Bu yasal düzenlemeler çerçevesinde, Mahkemece, öncelikle davalı işverene ait olan işyerinden daha önceleri sigortalının nerede hangi işlerde çalıştığı da tespit edilerek, işyerlerinde hangi ortamda çalıştığı, bu işyerlerindeki çalışmaların sigortalıdaki meslek hastalığı sonucu oluşan sürekli iş göremezlik oranına etkisi olup olmadığı belirlenmeli, gerekirse çalışma yerlerinde keşif de yapılarak bu eksiklikler giderilmeli; meslek hastalığının, işin niteliğine göre tekrarlanan sebepler veya işin yürütüm şartlarına göre ortaya çıkan hastalık, sakatlık veya ruhi arıza halleri olduğu dikkate alınarak, meslek hastalığının engellenmesinde, iş güvenliği mevzuatına göre işverence hangi önlemlerin alınması gerekeceği, bu önlemlerin işverence alınıp alınmadığı ve alınmış önlemlere sigortalının uyup uymadığı irdelenerek; işverenin, mevzuatın kendisine yüklediği tedbirleri, sigortalıların tecrübeli oluşu veya dikkatli çalıştıkları takdirde önlem alınması gerekmeyeceği gibi bir düşünceyle önlem almaktan...
Bu yasal düzenlemeler çerçevesinde; Mahkemece, öncelikle, davalı işverene ait işyerinden daha önce sigortalının nerede hangi işlerde çalıştığı da tespit edilerek; bu işyerlerinde, hangi ortamda çalıştığı, bu tür işyerlerindeki çalışmaların, sigortalıdaki meslek hastalığı sonucu oluşan sürekli iş göremezlik oranına etkisi olup, olmadığı belirlenmeli, gerekirse, çalışma yerlerinde keşif de yapılarak bu eksiklikler giderilmeli; meslek hastalığının, işin niteliğine göre tekrarlanan sebepler veya işin yürütüm şartlarına göre ortaya çıkan hastalık, sakatlık veya ruhi arıza halleri olduğu dikkate alınarak, meslek hastalığının engellenmesinde, iş güvenliği mevzuatına göre işverence hangi önlemlerin alınması gerekeceği, bu önlemlerin işverence alınıp alınmadığı ve alınmış önlemlere sigortalının uyup uymadığı irdelenerek; işverenin, mevzuatın kendisine yüklediği tedbirleri, sigortalıların tecrübeli oluşu veya dikkatli çalıştıkları takdirde, önlem alınması gerekmeyeceği gibi bir düşünceyle önlem almaktan...
Bu yasal düzenlemeler çerçevesinde; Mahkemece, öncelikle, davalı işverene ait işyerinden daha önce sigortalının nerede hangi işlerde çalıştığı da tespit edilerek; bu işyerlerinde, hangi ortamda çalıştığı, bu tür işyerlerindeki çalışmaların, sigortalıdaki meslek hastalığı sonucu oluşan sürekli iş göremezlik oranına etkisi olup, olmadığı belirlenmeli, gerekirse, çalışma yerlerinde keşif de yapılarak bu eksiklikler giderilmeli; meslek hastalığının, işin niteliğine göre tekrarlanan sebepler veya işin yürütüm şartlarına göre ortaya çıkan hastalık, sakatlık veya ruhi arıza halleri olduğu dikkate alınarak, meslek hastalığının engellenmesinde, iş güvenliği mevzuatına göre işverence hangi önlemlerin alınması gerekeceği, bu önlemlerin işverence alınıp alınmadığı ve alınmış önlemlere sigortalının uyup uymadığı irdelenerek; işverenin, mevzuatın kendisine yüklediği tedbirleri, sigortalıların tecrübeli oluşu veya dikkatli çalıştıkları takdirde, önlem alınması gerekmeyeceği gibi bir düşünceyle önlem almaktan...
alınması gerekmeyeceği gibi bir düşünceyle önlem almaktan çekinemeyeceği, çalışma hayatında süre gelen kötü alışkanlık ve geleneklerin varlığının da işverenin önlem alma ödevini etkilemeyeceği, işverenin, çalıştırdığı sigortalıların beden ve ruh bütünlüğünü korumak için yararlı her önlemi, amaca uygun biçimde almak, uygulamak ve uygulatmakla yükümlü olduğu gerçeğinden hareketle, meslek hastalığının oluşumunda davalının kusurunun belirlenmesi için konunun uzmanı bilirkişilerden, bu doğrultuda kusur raporu alınmalı, kusur irdelemesinde, dava dışı işverenler yanındaki çalışmaların sigortalıdaki sürekli iş göremezlik oranına etkisi de belirlendikten ve davalı işyerindeki çalışmaları ile hastalığın oluşması ve ilerlemesi bakımından illiyet bağı olup olmadığı ile, çalışılan işverenlerin kusurlu olduğu sonucuna varılacak olursa, birlikte kusurları olmayıp ayrı zamanlarda ve ayrı ortamlarda meslek hastalığının oluşmasına birbirleriyle irtibatlı olmaksızın katkılarının bulunması nedeniyle her işverenin...
Bu yasal düzenlemeler çerçevesinde, Mahkemece, öncelikle davalı işverene ait olan işyerinden daha önceleri sigortalının nerede hangi işlerde çalıştığı da tespit edilerek, işyerlerinde hangi ortamda çalıştığı, bu işyerlerindeki çalışmaların sigortalıdaki meslek hastalığı sonucu oluşan sürekli iş göremezlik oranına etkisi olup olmadığı belirlenmeli, gerekirse çalışma yerlerinde keşif de yapılarak bu eksiklikler giderilmeli; meslek hastalığının, işin niteliğine göre tekrarlanan sebepler veya işin yürütüm şartlarına göre ortaya çıkan hastalık, sakatlık veya ruhi arıza halleri olduğu dikkate alınarak, meslek hastalığının engellenmesinde, iş güvenliği mevzuatına göre işverence hangi önlemlerin alınması gerekeceği, bu önlemlerin işverence alınıp alınmadığı ve alınmış önlemlere sigortalının uyup uymadığı irdelenerek; işverenin, mevzuatın kendisine yüklediği tedbirleri, sigortalının tecrübeli oluşu veya dikkatli çalıştığı takdirde önlem alınması gerekmeyeceği gibi bir düşünceyle önlem...
Bu yasal düzenlemeler çerçevesinde, Mahkemece, öncelikle davalı işverene ait olan işyerinden daha önceleri sigortalının nerede hangi işlerde çalıştığı da tespit edilerek, işyerlerinde hangi ortamda çalıştığı, bu işyerindeki çalışmaların sigortalıdaki meslek hastalığı sonucu oluşan sürekli iş göremezlik oranına etkisi olup olmadığı belirlenmeli, gerekirse çalışma yerlerinde keşif de yapılarak bu eksiklikler giderilmeli; meslek hastalığının, işin niteliğine göre tekrarlanan sebepler veya işin yürütüm şartlarına göre ortaya çıkan hastalık, sakatlık veya ruhi arıza halleri olduğu dikkate alınarak, meslek hastalığının engellenmesinde, iş güvenliği mevzuatına göre işverence hangi önlemlerin alınması gerekeceği, bu önlemlerin işverence alınıp alınmadığı ve alınmış önlemlere sigortalının uyup uymadığı irdelenerek; işverenin, mevzuatın kendisine yüklediği tedbirleri, sigortalıların tecrübeli oluşu veya dikkatli çalıştıkları takdirde önlem alınması gerekmeyeceği gibi bir düşünceyle önlem almaktan...
alınması gerekmeyeceği gibi bir düşünceyle önlem almaktan çekinemeyeceği, çalışma hayatında süre gelen kötü alışkanlık ve geleneklerin varlığının da işverenin önlem alma ödevini etkilemeyeceği, işverenin, çalıştırdığı sigortalıların beden ve ruh bütünlüğünü korumak için yararlı her önlemi, amaca uygun biçimde almak, uygulamak ve uygulatmakla yükümlü olduğu gerçeğinden hareketle, meslek hastalığının oluşumunda davalının kusurunun belirlenmesi için içinde bir tabip üyeninde bulunduğu konunun uzmanı bilirkişilerden bu doğrultuda kusur raporu alınmalı, kusur irdelemesinde, meslek hastalığında, işverenin bu konuda her türlü tedbiri almış olsa bile, işin ve işyerinin niteliği sebebiyle bu hastalığın ortaya çıkması ihtimali nazara alınarak, şartların varlığı halinde belli orandaki bir kaçınılmazlığın olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır....
alınması gerekmeyeceği gibi bir düşünceyle önlem almaktan çekinemeyeceği, çalışma hayatında süre gelen kötü alışkanlık ve geleneklerin varlığının da işverenin önlem alma ödevini etkilemeyeceği, işverenin, çalıştırdığı sigortalıların beden ve ruh bütünlüğünü korumak için yararlı her önlemi, amaca uygun biçimde almak, uygulamak ve uygulatmakla yükümlü olduğu gerçeğinden hareketle, meslek hastalığının oluşumunda davalının kusurunun belirlenmesi için konunun uzmanı bilirkişilerden, bu doğrultuda kusur raporu alınmalıdır....
Adli Tıp İhtisas Kurulunca düzenlenen 30.05.2012 tarihli raporda sanık tarafından yapılan 22.10.2010 tarihli 2. operasyon sırasında perisprostetik kırık oluştuğu, bu durumun ameliyat sırasında meydana gelebiliecek bir komplikasyon olduğu, önlem alınması gerektiği, hekim tarafından fark edilip edilmediğinin kayatılarda bulunmadığı, fark edildi ise ne tür bir önlem alındığının kayıtlı olmadığı cihetle sanık tarafından yapılan eylemin tıp kurallarına uygun olmadığı ifade edilmiş ise de, sanık savunmasında operasyon sonrası çekilen grafilerde kırığı tespit ettiğini ve bu hususta hasta ve yakınlarına bilği verdiğini, hasta yakınlarının da önlem almasına müsaade etmeden onların zorlaması ile hastanın başka bir hastaneye sevkini sağladığını ileri sürdüğü ve bu savunmanın ölenin oğlu tanık ... tarafından da kısmen doğrulandığı da nazara alınarak gerekli araştırmanın yapılıp ardından dosyanın Adli Tıp Kurumu Genel Kuruluna gönderilerek, sanık tarafından yapılan tüm ameliyat süreçleri, taburcu ve...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Tarafların 24/08/1992 tarihinde evlendikleri, bu evliliklerinden 3 tane çocukları olduğu, tarafların 3 yıldır ayrı yaşadıkları, davacı-davalı erkeğin emekli olduğu, aylık emekli maaşının 4.839,13 TL olduğu, üzerine kayıtlı taşınmaz ve araç bulunmadığı, ayrıca bir çiftlikte güvenlik görevlisi olarak çalıştığı, davalı-davacı kadının ev hanımı olduğu, üzerine kayıtlı 1 ev ve bu evin arsası olduğu, yazları bahçede sebze ekip sattığı, kirada kaldığı, aylık 700,00 TL kira ödediği, Aksaray'da ikamet ettiği, yalnız yaşadığı, erkeğin evi terk edip gittiği, tüm bu nedenlerle kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusur durumları ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında kadın için önlem nafakası verilmesinin doğru olduğu, ancak miktarının az olduğu, bu nedenlerle kadın için aylık 2.000,00 TL önlem nafakasına karar vermek gerekmiş olup, davalı-davacı kadının istinafının kabulüne karar verilmesine dair aşağıdaki...