Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı nüfus müdürlüğü temsilcisi duruşmada alınan beyanında; isim değişikliği hususunda takdirin mahkemeye ait olduğunu ancak doğum tarihinin düzeltilmesi talebi bakımından kayden engel bulunduğunu ifade etmiştir. İlk derece mahkemesince; 22 yaşından büyük kişilerin kemik yaşının tam olarak tespitinin mümkün olmadığı, davacının nüfusa tescil tarihinin 07/06/1990 olduğu ve kişi doğmadan nüfusa tescil edilmesi mümkün olmadığından yaş tashihi davasının reddine, isim tashihi davasının kabulü ile isminin Aynur olarak değiştirilmesine karar verilmiştir. Hükme karşı davacı tarafça, reddine karar verilen doğum tarihinin düzeltilmesi talebi bakımındandan yargılama sırasındaki gerekçeler ile istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dava, nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi ve nüfus kayıtlarındaki ismin değiştirilmesi talebine ilişkindir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen davada; Davacı,5710 ada 10 parselde bulunan 8 nolu bağımsız bölümde paydaş olan babası murisin tapuda ." olarak yazılı isminin nüfus kaydına uygun .... " olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece "yapılan araştırma hüküm vermeye yeterli değildir" gereğine değinilerek bozulmuş olup, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda iddianın sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava, tapu kayıtlarındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus Kayıtlarının Düzeltilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı dava dilekçesinde ... ve ...'ın müşterek çocuğu olmasına karşın nüfus kayıtları arasında bağlantı bulunmadığını ileri sürerek nüfus kayıtlarının düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava asliye mahkemesinin görevine giren nüfus kayıtlarının anne ve baba bağı yönünden düzeltilmesi davası olup, bu davalar verilecek karar itibariyle miras hukukunu yakından ilgilendirdiğinden, anne ve baba olduğu iddia edilen kişilerin sağ iseler kendilerinin ölü iseler bütün mirasçılarının davaya dahil edilmesi gerekir....

      "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 176 ada, 14 parsel sayılı taşınmazın 1509/2400 payı mirasbırakanı adına kayıtlıyken izale-i şüyu yoluyla satışının yapıldığını, satım bedelinin bankaya ölü mirasçıları adına depo edildiğini, ancak tapu kayıtlarında murisin kimlik bilgilerinin hatalı olarak "" şeklinde yazıldığını, tapu kayıtlarındaki " " ile mirasbırakanı aynı kişi olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının nüfus kayıtlarına göre düzeltilmesini istemiştir. Davalı, davacıların tapuda hak sahibi olarak gözüken kişiler ile aralarında veraset ilişkisi olduğunun ispat ile nüfus ve tapu kayıtları uyumlu hale getirilirken mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, iddianın ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...’in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

        Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, tapu kaydına murisin baba adının tashihi ile kadastro tespit tutanaklarında murisin eşi olan ve davacı ...'in de annesinin isminin ... olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince uyuşmazlığın çekişmeli olduğu belirtilerek bu tür davalarda Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, tapu kaydında düzeltim davasının çekişmesiz yargı işi olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacılar vekili, 268 ve 432 parsel sayılı taşınmazlarda murisin baba adının yanlış yazıldığı gerekçesiyle tapu kaydında düzeltim ile kadastro tespit tutanaklarında murisin eşi ve aynı zamanda davacı ...'in de annesi olan ...'...

          Davacı vekilinin vasiyeti yapan murisin isminin düzeltilmesine ilişkin tavzih talebi mahkemece 12.08.2014 tarihli ek kararla reddedilmiştir. Davacı vekili, murisin isminin düzeltilmesi istemiyle asıl ve ek kararı temyiz etmiştir. Vasiyet eden Türk uyruklu murisin ismi 24.07.2014 tarihli kararda "11.07.1931 doğumlu ....... kızı ........." olarak yazılmış ise de karara dayanak yapılan 05.06.2008 tarihli ve ........ Noterliğince düzenlenen vasiyetnamede yazılı murisin isminin asıl ve ek kararın UYAP üzerinden yapılan incelemede nüfus kayıtlarında ........ T.C. kimlik no'lu 11.07...... Yunanistan doğumlu ..... kızı ....... olarak yazılı olduğu görülmüştür. Bu durumda mahkemece vasiyetnameyi tanzim eden murisin nüfus kaydı doğru olarak tespit edildikten sonra isminin nüfus kayıtlarına uygun şekilde düzeltilmesi gerekirken noter tasdikli tercüme esas alınarak verilen asıl ve ek kararın bozulması gerekmiştir....

            in isminin "....", ...'in isminin "....", ...'in isminin "..." olarak yazıldığını, adı geçen paydaşların isimlerinin nüfus kaydına uygun şekilde düzeltilmesini ve taşınmazın kök muris İbrahim'den intikali nedenine dayalı kadastroca yapılan tespite dayalı tapu oluşmakla; kök murisin Mustafa kızı Hanım ... adına mirasçısı bulunmayıp, mirasçı Süheyla ...'e pay verilmediğinden .... kızı Hanım ... kaydının terkini ile mirasçı ...'in paydaş yazılmasını istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı idare vekili temyiz etmiştir. Davacı, davaya konu taşınmaz paydaşlarından İrfan ... mirasçısı olup; taşınmazda pay sahibi ve malik adlarının yanlış yazıldığı iddia edilen ..., ... ölmüş, ... ise sağdır. Dosyada mevcut veraset ilamları ve nüfus kayıtlarından davacının ... ve ... miirasçısı olmadığı anlaşılmaktadır. Yine paydaş yazılması istenen ... ölü olup sağ olan mirasçıları mevcuttur. Görüldüğü üzere davayı açan ...'in aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır....

              Somut olayda; dava konusu taşınmaz "... oğlu ölü ... mirasçıları" adına kayıtlıdır. Davacı kayıt malikinin isminin "... ..." olarak düzeltilmesini talep etmiştir. Dava konusu taşınmaz 1959 yılında yapılan tapulama çalışmaları sonucu "... oğlu ölü ... mirasçıları" adına tescil edilmiştir. Dosya içerisinde bulunan nüfus kayıtlarına göre "... ..." nüfus kayıtları ve veraset ilamına göre 1932 yılından önce ölmüştür. Bilindiği gibi, 2525 sayılı Soyadı Kanunu 21.06.1934 tarihinde kabul edilmiş, 02.07.1934 tarihli 2741 sayılı Resmi Gazetede yayınlanmış ve Kanununun 14. maddesine göre yayınlandıktan 6 ay sonra yürürlüğe girmiştir. Mahkemece kayıt malikinin Soyadı Kanunu yürürlüğe girmeden önce öldüğü, ayrıca nüfusta isminin "... ..." olduğu hususu gözardı edilmiş, kayıt malikinin isminin düzeltilmesi gerekirken talep yanlış değerlendirilerek Soyadı Kanununa göre soyadı eklenmesi mümkün olmayan kişiye soyadı eklenmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 30.01.2006 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.04.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 3 ve 5 numaralı bağımsız bölümler tapu kayıtlarındaki Necla olan malik isminin nüfus kayıtlarına uygun olarak .... biçiminde düzeltilmesi istemiyle açılmıştır. Mahkemece 3 numaralı bağımsız bölümdeki malik isminin istek gibi düzeltilmesine karar verilmiş ancak dava konusu yapıldığı halde 5 numaralı bağımsız bölümdeki kayıt maliki isminin düzeltilmesine dair talep hakkında olumlu, olumsuz bir hüküm kurulmamıştır....

                  Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.'' Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır. “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu