Birleştirilen davada da, davalı Hazineye ait 885 parsel sayılı taşınmazda 21.08.1996 günü tesis edilen irtifak hakkının davalının imar işlemi yapılacağı ve sonrasında yeni oluşacak imar parsellerinde irtifak hakkı kurulmasını taahhüt etmesi üzerine terkin edildiğini, davalının imar sonucu oluşan 944 ve 946 parsel sayılı taşınmazlarda yeniden irtifak hakkı kurmadığı gibi tahliye davası açtığını ileri sürerek taşınmazlarda irtifak hakkının yeniden kurulmasını istemiştir. 2012/13634-2013/3585 -2- Davalı Hazine, ... mahkemelerinin yetkili olduğunu, tarafına husumet yöneltilemeyeceğini, davacının irtifak hakkı sözleşmesine aykırı davrandığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, asıl davanın kabulüne, birleştirilen davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir....
Fıkrasında daimi ve müstakil üst hakkı tesisine karar verdiğini oysa taleplerinin daimi irtifak tesisi olduğunu bu nedenle hükmün 2. nolu bendinin daimi ve müstakil nitelikli irtifak hakkı tesisine şeklinde tavzihini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN 08/01/2019 TARİHLİ EK KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesinin 08/01/2019 tarih 2017/16 esas 2018/393 karar sayılı kararı ile hüküm fıkrasında tanınan hakların ve borçların tavzih yolu ile genişletilip değiştirilemeyeceği gerekçesi ile davacı idarenin tavzih talebinin reddine karar verilmiştir....
Uyuşmazlığın çözümü için irtifak hakları içeriği ve terkin koşullarına ilişkin yasal düzenlemelere kısaca değinmek gerekir. Bilindiği gibi; mülkiyet hakkının kapsamı Türk Medeni Kanununun 718 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. İrtifak haklarıda bir eşya üzerinde hak sahibine o eşyadan yararlanma yetkisi sağlayan sınırlı bir ayni haktır. Ayni hak olarak herkese karşı ileri sürülebilen mutlak bir etkiye sahiptir. Fakat hak sahibine eşya üzerinden sınırlı bir hakimiyet sağlar. Bu sınırlı hakimiyet Türk Medeni Kanunun 718.maddesindeki mülkiyet hakkının sınırlandırılması sonucunu da doğurur. Kanununda irtifak türleri taşınmaz lehine irtifak hakları olarak intifa hakkı, oturma hakkı, üst hakkı, kaynak hakkı ve diğer irtifaklar olarak belirlemiştir. Kanunundaki diğer irtifaklar kavramı ve seçilen türdeki irtifakın içeriğini belirlemede geniş bir sözleşme serbestisinin öngörülmesi nedeniyle irtifak haklarının sınırlı sayıda olmadığı anlaşılmaktadır....
Tapu kütüğünün ayrı bir sayfasına kaydedilen, bağımsız ve sürekli nitelikte olan üst hakkının, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun'un 704. maddesi kapsamında taşınmaz olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu durumda, üst hakkı kurulması işlemi, bir taşınmazın kiralanması niteliğinde olduğundan, üst hakkı bedeli üzerinden 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 94. maddesinin 5. fıkrasının (b) bendi uyarınca tevkifat yapılması gerektiğinden yapılan tahakkuk işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından temyiz isteminin kabulüyle Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği oyuyla Daire Kararına katılmıyoruz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.04.2004 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali ve alacak istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.03.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, irtifak hakkı fark bedelinin tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali istemiyle açılmıştır. Mahkemece dava reddedilmiştir. Hükmü davacı ... temyiz etmiştir. İrtifak eşya üzerinde hak sahibine o eşyadan yararlanma yetkisi sağlayan bir ayni haktır. Medeni Kanunumuz sistemine göre irtifak türleri taşınmaz lehine irtifak hakkı, intifa hakkı, oturma hakkı, üst (inşaat hakkı) kaynak hakkı ve diğer irtifaklardan ibarettir....
Doğalgaz Boru Hattı Projesi (TANAP) nedeniyle dava konusu ... ili, ... ilçesi 124 ada 22 parsel sayılı taşınmazda 49 yıllık müstakil ve daimi nitelikli üst hakkı ve inşaat aktivitesinin başlamasından itibaren 3 yıllık geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ile 49 yıllık daimi ve müstakil nitelikli üst hakkının davacı kurum adına hükmen tesciline karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. Davacı idare ...; 27.05.2013 tarihli ve 2013/4882 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile proje için gerekli arazi edinimi çalışmalarını yürütecek arazi hakları kuruluşu olarak görevlendirilmiştir. 4586 sayılı Petrolün Boru Hatları ile Transit Geçişine Dair Kanunun 8/e maddesinde, ''Görevlendirilen kamu kurum veya kuruluşu, kamulaştırma ve/veya diğer iktisapları, mülkiyet edinme veya gayrimenkul üzerinde müstakil ve daimî haklar dahil irtifak hakkı tesisi suretiyle yapabilir.'' hükmü yer almaktadır....
Türk Medeni Kanununun 779. maddesinde ise; taşınmaz lehine irtifak hakkı bir taşınmaz üzerinde diğer taşınmaz lehine konulmuş bir yük olarak tanımlanmış, 780. maddesinde ise; “irtifak hakkının kurulması için tapu kütüğüne tescil şarttır. İrtifak hakkının kazanılmasında ve tescilinde aksi öngörülmüş olmadıkça taşınmaz mülkiyetine ilişkin hükümler uygulanır. İrtifak hakkının zamanaşımı yolu ile kazanılması, ancak mülkiyeti bu yolla elde edilebilecek taşınmazlarda mümkündür” hükmü mevcuttur. Somut olaya gelince; davacı irtifak hakkına dayalı olarak eldeki davayı açmış olup; dosyada mevcut tapu kayıtlarının incelenmesinde davacı lehine irtifak hakkı şerhinin bulunmadığı anlaşılmış olup, mahkemece son tapu kayıtları getirtilerek davacı lehine konulmuş irtifak hakkı bulunup bulunmadığı tespit edilmeli, bulunmadığı takdirde hukuki dayanaktan yoksun davanın reddedilmesi gerekmektedir....
Köyü, ... ada ... parsel sayılı taşınmazın olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri esas alınarak değer biçilmesinde, taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve boru hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle daimi üst hakkı ve geçici irtifak hakkı karşılıklarının tespit edilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden, davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Ancak; 1)Dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi uyarınca yapılan yenileme çalışmaları sonucu oluşan yeni tapu kaydı ile yeni kadastro krokisi ilgili Tapu Müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüklerinden getirtilip, yeni duruma göre kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak alanlarının ölçekli kroki üzerinde ayrı ayrı gösterilmesi için fen bilirkişisinden, kamulaştırma bedelinin yenileme sonrası oluşan yüzölçümlerine göre yeniden tespiti için ise bilirkişi kurulundan ek rapor alınması sağlanmadan, eksik incelemeyle ve infazda tereddüt oluşturacak şekilde eski parsel numarası üzerinden karar verilmesi, 2)Davacı idarece taşınmaz üzerinde 49 yıllık daimi ve müstakil nitelikli üst hakkı kurulması talep edildiği halde, daimi irtifak hakkı tesisine ilişkin hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu daimi üst hakkı ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakların davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu daimi üst hakkı ve geçici irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakların davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir....