in aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir. 3-Birden çok saklı pay sahibine; ölüme bağlı tasarrufla yapılan ve tasarruf nisabı sınırını geçen kazandırmalar (teberrular) bu mirasçıların her birinin saklı payını aşan tutarlarla orantılı olarak tenkis edilebilir. (TKM.mad.503) Ölenin aksini düşündüğü tasarruftan anlaşılmadıkça, mirasçı nasbolunan veya kendilerine başka bir şekilde kazandırma (teberru) yapılan kimselere ait paylar, orantılı olarak tenkis edilir. (TKM. mad.505) Saklı pay sahibi mirasçılar...ve ...ile saklı pay sahibi olmayan ...'a) aynı tasarrufla kazandırma yapılması nedeniyle, saklı pay sahibi mirasçıların saklı paylarının tutarı, kendilerine yapılan kazandırmalardan indirilip, saklı payı aşan miktar bulunup, böylece saklı pay dışında kalan kısım tesbit edildikten sonra, saklı payı olmayanlara...'a) yapılan kazandırmada tayin edilip, bulunan miktarlar orantılı olarak tenkise tabi tutulmalıdır....
Buna göre, olayın çözümünde 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun uygulanması gerekmekte olup bu kanunda; gerek ölüme bağlı tasarrufların iptali davası için 559.maddede belirtilen süreler, gerekse bu tasarruflara karşı tenkis davası açılması için 571.maddede belirtilen süreler, hak düşürücü süre olarak düzenlenmiş ve kaleme alınmıştır.Bu nedenle, dava tarihi itibariyle iptal ve tenkis davalarının açılması için belirlenmiş olan hak düşürücü sürelerin dolduğu nazara alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru değil ise de; sonucu itibariyle davanın reddi doğru bulunduğundan HUMK. nun 438. maddesinin son fıkrası uyarınca gerekçenin açıklandığı şekliyle değiştirilmesi suretiyle hükmün ONANMASINA, 03.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Medenî Kanunumuzun 557. maddesinde, şu sebeplerin bulunması durumunda bir ölüme bağlı tasarrufun iptali için dava açılabileceği belirtilmiştir; tasarruf mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa, tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa, tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlâka aykırı ise, tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa. Bu iptal sebepleri dışında başka bir sebepten ölüme bağlı tasarrufun iptaline karar verilebilmesi mümkün değildir. Bunun yanında; hâkim iptal sebebiyle bağlı olup, örneğin sadece esasa ilişkin sebeplere dayanılarak iptal davası açılmışsa, şekle ilişkin iptal sebeplerini inceleyemez....
Noterliğinin 06.05.2014 tarih ve 1569 yevmiye numaralı vasiyetnameyi düzenlediğini, murisin işlem ehliyetinin bulunmadığını, baskı ve yanılma ile ölüme bağlı tasarruf yaptığını, vasiyetnamenin şekle uygun olmadığını iddia ederek vasiyetnamenin iptalini, olmadığı takdirde davacıların saklı paylarının tenkisine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; iddiaların gerçeğe aykırı olduğunu, tenkis isteminin yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 18.11.2021 tarihli ve 2021/194 Esas, 2021/383 Karar sayılı kararında davacı ...'...
Davalılar, mirastan ıskat sebebini ispat edemediğinden TMK'nun 512/3. maddesi gereğince mirastan ıskatın miras bırakanın tasarruf nisabı oranında geçerli olması gerekir. Başka bir ifadeyle tasarruf nisabı sınırları içerisinde geçerli olmak üzere vasiyetnamenin ıskatına ilişkin bölümün hükümsüzlüğüne karar verilerek davacının saklı payını talep edebileceği ve davaya tenkis davası olarak devam edileceği düşünülmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu durumda, mahkemece yapılacak iş; TMK.nun 512/3.maddesi gereğince, mirascılıktan çıkarmaya yönelik ölüme bağlı tasarrufun davacı mirasçının saklı payının tasarruf nisabı oranında yerine getirilerek davaya TMK.nun 564. vd. maddelerinde açıklanan tenkis davası olarak devam edilmek suretiyle murisin terekesinde bulunan tüm aktif ve pasifinin belirlenmesinden sonra uzman bilirkişiden alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurmaktır."gerekçesiyle bozulmuştur....
Vasiyetnamenin tenfizi (yerine getirilmesi) davasının görülebilmesi için, vasiyetnamenin açılıp okunmasından sonra itiraza uğramaması veya itiraz edilmiş ise buna ilişkin vasiyetnamenin iptali veya tenkisine yönelik davaların kesinleşmesi gerekir. Bu nedenle aynı dava dosyası içinde hem vasiyetnamenin iptali veya tenkisi ile birlikte vasiyetnamenin tenfizi davasının birlikte görülmesi mümkün değildir. Mahkemece; tenfiz talebine yönelik karşı davanın tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesi gerekirken, yazılı şekilde tenfiz yönünden de davanın esası hakkında karar verilmesi doğru değildir. Ayrıca, kabule göre; davada reddedilen kısım ve karşı dava ile ilgili vekalet ücretine hükmedilmemesi de bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, vasiyetnamenin iptali-tenkis davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı ... vekili ve davacılar ... vd. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar vekili dilekçesinde, müvekkillerinin murisinin kendisine ait taşınmazdaki hisselerini, noterden yaptığı resme vasiyetname ile davalılara bıraktığını, ancak bu tasarrufun muvazaalı olup, mirasçılardan mal kaçırmak amacı ile yapıldığını,beyan ederek muvazaa sebebi ile tapunun davacıların hisseleri oranında iptali, adlarına miras hisseleri oranında tapuya tescili, olmadığı takdirde, geçersiz vasiyetnamenin iptali ve davacıların hissesine mukabil miktarda tenkisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Hemen belirtilmelidir ki, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 565. maddesi uyarınca vasiyetnamenin mutlak tenkise tabi olacağı açıktır. Bilindiği üzere; mirasçılık ve mirasın geçişi mirasbırakanın ölüm tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre belirlenir (4722 s. Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun m. 17). Mirasbırakan 1.1.2002 tarihinden önce ölmüşse 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi hükümlerinin, 1.1.2002 tarihinden sonra ölmüşse 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun ilgili hükümlerinin uygulanması gerekir. Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (bağış) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; mirasbırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır....
Vasiyetnamenin iptali ve tenkis davasının incelenebilmesi için; öncelikle, dava konusu vasiyetnamenin açılıp açılmadığı konusunda araştırma yapılmalıdır. Vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tespit edilmesinin amacı, mirasçıları ve lehine kazandırma yapılan kişileri bilgilendirme ve yasal haklarını kullanmayı temine yönelik bir işlemdir. Vasiyetname usulünce açılıp ilgililere tebliğ edilmeden yukarıda anılan maddede gösterilen 1 yıllık zamanaşımı süresi işlemeye başlamaz. Somut olayda; vasiyetnamenin, ....... Mahkemesinin 2013/1955 esas ve 2014/2185 karar sayılı ilamı ile açıldığı; bahse konu dosya kapsamında davac............kurdulara vasiyetnamenin 05.12.2013 tarihinde tebliğ edilip,..... Sulh hukuk mahkemesinin 2013/10 talimat esası ile 08.01.2014 tarihinde okunduğu,davacının bu vasiyetnameye karşı beyanlarının alındığı; vasiyetnamenin, diğer mirasçılara da usulüne uygun tebliğ edildiği, bahse konu kararın 26.05.2017 tarihinde kesinleştirilmiş olduğu anlaşılmaktadır....
vasiyetnamenin iptali olmadığı taktirde tenkis talebinde bulunulmuş ise de, TMK'nun 511. maddesinde belirtildiği üzere mirasçılıktan çıkartılan kimsenin tenkis davası da açmasının mümkün olmadığı, TMK'nun 557/2 maddesi gereğince vasiyetnamenin düzenlenmesi hususunda davalı ... tarafından mirasbırakana herhangi bir baskı veya zorlama yapıldığının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kararın bozmaya uygun olmasına göre, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-)Mirasdan iskat, mahfuz hissenin temelini teşkil eden aile dayanışmasının zedelendiği hallerde, mahfuz hisseli mirasçıyı mirasdan uzaklaştırma olanağını miras bırakana tanıyan ölüme bağlı bir tasarruftur....