vekaletnameden azline dair işlem tesis edildiği ve ancak ölünceye kadar bakma sözleşmesinin feshedilmediği, dolayısıyla murisin iradesinin ölünceye kadar bakma sözleşmesinin sonuçlarını doğurması yönünde olduğu, muris ...’a davalılar murisi olan oğlu ...r’ın ölünceye kadar diğer mirasçı kızı ... ile birlikte baktığı, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin hükümlerini ihlal eden herhangi bir davranışta bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hükme karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Türk Borçlar Kanununun (TBK) 611. maddesinde, “Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşmedir. Bakım borçlusu, bakım alacaklısı tarafından mirasçı atanmışsa, ölünceye kadar bakma sözleşmesine miras sözleşmesine ilişkin hükümler uygulanır. ” şeklinde açıklamıştır. ./.. Anılan yasanın bu ve devamı maddelerinin açık hükümlerin de belirtildiği gibi ölünceye kadar bakım sözleşmesi ile, bakım alacaklısı sözleşmeye konu olan mamelek veya bazı mallarının mülkiyetini bakım borçlusuna geçirme, bakım borçlusu da kural olarak bakım alacaklısını kendi ailesi içerisine alıp, ona özenle ölünceye kadar bakıp gözetmek yükümlülüğü altına girer....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, muris muvazaası, ölünceye kadar bakma sözleşmesine aykırılık nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; davanın 09.03.1999 tarihinde 400.000.000.-TL değer gösterilerek asliye hukuk mahkemesinde açıldığı, 05.01.1988 tarihinde iki milyonyüzbin TL bedel gösterilerek ölünceye kadar bakma sözleşmesi düzenlendiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar asliye hukuk mahkemesince sözleşmedeki değer esas alınarak karar verilmişse de Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 29.03.2006 gün 2006/14-91-2006/115 sayılı kararında kabul edildiği gibi dava tarihindeki değerin esas alınması gerektiği anlaşılmakla, H.Y.U.Y.'nın 8. maddesi ve dava tarihi gözönünde bulundurulduğunda, davanın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.01.1990 gününde verilen dilekçe ile ölünceye kadar bakma sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.12.1990 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalı mirasçıları vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, ölünceye kadar bakma sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalının annesi ..'in iştirak halinde maliklerinden biri olduğu .. ilçesi, .. Köyü 286 parsel sayılı taşınmaz ile.. 111, 113, 115, 140, 152 ve 154 parsel sayılı taşınmazlardaki hisselerini,. Noterliğince düzenlenen 04.12.1989 tarihli ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile müvekkiline devrettiğini, muris .'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince "Asıl dava ölünceye kadar bakma sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal tescil, karşı dava ölünceye kadar bakma sözleşmesine dayalı maddi tazminat hususundadır. Mahkememiz 2018/90 E. 2020/45 K. Sayılı ilamı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesi 2020/412 E. 2020/435 K. Sayılı ilamı ile kaldırılmıştır. Kaldırma ilamında anılan eksiklikler yerine getirilmiştir. T4 ve Davacının oğlu Ramazan Atay Kayseri 2. Aile Mahkemesinin 2018/168 E. 2018/821 sayılı ilamı ile boşanmış, karar kesinleşmiştir. Boşanma ilamına göre davacının oğlu Ramazan Atay kusurlu bulunmuş olup davalı Pınar tarafından ölünceye kadar bakma sözleşmesinin yerine getirilmesinin çekilmez bir hal aldığı anlaşılmaktadır....
DAVA Davacılar vekili, 01.06.2017 tarihinde ölen tarafların mirasbırakanı ve babası ...’ın 06.08.2013 tarihli ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile ... mahallesinde bulunan 1364 ada 4 parsel sayılı taşınmazını davalıya devrettiğini ancak mirasbırakanın ayrı bir evde yaşadığını ve 2016 yılına kadar bakıcısı tarafından bakıldığını, davalının bakıcıyı işten çıkarması ve bakım borcunu da yerine getirmemesi nedenleriyle mirasbırakanın daha sonra tekrar evlenerek eşi tarafından bakıldığını, bakım borcunun yerine getirilmemesi nedeniyle ölünceye kadar bakma sözleşmesinin geçersiz olduğunu, mirasbırakanın tek bir daire verdiğini zannederek davalı ile ölünceye kadar bakma sözleşmesi akdettiğini ancak sözleşmeye konu taşınmazın üzerinde 4 katlı bina bulunduğunu, tapuda devir işlemi yapıldıktan sonra kandırıldığını anlayan mirasbırakanın, tüm binanın verildiğini öğrenmesi ve davalının bakım borcunu yerine getirmemesi nedenleriyle ölünceye kadar bakma sözleşmesinden dönmek isteyerek davalıdan taşınmazını...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 01.02.2011 gününde verilen dilekçe ile ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı olarak tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kablüne dair verilen 14.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalılar ... vekilleri tarafından istenilmekle, tayin olunan 13.03.2012 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Av. ... ile karşı taraftan davacı vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ölünceye kadar bakma sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Noterliğinin 18/05/1992 tarih, 33702 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde ölünceye kadar bakma sözleşmesi gereğince Beyoğlu-Kuloğlu mahallesi, Faik Paşa mevkii, 483 ada, 54 parsel 7 nolu bağımsız bölüm sayılı taşınmazın davacı adına tescilinin talep edildiği dava konusu taşınmazın 02/07/1990 tarihli, 18279 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde ölünceye kadar bakma sözleşmesine istinaden 08/01/1991 tarihinde, Nubar Süzer adına kayıt ve tescilinin yapıldığı, ve İstanbul 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/540 esas sayılı dosyası üzerinden, Leon oğlu Nubar Süzer hissesini temsil etmek ve yönetmek üzere TMK 427. Maddesi gereğince kayyum atanıp İstanbul 15....
Noterliğinin 17/06/1994 tarih ve 2666 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde ölünceye kadar bakma sözleşmesinin tanziminden sonra bir yıl bile geçmeden anne Necmiye Tercan vefat ettiğini belirterek hukuka aykırı İDM kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER : Kroki, Çatalca 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/12 Esas - 2005/346 Karar sayılı dosyası, tapu kaydı, bilirkişi raporu, plan örneği, keşif ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ölünceye kadar bakma sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil. Birleşen dava ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir. Ölünceye kadar bakım sözleşmeleri taraflara hak ve borçlar yükleyen sözleşmelerden olup, bakım borcuna karşılık bir taşınmazın devri kararlaştırıldığında, bakım alacaklısının ölümünden sonra onun mirasçıları mülkiyeti geçirme borcu ile yükümlüdürler. Bu yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde, sözleşmeye dayanılarak tapu iptali ve tescil istemi ile dava açılabilir....
Davalılar Nalan Tosun, T4 Gülsen Ubuz ve Edibe Günez vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımı yönünden reddinin gerektiğini, dava konusu ölünceye kadar bakma akdinin muvazaalı olduğunu, muris T8 maddi durumunun iyi olduğu, bakıma muhtaç olmadığını, ihtiyarlığı nedeniyle oğlu T5 yanında kaldığını ve gelini Bedriye Tosun tarafından bakıldığını, murisin T5 yanında Bursa'da vefat ettiğini, murisin bakma akdinin yapıldığı tarihten ölüm tarihine kadar davacının yanında kaldığı sürenin 1 yılı geçmediğini, gerçek maksadın davacıya bağış olduğunu, bu bağışın ölünceye kadar bakma akdi şeklinde gösterildiğini, muvazaalı ölünceye kadar bakma akdinin geçersiz olduğunu, ölünceye kadar bakma akdinin müvekkillerinin babası Cevat Tosun'dan maksadıyla onların hisselerini ihlal etmek maksadıyla yapıldığını, müvekkillerinin miras hisselerinin yok edildiği gibi mahfuz hisselerinin de yok edildiğini, davacının murise hiç bir masraf yapmadığını, kamulaştırma bedelinde davacının hiç bir hakkı bulunmadığını...