nin gerçek ölüm tarihinin tespiti ile kayıtlara işlenmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne 05.06.1982 olan ölüm tarihinin iptaline karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesi içeriğine göre dava ... adlı kişinin iki ayrı ölüm tarihinin nüfus kütüklerine işlenmesi nedeniyle gerçek ölüm tarihinin tespiti ve kayıtların düzeltilmesi istemine ilişkin olup, ölüm tarihinin değişmesi ...'nin mirasçılarının hukukunu da etkileyeceğinden mirasçılarının tespiti ile yöntemince davaya katılmalarının sağlanması gerektiğinin dikkate alınmaması doğru görülmemiştir....
un gerçek ölüm tarihinin tespiti ile kayıtlara işlenmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile 04.12.1955 olan ölüm tarihinin iptaline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesi içeriğine göre dava ... ...(...) adlı kişinin iki ayrı ölüm tarihinin nüfus kütüklerine işlenmesi nedeniyle gerçek ölüm tarihinin tespiti ile kaydın düzeltilmesi istemine ilişkin olup, ölüm tarihinin değişmesi ... ... (...)'ün mirasçılarının hukukunu da etkileyeceğinden mirasçılarının tespiti ile yöntemince davaya katılmalarının sağlanması gerektiğinin dikkate alınmaması doğru görülmemiştir....
Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda, asıl davada, davacı tarafından ölüm aylığı bağlanmasına ilişkin istemin kabulüne, davacının murisi ... ...’ın ölüm tarihini takip eden aybaşı olan 01.08.2006 tarihinden itibaren ölüm aylığına hak kazandığının tespiti ile davacıya ölüm aylığı bağlanmasına, birleşen davada, davacının murisinin 01.12.1985-31.03.1990 tarihleri arasında ... ... olarak çalıştığı ve 1775 gün sigortalılık süresinin bulunduğunun tespitine karar verilmiştir. Eldeki davada, davacının askerlik borçlanmasına ilişkin borçlanma bedelini 14.03.2022 tarihinde ödemesi ve aylık bağlanması için aranan şartın askerlik borçlanması ödenmesi sonucu gerçekleşmesi karşısında, davacıya askerlik borçlanma bedelini ödeme tarihini takip eden aybaşından itibaren ölüm aylığının bağlanması gerektiği halde ölüm tarihini takip eden aybaşından itibaren ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesi hatalı olmuştur....
Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğundan, mahkemece sadece taraf ve tanık beyanları ile yetinilmeyip, resen, yaşı itibari ile ölüm olayını bilebilecek tanıkları araştırıp dinleyerek varsa ölüm tarihinin tespiti istenen kişinin ölüm tarihinin gün ve ay olarak da tespiti gerektiği dikkate alınmalıdır. (Yargıtay 8. HD 2018/320E- 2019/6261K sayılı ilamı) Yukarıda yazılı nedenlerle; ölümün tespiti istenilen T17 yaşı itibariyle tanıyabilecek kişilerin kolluk marifetiyle tanık olarak araştırılmak ve tespiti halinde dinlenilmek suretiyle sonuca gidilmesi aksi halde ölümün tespiti istenilen kişinin 100 yaşını geçtiği gözetilerek gaiplik davası açma imkanı da bulunduğu değerlendirilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....
K A R A R Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının tüm, davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, Dava, davacının murisi olan eşinin 2926 sayılı Yasa kapsamında sigortalılık başlangıcının 1.9.1999 tarihi olduğunun tespiti ile ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı ...'nun davada pasif dava ehliyeti bulunmadığından davanın usulden reddine, Davalı ...'ya karşı açılan davanın kabulü ile, davacının miras bırakanı ...'in sigortalılık başlangıcının 1.9.1999 olduğunun tespiti ile davacının ölüm aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmiştir. Davanın nitelikçe sigortalılık başlangıcının tespiti ve ölüm aylığı bağlanması tespiti istemine ilişkin olup, davalı...'nun dava ehliyeti bulunmadığından onun yönünden usulden reddine karar verilmesi yerindedir....
in ölüm kaydının işlenmesini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili tarafından, nüfus müdürlüğü aleyhine açılan davada, davacının eşi ......'in mirasçısı ...........'in ölüm kaydının işlenmesi istenilmiş, mahkemece ölüm kaydının işlenmesinin idari işlem olduğu, dolayısı ile mahkemenin görevinde olmadığı, talebin ölümün tespiti olarak değerlendirildiğinde de kanıtlanamadığından davanın reddine karar verilmiştir. Davada, davacıların murisi .....'in ölüm araştırması nedeni ile kapalı olan nüfus kaydında yazılı olmayan ölüm tarihinin tespiti ve nüfus kaydına işlenmesi istenmektedir. Bu hali ile dava gerçek durumu göstermeyen nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olup 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesine göre Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Tarafların İddia ve Savunmaları: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; murisin annesi Gülhan Özler'in annesi olan Hamide Şenkoç'un nüfustan ölüm tarihinin yazılı olmadığını , miras mallarının intikal etmesi için ölüm tarihinin tespiti gerektiğini belirterek ölüm tarihinin tespiti ile tesciline karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Müdahale talebinde bulunan T3 vekilinin dosyaya dilekçe sunarak davacının kardeşi olduğunu, huzurdaki dava neticesinde müvekkilinin etkileneceğini belirterek asli müdahale talebine bulunmuştur. İlk Derece Mahkemesi Kararı: Mahkemece;"DAVANIN REDDİNE," karar verilmiştir....
ın 01.02.2007-4.12.2009 tarihleri arasında ölüm aylığı almaya hak kazandığının tespiti ile aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline," rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 06/02/2012 gününde oybirliğiyle ile karar verildi....
TMK'nın 588. maddesi gereği, 100 yaşın aşılmasının ölüm için karine olarak belirlediği, bu karinenin aksi sabit olmadığı, Ahmet'in yaşadığına dair hiçbir kanıt elde edilemediği, ölümün tespiti davalarında, sadece ölümün tespitine karar vermek yeterli olmayıp, ölüm tarihi mirasçılık haklarını etkileyeceği ve sicilde de ölüm tarihinin belirtilmesi gerektiğinden, ölüm tarihin de mümkünse gün/ay/yıl, en azından yıl olarak tespiti gerektiği, işbu dosyada ölü olduğunun tespiti istenilen Ahmet DOĞAŞAN ölüm tarihinin Beşiktaş Belediye Başkanlığı Sağlık İşleri Müdürlüğünün 26/09/2023 tarihli cevabi yazısı ekinde gönderilen defin kayıt defterinde 23/04/1938 olarak yer aldığı anlaşılmakla, Ahmet DOĞAŞAN'ın 23/04/1938 tarihinde İstanbul'da öldüğünün tespitine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, 506 sayılı Kanun hükümleri kapsamındaki zorunlu sigortalılık sürelerinin ve ölüm aylığına hak kazanıldığının tespiti istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacılar avukatı ile davalı .......