkemesinde görülmesi gerekir. Dava Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Yargıtay -----....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki üçüncü kişi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK'nun 89. maddesi uyarınca; borçlunun üçüncü kişilerdeki alacağını haczeden icra dairesince, üçüncü kişiye bir haciz ihbarnamesi gönderilir. Borçlunun üçüncü kişideki parası, birinci haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliğ edildiği tarihte haczedilmiş sayılır. Üçüncü kişi, birinci haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren 7 gün içinde itiraz etmez ise, borç üçüncü kişinin zimmetinde sayılır. Üçüncü kişiye ikinci haciz ihbarnamesi gönderilerek, 7 gün içinde itiraz edebileceği, aksi halde zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemesi istenir....

            İİK'nin 89. maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişi Bankanın, borçluya ait mevduat hesabı üzerinde rehin hakkının olduğunu ileri sürmesi, haciz ihbarnamesine itiraz niteliğinde olup, alacaklı İİK'nin 89/4. maddesi uyarınca üçüncü kişinin cevabının aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü kişinin İİK'nin 338/1. maddesi hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir (HGK'nin 28.3.2012 tarihli ve 2011/12-849-242 sayılı kararı). Üçüncü kişinin haciz müzekkeresine karşı mevduat hesabı üzerinde rehin hakkı bulunduğunu ileri sürmesi ise, İİK'nin 96/1 uyarınca istihkak iddiası niteliğinde olup, icra müdürünün istihkak prosedürünü düzenleyen İİK’nin 96-97 maddelerinde yazılı kurallara göre işlem yapması gerekir....

              Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İİK'nın 89. maddesi hükmü ve anılan yönetmelikteki açık düzenlemeler karşısında, yazılı şekil şartlarını içermeyen birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin geçersiz olacağı, bu husus kamu düzeniyle ilgili olduğundan, üçüncü kişinin süresiz şikayet hakkı bulunduğu, bu nedenle şikayetin esasının incelendiği, İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği'nin birinci haciz ihbarnamesi başlıklı 42. maddesine göre haciz ihbarnamesinde borçlunun ve vekilinin kimlik bilgileri ile adresleri bulunmak zorunda olduğu, Yasa ve yönetmelik hükmüne göre her tüzel ve gerçek kişi borçlu için ayrı ayrı 1. haciz ihbarnamesi düzenlenmesi gerektiği (Benzer karar Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 1999/16451 esas 1999/17817 karar, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi' nin 2018/1302 Esas 2018/1521 sayılı kararının onanmasına ilişkin Yargıtay 12....

                Ltd Şti ve borçluların ... ile ... olduğu, takip dayanağı olan ... tarih, ... seri numaralı, ...-TL bedelli bonoya istinaden kambiyo takibi başlatıldığı anlaşılmıştır. Tüm dosya kapsamının bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davalı tarafça davacı ile birlikte bir kısım borçlular hakkında yürütülen icra takibi esnasında, davacı tarafa İİK89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri gönderilmiş olup davacının icra takibinde gönderilen ihbarnamelere itiraz etmemesi üzerine borcun yedinde sayılması nedeni ile açılmış bir menfi tespit davasıdır. Davacının davasını İİK'nun 89/3. maddesine göre haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihine göre yasal 15 günlük süre içerisinde açmış olduğu anlaşılmıştır. Somut olayda takip alacaklısı olan davalı, soyut alacak iddiasında bulunmuş ve bu iddiasını herhangi bir belgeye veya ticari ilişkiye dayandırmamıştır. Haciz ihbarnamelerinde de her hangi bir somut hukuki ilişki belirtmemiştir....

                  Kişinin istihkak iddiasının reddi gerektiği gerekçesi ile 2004 sayılı İİK' nın 97. Maddesine dayalı istihkak davasının reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Bilindiği üzere; Yargıtay'ın bozma ilamına uyulmasına karar verildiği takdirde, mahkeme artık bu uyma kararı ile bağlıdır. Mahkeme bozma kararına uygun yeni bir karar vermek zorundadır. Çünkü bozmaya uyma kararı ile bozma yararına olan taraf açısından usule ilişkin kazanılmış hak doğmuş olur. Somut olayda, Mahkemece uyulan bozma ilamında davanın alacaklının İİK’nın 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkin olduğu ve davanın kabulü ile üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmesine karşın bozmanın aksine İİK' nın 97. Maddesine dayalı istihkak davasının reddine karar verilmesi hatalı olmuş,bozmayı gerektirmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu