HUKUK DAİRESİ Uyuşmazlık; ödünç sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine 05.06.2018 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Mahkemenin nitelendirmesine göre uyuşmazlık; tüketim ödünç sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 20.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık ve hüküm; ödünç(karz) akdinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 03.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ Uyuşmazlık ve hüküm; ödünç sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine 19.06.2018 gününde oybirliği ile karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/10/2020 NUMARASI : 2018/762 ESAS-2020/164 KARAR DAVA KONUSU : ÖDÜNÇ VERME SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN KARAR : Isparta 3....
Somut davada, taraflar arasındaki gerek para alıp verme işlemlerinin, gerekse de davaya konu "borç olarak ödenen" açıklamalı 23/03/2018 tarihli 130.000,00 TL bedelli EFT işleminin incelenmesinde bu işlemin 6098 sayılı TBK.'nun 386. vd. maddelerinde düzenlenen tüketim ödüncü sözleşmesi niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. 6098 sayılı TBK.'nun 386. vd. maddesinde tüketim ödüncü; "ödünç verenin, bir miktar parayı ya da tüketilebilen bir şeyi ödünç alana devretmeyi, ödünç alanın da aynı nitelik ve miktarda şeyi geri vermeyi üstlendiği sözleşmedir" şeklinde tanımlanmıştır. Davacının, dava ettiği parayı "borç olarak ödenen" açıklaması ile davacıya ödünç olarak verdiğini iddia ettiği, anlaşılmaktadır. Uyuşmazlığın esasına girilmesinden önce, ödünç verilen bir paranın geri verme zamanının belirlenmesi gerekir. 6098 sayılı TBK.'...
kaynaklanan bu alacağın Beşiktaş 6....
kaynaklanan bu alacağın Beşiktaş 6....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; Alacak (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasıdır. Para alacağı yönünden HMK'nın 389/1 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesine yasal olanak bulunmaması nedeniyle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddi kararı yerindedir. İhtiyati haciz talep eden davacının ileri sürdüğü alacağın rehinle temin edilmediği sabit olduğu gibi, alacak yargılamayı gerektirdiğinden muaccel olmadığı da ihtilâfsızdır. Dosya içeriğine göre yaklaşık ispat koşulu da gerçekleşmemiştir. Vadesi gelmemiş alacaklarla ilgili ihtiyati haciz koşulları arasında sayılan (İİK 257/2) hususlardan hiçbirisinin varlığı konusunda da kesin delil aranmamakla birlikte haklı ve makul görülebilecek bir delil de sunulmamıştır. İİK. 257. maddesinde belirtilen şartlar gerçekleşmediğinden ve alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz talebinin reddi kararı yerindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli şekilde faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 12/05/2015 gün ve 2014/4-655 Esas, 2015/152 sayılı Kararında da açıklandığı üzere kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması; bu bağlamda, sanıkların müştekiyi...