Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın anne ve baba isminin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Adana 1. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın soybağı davası olduğu, aile mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Adana 3. Aile Mahkemesince,talebin nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Davalı ...'ın gerçekte anne ve babasının ölü olan Zemme ve ... olduğu halde dava dışı .... ve ..... üzerinde kayıtlı olduğundan anne ve baba isminin düzeltilmesi istemine ilişkin dava, niteliği itibariyle nesep davası olup, Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağıyla ilgili davanın Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK.’nın 21., 22. ve 23. maddeleri gereğince Adana 3.Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 10.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava nüfus kayıtlarındaki anne ve baba isminin düzeltilmesi istemine ilişkindir. İskenderun 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın 4721 sayılı Medenî Kanunun 282. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan soy bağının tespiti ve nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu, bu talebin aile mahkemelerinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İskenderun 2. Aile Mahkemesince, söz konusu davanın nesep ve soy bağı kurulmasına ilişkin olmayıp, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunundan kaynaklanan nüfus kayıt düzeltim davası olduğu bu tür davalarda genel mahkemelerin görevli olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Sürmene Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/162 Esas, 2017/208 Karar sayılı dava dosyasında verilen Nüfus (Ana-Baba Adının Düzeltilmesi/Değiştirilmesi İstemli) talebinin reddine karşı, davacı tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; Dava,Nüfus kaydının (Ana-Baba Adının Düzeltilmesi/Değiştirilmesi İstemli) düzeltilmesi talebine ilişkindir. Davacı, ölü babaannesi'nin isminin Hanım olarak nüfusa tescil edildiğini, babaannesinin gerçek isminin Süleyman ve Hediye'den olma RAHİME olduğunu, köyde lakabının Hanım olduğunu, bu nedenle nüfus siciline bu şekilde yazılmış olabileceğini, tapu sicilinde kayıtlı bulunan 101 ada 26 parseldeki tapu kaydındaki gibi ismi olan RAHİME olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı nüfus müdürlüğü davaya katılmamıştır. Mahkemece, davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddini karar verilmiştir....

      Somut olayda da, davacı dava konusu taşınmazlardaki malik isminin düzeltilmesi isteminde bulunmuş, mahkemece yukarıda sözü edilen ilkeler uyarınca tapu kayıtları ve dayanakları incelenerek nüfus ve Cumhuriyet Savcılığı aracılığı ile gerekli araştırmalar yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki açıklanan neden dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. Davacı 97 parsel sayılı taşınmazda malik Mehmet oğlu Yusuf isminin "Tahir oğlu ölü Yusuf", 98 parselde de "ölü Yusuf" şeklinde yazılı olduğunu ileri sürerek, düzeltilmesini istemiştir. Bu parsellerin tapulama tutanakları incelendiğinde 12.6.1965 tarihinde yapılan tesbitte Yusuf oğlu Tahir'in 25 yılı aşkındır kullandığı, ancak 1965 yılında öldüğü karısının hamile olması nedeniyle mirasçılarının tam olarak tespit edilemediği gerekçesiyle Yusuf oğlu Tahir adına tespit yapılmıştır....

        Bu nüfus kaydının kök kayıtlarına ulaşılamadığı bildirilmiştir. Anılan bu nüfus kaydı dışında, 1295 parsel sayılı taşınmazın tapulama tutanağında ismi bildirilen “...’nin” nüfus kayıtlarından, “... vatandaşlık numaralı, ... ve ... kızı, 1907 doğumlu, 1939 bekar ölü, ...” ve aynı hanede “... vatandaşlık numaralı ... ve ... kızı, 1905 doğumlu, 1970 evli ölü, ...” isimli çocuklarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Görülüyor ki, kök kayıtlarına ulaşılamayan “... vatandaşlık numaralı ...” ve “... vatandaşlık numaralı ...” ile “... vatandaşlık numaralı ...” olmak üzere üç farklı kayıt bulunmaktadır. Tapu kayıtlarındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarında amaç, tapu kayıt malikinin kimlik bilgilerinin nüfus kayıtları ile uyumlu hale getirilmesidir. Nüfus müdürlüğünden yapılan araştırmada, 3 parsel sayılı taşınmazın maliki “... kızı, ... ...” adına herhangibir nüfus kaydının bulunmadığı bildirilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu davaya konu taşınmazların tapu kayıtlarında baba adının “...” soyadının ise “...” olarak yazıldığını, oysa doğrusunun “... ” ve “...” olduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarındaki malik isminin nüfus kaydına uygun bir şekilde düzeltilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

            Dava, tapu kaydında isim düzeltilmesi istemine ilişkindir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalının diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacı dava konusu taşınmazların kayıt malikinin kimlik bilgilerinin nüfus kaydına uygun olarak tapu kaydında düzeltilmesini istemiştir. HUMK'nun 74. maddesi uyarınca hakim iki tarafın iddia ve savunmaları ile bağlı olup, talepten başka bir şeye karar veremez. Somut olayda da; davacının istemi tapu kayıtlarındaki kimlik bilgilerinin nüfus kayıtlarına göre düzeltilmesi olduğu halde sadece kayıt malikinin isminin tespitine karar verilmesi düzeltme talebi konusunda hüküm kurulmamış olması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 30.03.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              Kök muris “... oğlu, ... ...’nin” nüfus kayıtlarında, “... vatandaşlık numaralı 01.07.1933 doğumlu, 2009 yılında evli ölü ...”; “... vatandaşlık numaralı, 01.09.1939 doğumlu, sağ ...” ve “... vatandaşlık numaralı 01.01.1943 doğumlu, 03.06.1950 tarihinde ölü ...” kaydı bulunmaktadır. Görülüyor ki, kaydı düzeltilmesi istenen malik “... oğlu, ...” kadastro çalışmasından önce 7 yaşında ölmüştür. Tapu kayıtlarından da, “... vatandaşlık numaralı 01.07.1933 doğumlu, 2009 yılında evli ölü ...” mirasçıları adına pay kaydedildiği anlaşılmaktadır. Duruşmada dinlenen tanıklar, davacı “...’e” halk arasında “...” olarak seslenildiğini beyan etmişlerdir. Tapu kayıtlarındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarında amaç, tapu kayıt malikinin kimlik bilgilerinin nüfus kayıtları ile uyumlu hale getirilmesidir. Somut uyuşmazlıkta, tapu kayıt maliki “... oğlu, ...” ile ismi düzeltilmesi istenen davacı “... oğlu, ...’nin” aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek biçimde kanıtlanmıştır....

                ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/01/2019 NUMARASI : 2018/694- ESAS, 2019/25- KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ana-Baba Adının Düzeltilmesi/Değiştirilmesi İstemli) KARAR : Taraflar arasında görülen davada davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesince verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmakla ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352. maddesinde düzenlenen ön inceleme konularında her hangi bir eksikliğin bulunmadığı, ayrıca 353/1- a maddesi kapsamında bir usule aykırılığın mevcut olmadığı anlaşılmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin nüfus kaydına göre babaannesinin isminin Hatun, dedesinin isminin Abdulgafur olarak kayıtlı olmasına rağmen amcası olan Elyas Yaşlıgöz'ün...

                ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/01/2019 NUMARASI : 2018/694- ESAS, 2019/25- KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Ana-Baba Adının Düzeltilmesi/Değiştirilmesi İstemli) KARAR : Taraflar arasında görülen davada davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesince verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmakla ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352. maddesinde düzenlenen ön inceleme konularında her hangi bir eksikliğin bulunmadığı, ayrıca 353/1- a maddesi kapsamında bir usule aykırılığın mevcut olmadığı anlaşılmakla; re’sen dikkate alınabilecek hususlar ayrık olmak üzere istinaf talep ve gerekçeleri ile tarafların ilk derece mahkemesinde ileri sürdükleri iddia ve savunmalar esas alınmak sureti ile dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin nüfus kaydına göre babaannesinin isminin Hatun, dedesinin isminin Abdulgafur olarak kayıtlı olmasına rağmen amcası olan Elyas Yaşlıgöz'ün...

                UYAP Entegrasyonu