Uyuşmazlık; 506 sayılı Yasa kapsamındaki eş ve babadan dolayı ayrı ayrı ölüm aylığı bağlanıp bağlanamayacağı noktasında toplanmaktadır. Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının ölen eşi ve babasının 506 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı aldığı, davacıya eşinden dolayı ölüm aylığı bağlandığı, 02.05.2012 tarihinde babasından dolayı ölüm aylığı bağlanması talebinde bulunduğu, Kurumun ise talebi reddettiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 68/VI. maddesi hükmüne göre, babasından ölüm aylığı alan kız çocuğunun evliliğin son bulması ile kocasından da aylık almaya hak kazanması halinde bu aylıklardan fazla olanı ödenecektir....
Gelir ve aylığın kesilmesi nedeniyle diğer hak sahiplerine önceki hisselerinden fazla ödenen tutarlar, gelir ve aylığı tekrar başlatılacak hak sahibine yapılacak ödemeden mahsup edilir. Gelir veya aylığı kesilenlerden tahsil edilmiş olan tutarlar aynen iade edilir” hükmünü içermektedir. Somut olayda, hem kocanın hem de babanın ölüm tarihi 01.....2008 tarihinden önce olup, 02.07.2005 tarih 5386 sayılı Yasa’nın .... Maddesi ile 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa eklenen Geçici 91. madde ile getirilen düzenlemeye göre 06.08.2003 tarihinden önce ölen babası nedeniyle hak sahibi olan davacı, eşinden ölüm aylığı almakta olsa dahi evliliğinin ölüm nedeniyle son bulmasından sonra babasından da ölüm aylığı talep etme hakkına sahiptir. Diğer taraftan, 506 sayılı Yasanın 99....
GEREKÇE: Dava, davacının hak sahibi anne sıfatıyla ölüm aylığı bağlanması talebini reddeden Kurum işleminin iptali ile ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkindir. Dosya kapsamına göre; davacının oğlu 4/1- a sigortalısı Serdar Solmaz'ın bekar ve çocuksuz olarak 17/12/2019 tarihinde vefat ettiği, davacının 12/02/2020 tarihinde ölüm aylığı tahsis talebinde bulunduğu, Kurumun 27/07/2020 tarihli inceleme ve araştırma raporuna göre 24/08/2020 tarihli cevabi yazısı ile eşinin yaşlılık aylığı aldığı ve kira geliri bulunduğundan bahisle talebini reddettiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, 01/04/2013 tarihinden itibaren ölüm aylığı almaya hak kazandığına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davacının 26/03/2010 tarihinde vefat eden sigortalı eşi ....'tan dolayı 5510 sayılı yasanın 32. maddesi gereğince 01/04/2013 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, 01/06/2013 tarihinden itibaren ölüm sigortalısı aylığı bağlanmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davacının 08/06/2012 tarihinde vefat eden sigortalı eşi ...'den dolayı 506 sayılı Yasa kapsamında, 01/06/2013 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile hükümde yazılı şekilre karar verilmiştir....
İş Mahkemesi TARİHİ : 30/04/2014 NUMARASI : 2013/1275-2014/504 Davacı, murisinin asker borçlanması yapmak suretiyle ölüm aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Dava, davacının 26.3.2009 tarihinde vefat eden sigortalı oğlu İ..S.... dolayı 5510 sayılı yasanın 32. maddesi gereğince ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, hükümde yazılı şekilde davacının davasının kabulüne karar verilmiştir....
Davacı murisinin ölüm tarihi olan 03/08/2012 tarihinde 5510 sayılı Yasa yürürlüktedir. 5510 sayılı Yasa'nın "Ölüm sigortasından sağlanan haklar ve yararlanma şartları " başlıklı 32/2-a maddesinde, Ölüm aylığının en az 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş veya 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş durumda iken ölen sigortalının hak sahiplerine, yazılı istekte bulunmaları halinde ölüm aylığı bağlanacağı bildirilmiştir. Somut olayda, davacının murisi ...'...
lı hizmetinin bulunduğu, 40 gün karşılığı askerlik borçlanması yaptığı, davacının tarihli ölüm aylığı tahsis talebinin, 900 gün tamamlanmadığından talebinin reddedildiği ve murisin 13/12/2011 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır. Hak sahiplerine yönelik ölüm aylığı tahsisinde sosyal güvenlik hukuku ilkelerine göre sigortalının yaşamını yitirdiği tarih itibari ile yürürlükte olan yasal düzenlemenin uygulanması zorunlu bulunmaktadır....
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının murisinin 01.08.1972-1980/3 arası 449 gün SSK'lı hizmetinin bulunduğu, davacının 15.03.2013 tarihli ölüm aylığı tahsis talebinin Kurum tarafından reddedildiği ve murisin 23.09.2009 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır. Hak sahiplerine yönelik ölüm aylığı tahsisinde sosyal güvenlik hukuku ilkelerine göre sigortalının yaşamını yitirdiği tarih itibari ile yürürlükte olan yasal düzenlemenin uygulanması zorunlu bulunmaktadır....
Mahkemece, SSK'dan ölüm aylığı bağlanması isteminin yapıldığı 7.4.2007 tarihinde 506 sayılı Kanun'a göre 842 gün, 26.12.2007 tarihinde ödenen askerlik borçlanması 61 gün olmak üzere toplam 903 gün prim ödeme gün sayısı olduğu nazara alınarak 12.12.2006 tarihli 5561 sayılı Kanun'la değişik 506 sayılı Kanun'un66. maddesine göre " 5 yıldan beri sigortalı bulunup, sigortalılık süresinde en az 900 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası primi ödemiş durumda olan hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanacağı" hükmü öngörülmüş olmasına göre, davacıya 506 sayılı Kanun'a göre ölüm aylığı bağlanması gerekirken 5510 sayılı Kanun'a göre ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiş olması ve infazda tereddüt uyundıracak şekilde hüküm yerinde aylık başlangıç tarihinin gösterilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....