Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tapu satış bedelinin gerçek satış bedelinden fazla gösterildiğini ve önalım hakkının engellenmesi düşüncesi ile bu şekilde işlem yapıldığının ortada olduğunu, toplanan delillere göre satış bedelinde muvazaa olduğu ve davalılarca önalım hakkının kullanılmasını engellemek düşüncesi ile tapuda işlem sırasında tapu satış bedelinin fazla gösterildiğini belirterek, yerel mahkeme kararının önalım bedeli yönünden kaldırılmasını, önalım bedeli olarak 27/05/2019 havale tarihli 2. Bilirkişi heyet raporunda belirtilen 322.000,00- TL'nin kabul edilmesine ve fazla hükmedilen 278.000,00- TL'nin taraflarına iadesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE Dava, Türk Medeni Kanununun 733. maddesi uyarınca açılmış önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil davasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki önalım davasında Urla Asliye Hukuk Mahkemesi ve Urla Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık; önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay ( 14. ) Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek ( 14. ) Hukuk Dairesine gönderilmesine 24.05.2017 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Önalım Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, yasal önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir. Önalım hakkı ancak dava yolu ile kullanılabilir. Yargılama harç ve giderleri, dolayısıyla vekalet ücreti davada haksız çıkan yani aleyhine hüküm verilen tarafa yüklenir. Olayımızda dava kabul edildiğine göre davalı yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumludur....
Nispi karar ve ilâm harcına tâbi davalarda dava değeri üzerinden dava açılırken 1/4 peşin nispi harcın alınması zorunludur. 492 sayılı Harçlar Yasası'nın 16. maddesi gereğince taşınmazın aynına ilişkin önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteminin dinlenebilmesi için dava konusu hissenin önalım bedeli dolayısıyla harca esas dava değeri olan 308.064,83TL üzerinden eksik 1/4 peşin nispi harcın yatırılması ve eksik peşin harç noksanlığının tamamlanması gerekir. Yatırılacak peşin nispi harç tutarı ise Harçlar Yasası'nın 28- a maddesi uyarınca dava konusu hissenin önalım bedeli üzerinden alınması gereken karar ve ilâm harcının dörtte biridir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Önalım davaları taşınmazın aynına ilişkin davalardan olup; Bölge Adliye mahkemeleri faaliyete geçmeden önce verilen kararlara uygulanan HMUK 427/2. Madde de kesinlik sınırı yönünden taşınır mal ve alacak davalarından söz edilmekle birlikte HMK 341/2. Madde malvarlığı davası ibaresini kullanmış olduğundan taşınmaz mallar bakımından da bir istisna öngörülmemektedir Dava değeri 5.000 TL gösterilmek suretiyle açılmış ve bu miktar üzerinden peşin harç yatırılmış ve mahkemece davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür. Dava ve istinafa konu önalım bedeli 5.390,00 TL olup HMK'nun 341/2 maddesi uyarınca 5.390,00 TL'ye kadar verilen hükümler verildiği tarih itibariyle kesin olup istinaf yoluna başvurulması mümkün değildir....
"İçtihat Metni" Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.03.2015 ve 28.04.2015 günlerinde verilen dilekçeler ile önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 10.01.2017 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Av. ... ile karşı taraftan davacı vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Dava ve birleştirilen dava, önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tâbi taşınmazlarda payın üçüncü kişiye satılması halinde, diğer paydaşlara o payı öncelikle satın alma yetkisini veren bir haktır. Bu hak, paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve payın üçüncü kişiye satılması ile kullanılabilir hale gelir. Önalım hakkının kullanılmasıyla bu hakkı kullanan paydaş ile alıcı arasında kapsam ve şartları satıcı ile davalı arasında yapılan sözleşmenin aynı olan bir satım ilişkisi kurulmuş olur. Önalım bedeli, tapuda gösterilen satış bedeli ve davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir. Somut olaya gelince; satışa ilişkin resmi senetlerden, davacının da paydaşı bulunduğu, 4443 sayılı parselin paydaşlarından ...'ın önalım hakkına konu edilen payını 13/08/2010 tarihinde toplam 3500,00.- TL bedelle davalıya sattığı anlaşılmıştır. ... 3....
Somut olaya gelince, davalı vekili davacının dava konusu taşınmazlardaki payını 05.04.1993 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile davalıya sattığını bu sebeple önalım hakkının kullanamayacağını ileri sürmüştür. Mahkemece de kendi paylarını davalı ...'ye sözü geçen satış vaadi sözleşmesi ile satmayı vaat eden davacının TMK'nın 2. maddesi gereğince iyiniyetli sayılamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. 05.04.1993 tarihli satış vaadi sözleşmesi uyarınca davacı ...'nin dava konusu taşınmazlardaki payını davalıya satmayı vaat ettiği anlaşılmakla birlikte önalım hakkı tapuda yapılan resmi satış senedi ile kullanılabilir hale geleceğinden ve ortada yasal şekilde önalım hakkından vazgeçme söz konusu olmadığından anılan satış vaadi sözleşmesinin varlığı kullanılabilir hale gelmiş önalım hakkını bertaraf etmez ve davacının kötü niyetli olduğunu göstermez. Bu itibarla davacının yasal önalım hakkını kullanmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Önalım Hakkından Kaynaklanan K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli Daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 13.07.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....